Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9168 E. 2024/5856 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasında açılan boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun kimde olduğu, velayet, yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat taleplerinin hukuka uygunluğu uyuşmazlık konusudur.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, tanık beyanları ve toplanan delillerle davalı erkeğin kusurlu davranışlarının ispatlandığı, davacının düzenli gelirinin olmadığı ve boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kusursuz olduğu, ortak çocukların uzun süredir anneleriyle yaşadığı ve velayetlerinin anneye verilmesinin onların üstün yararına olacağı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/859 E., 2023/1525 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ: Salihli 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/406 E., 2021/58 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının ev içinde ve ev dışında ağır hakaretler ettiğini ,ailesine hakaret ettiğini, alkol bağımlısı olduğunu, kadına ve ortak çocuklara fiziksel şiddet uyguladığını, çocuklara harçlık vermediğini, davalının ortak konuta gece geç saatlerde geldiğini, kadının maddî zorluklar nedeniyle çöp toplamaya gidip eski eşya ve karton satarak çocuklarına baktığını, iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, çocuklar için aylık 250,00 'şer TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kararın kesinleşmesi haline nafakanın iştirak nafakası olarak devamına karar verilmesini, aylık 1.000,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesi, kararın kesinleşmesi halinde nafakasının yoksulluk nafakası olarak devamına 50.000,00 TL maddî tazminat ile 50.000,00 TL manevî tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Dava dilekçesi davalıya 15.05.2190 tarihinde tebliğ edilmiştir, davalı süresinden sonra 11.10.2019 tarihinde beyan dilekçesi sunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı erkeğin eşine küfür ve hakaret ettiği, sürekli olarak alkol kullandığı, alkol aldığı zamanlarda eşine ve çocuklarına fiziksel şiddet uyguladığı, evine, çocuklarına ve eşine bakmadığı, eşine harçlık vermeyerek ekonomik şiddet uyguladığı, çocuklarına harçlık vermeyip onlarla ilgilenmediği; evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında meydana gelen olaylarda davalının tam kusurlu olduğu gerekçesi ile davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, aylık 300,00 'er TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, aylık 700,00 TL yoksulluk nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 25.000,00 TL maddî tazminat ile 20.000,00 TL manevî tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına süresinde davalı erkek istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek istinaf dilekçesinde özetle; boşanma, kusur belirlemesi, velâyet, maddî tazminat, manevî tazminat ve yoksulluk nafakası bakımından kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle, mahkemece tanık beyanları ile erkeğe yüklenen kusurlu davranışların ispatlanmış olmasına, böylece İlk Derece Mahkemesince yapılan kusur belirlemesinde ve boşanmaya karar verilmesinde yanlışlık görülmemesine, süresinde cevap dilekçesi vermeyen davalının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 357 nci maddesi uyarınca istinaf incelemesi aşamasında davacıya kusur isnat edemeyeceğine, davalının kusurlu davranışları nedeniyle kadın lehine 4721 sayılı Kanun'un 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkralarında düzenlenen maddî ve manevî tazminat koşullarının gerçekleşmesine, davacının düzenli ve sürekli gelirinin ve boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kusurunun bulunmaması sebebi ile lehine 4721 sayılı Kanun'un 175 inci maddesinde düzenlenen yoksulluk nafakası koşullarının da oluşmasına, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat, nafakanın niteliği, hakkaniyet ilkesi gereği, hükmedilen tazminatların ve yoksulluk nafakası miktarının indirilmesinin de gerekmemesine, ortak çocukların çok uzun zamandan beri anne ile birlikte yaşıyor olması nedeniyle alıştığı yaşam koşullarından ayrılmalarının çocukların menfaatine olmayacağına, idrak çağında bulunan ortak çocukların velâyetlerinin annelerine verilmesini istemelerine, çocukların velâyetinin annesine verilmesinin üstün menfaatlerine olacağına ilişkin SİR raporuna göre çocukların velâyetinin davacı anneye verilmesinde ve yazılı şekilde kişisel ilişki kurulmasında da usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmaması gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek temyiz başvurusunda özetle; boşanma, kusur belirlemesi, velâyet, maddî tazminat, manevî tazminat ve yoksulluk nafakası bakımından bozulmasına karar verilemesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, boşanma davasının kabulü, kusuru belirlemesi, kabul edilen maddî tazminat, manevî tazminat, nafakalar ve miktarları ile velâyet düzenlemesi noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü ve 6 ncı maddeleri, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 182 nci maddesi, 330 uncu maddesi, 336 ncı maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.