"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1777 E., 2023/2450 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Merzifon 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2022/318 E., 2023/137 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümlerinin kaldırılarak kaldırılan yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı her iki taraf vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalı erkeğin alkol alarak eve geç geldiğini, davacı kadına psikolojik ve fiziksel şiddet uyguladığını, ihtiyaçları karşılamadığını, en son 26.06.2022 tarihinde alkollü eve gelerek davacı kadına şiddet uyguladığını, tehdit ettiğini belirterek tarafların pek kötü ve onur kırıcı davranış nedeni ile boşanmalarına, olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına, 1.000,00 TL tedbir-iştirak nafakasının, faizi ile 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminatın davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili süresinde verdiği cevap dilekçesi ile özetle; davacı kadının iddialarının doğru olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı erkeğin evlilik birliği içerisinde davacı kadına evlilikleri boyunca birden fazla kez fiziksel şiddet uyguladığı, sürekli alkol kullandığı, en son tarafların ayrı yaşamasına sebep olan olayda davalı erkeğin davacı kadına "Allahını, dinini, kitabını sinkaf ettiğimin kadını" şeklinde söylemlerde bulunduğu, bu durumu tanık ...'ın gördüğü ve tarafların evinden gelen tartışma sesleri nedeniyle tanığın olaya müdahale ettiği, gerçekleşen bu eylem nedeniyle Mahkemenin 2022/297-D.İş sayılı kararı ile davacı kadın lehine tedbir kararı verildiği, davalı erkeğin bu eylemi nedeniyle aynı zamanda Merzifon 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2022/483 Esas, 2022/560 Karar sayılı ilamı basit yaralama suçundan dolayı ceza aldığı, bu eyleminin pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış niteliğinde olduğu, davacı kadının, onur kırıcı davranış ve pek kötü muamele sebebine dayalı olarak açtığı davada 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 162 nci maddesi koşulları oluştuğu, davalının kusurlu davranışları neticesinde evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek derecede bir geçimsizlik mevcut ve sabit olup, olayların bu aşamaya gelmesinde davalının tam kusurlu olduğu, olayların akışı karşısında davacının dava açmakta haklı olduğu, bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen de mümkün görülmemesi nedeniyle davanın kabulüne, davacı kadının terditli boşanma taleplerinden 4721 sayılı Kanun`un 162 nci maddesi hükmüne dayalı davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun`un 162 nci maddesi uyarınca boşanmalarına, kadının ikincil derecede 4721 sayılı Kanun`un 166 ncı maddesine dayalı boşanma talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, boşanmada kusuru bulunmayan davacı kadının, mevcut veya beklenen menfaatlerinin boşanma yüzünden zedelenmiş bulunduğu ve boşanmaya neden olan olayların kişilik haklarına saldırı teşkil edecek nitelikte olduğu gerekçesi ile 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminatın boşanma hükmünün kesinleşeceği tarihten itibaren işleyecek yasal faizle davalıdan alınarak davacıya verilmesine, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, davacı kadının ev hanımı olup gelirinin bulunmaması ve boşanma ile yoksulluğa düşeceği gerekçesi ile tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla 21.03.2023 tarihli ara karar ile dava tarihinden itibaren hükmedilen kadın lehine aylık 1.000,00 TL tedbir nafakasının boşanma hükmü kesinleştikten sonra aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakası olarak takdirine ve devamına, yoksulluk nafakasının davalı erkekten irat şeklinde alınmasına ve davacı kadına ödenmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek vekili; 4721 sayılı Kanun`un 162 nci maddesine dayalı olarak davanın kabulü, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminatlar ve miktarları, nafakalar ve miktarları yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu, somut olayda yoksulluk nafakası isteyen davacı kadının, emekli olduğu ve sağlık ocağında hizmetli olarak çalıştığı, kendisini yoksulluktan kurtarmaya yetecek, aylık sürekli ve düzenli gelirinin olduğu, kadın yönünden boşanma yüzünden yoksulluğa düşme koşullarının oluşmadığı, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddi gerekirken kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı bulunduğu gerekçesi ile davalı erkeğin istinaf isteminin yukarıda açıklanan neden ile kararın 1-B bendinin kaldırılmasına, yerine yeni bentler oluşturulmasına, yerine yeni bent oluşturulmasına karar verilen kısımları dışındaki hüküm fıkralarının aynen muhafazasına, davacı kadının tedbir nafakası isteminin kısmen kabulü ile; dava tarihinden itibaren ve tahsilde tekerrüre neden olmamak kaydı ile boşanma hükmü kesinleşinceye kadar aylık 1.000,00 TL tedbir nafakasının davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine, davacı kadının yoksulluk nafakası isteminin reddine, davalı erkeğin sair istinaf istemlerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davalı erkek vekili; 4721 sayılı Kanun`un 162 nci maddesine dayalı olarak davanın kabulü, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminatlar ve miktarları yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
2. Davacı kadın vekili; yoksulluk nafakası talebinin reddi yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 4721 sayılı Kanun`un 162 nci maddesi koşullarının oluşup oluşmadığı, boşanma davasının kabulünün doğru olup olmadığı, kusur durumu, kadın yararına maddî ve manevî tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı, miktarlarının uygun olup olmadığı ve kadının yoksulluk nafakası talebinin doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun`un 162 nci maddesi, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu`nun 50 ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
03.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.