Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9266 E. 2024/2748 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davası sonrasında davacı tarafından açılan ziynet eşyalarının iadesi davasında, davalının ziynet eşyalarını iade etmemesi nedeniyle aynen veya bedelen iadesine karar verilip verilmeyeceği hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, tanık beyanları ve banka kayıtları doğrultusunda ziynet eşyalarının davalının yedinde olduğu ve iade yükümlülüğünün bulunduğu gerekçesiyle hüküm kurması usul ve yasaya uygun bulunarak yerel mahkeme kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

SAYISI : 2013/119 E., 2013/135 K.

KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasındaki ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, tarafların boşandıklarını ve kararın kesinleştiğini, düğünde takılan altınları geri vermek üzere elinden aldığını, bu altınları bozdurup kendi adına bir hesaba yatırdığını, istemesine karşın geri vermediğini ileri sürerek dilekçesinde belirttiği altınların aynen iadesine, mümkün olmaması halinde belirsiz alacak olarak şimdilik 2.000,00 TL nin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla tanık beyanları ile tarafların evlerine hırsız girdiği için bozdurup davalı adına bankaya yatırdıklarını, bir sene sonra arasında geçimsizlik olduğunu, davacının hastaneye yattığını, davalı tarafın ilgilenmemesi üzerine hastaneden baba evine geldiğini ve tarafların bu şekilde ayrıldıklarının anlaşıldığı, bankadan gelen yazı cevabı ile davacıya düğünde takılan bir kısım altınların bozdurularak davalı adına açılan bir hesaba yatırıldığı, bu paranın daha sonra davacıya iade edildiğinin ispatlanamadığı, altınların davalının yedinde kaldığı ve davacıya vermekle yükümlü olduğu, her ne kadar yüzük, saat, küpe, kolya gibi altınların iadesi talep olunmuş ise de, bu altınların bozdurulmasında zarar edileceği düşüncesi ve kadınların günlük hayatta takma isteği nedeni ile genel uygulama gözetilerek bu altınların davacıda kaldığı düşünülerek bunlar yönünden talebin reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 9 adet tek ata 5.895,00 TL değerinde, 8 adet çeyrek ata 1.296,00 TL değerinde, 9 adet bilezik 15.168,00 TL değerinde olan ziynetin aynen iadesine olmadığı takdirde bedeli olan 22.359,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı temyiz dilekçesinde özetle; alacağın zamanaşımına uğradığını, usuli eksikliklerin olduğunu tanık beyanlarının çelişkili olduğunu, bilirkişi raporu ile davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek; kararın tümü yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davalının savunma hakkının kısıtlanıp kısıtlanmadığı ile davanın kabulüne karar verilmesinin doğru olup olmadığı, ispat noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 220 nci ve 226 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Mahkeme kararının ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,22.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.