"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/483 E., 2022/717 K.
DAVACI-DAVALI : ... vekili Av.t ...
DAVALI-DAVACI : ... vekili Av. ...
DAVA TARİHİ : 17.08.2012-03.12.2012
KARAR : Kabul
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı her iki taraf vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı- karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, müvekkili lehine 400.000,00 TL maddî ve 300.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı- karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, müvekkili lehine 400.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece, 10.12.2014 tarihli ve 2012/694 Esas, 2014/906 Karar sayılı karar ile; erkeğin kadına hakaret ettiği, fiziksel şiddet uyguladığı, güven sarsıcı davranışta bulunduğu, kadının ise erkeğe hakaret ettiği, evlilik birliğinin sarsılmasında erkeğin ağır, kadının ise az kusurlu olduğu gerekçesiyle her iki davanın kabulü ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, kadın lehine 30.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 03.05.2016 tarihli ve 2015/21327 Esas, 2016/8909 Karar sayılı kararı ile; Mahkemece, dava şartları ve ilk itirazlar incelenmeden, uyuşmazlık konuları belirlenmeden ve ön inceleme usulüne uygun yapılmadan karar verilmesinin hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle kararın bozulmasına, bozma sebebine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
B. İkinci Bozma Kararı
1. Bozmaya uyan Mahkemece verilen 20.12.2018 tarihli ve 2017/420 Esas, 2018/1036 Karar sayılı karar ile erkeğin kadına hakaret ettiği, fiziksel şiddet uyguladığı, güven sarsıcı davranışta bulunduğu, kadının ise erkeğe hakaret ettiği, evlilik birliğinin sarsılmasında erkeğin ağır, kadının ise az kusurlu olduğu gerekçesiyle her iki davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, kadın lehine 30.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiş, karara karşı, süresi içinde davacı-karşı davalı kadın vekili erkeğin kabul edilen davası, kusur belirlemesi ve tazminat miktarları yönünden; davalı-karşı davacı erkek vekili ise kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen manevî tazminat talebi ve kadın yararına hükmolunan tazminatlar yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 10.06.2020 tarihli ve 2020/1546 Esas, 2020/2929 Karar sayılı kararı ile; Mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen tarafların kusurlu eylemlerinin yanında davalı-karşı davacı erkeğin “Kadının ailesine hakaret ettiği ve birlik görevlerini yapmamak için evi terk ettiği” vakıalarının da sabit olduğu ve davalı-karşı davacı erkeğin yine de ağır kusurlu olduğunu, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı-karşı davalı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat miktarının az olduğu gerekçesiyle kararın bozulmasına, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise onanmasına karar verilmiştir.
C.Üçüncü Bozma Kararı
1. Bozmaya uyan Mahkemece verilen 20.04.2021 tarihli ve 2020/890 Esas, 2021/328 Karar sayılı karar ile kadın yararına 100.000,00 TL maddî tazminat ve 90.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiş, karara karşı süresi içinde her iki taraf vekili tazminatların miktarı yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairenin 09.02.2022 tarihli ve 2022/854 Esas, 2022/1118 Karar sayılı kararı ile; tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı-karşı davalı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat miktarının az olduğu gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla kadın yararına 200.000,00 TL maddî ve 200.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı- karşı davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin kusurları ve gelirlerine göre maddî ve manevî tazminat miktarlarının az olduğunu ileri sürerek tazminatların miktarı yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Davalı- karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadın lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarının yüksek olduğunu ileri sürerek tazminatların miktarı yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, karşılıklı boşanma davasında kadın lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarının dosya kapsamına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 50 inci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Temyizen incelenen Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, Mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olduğu, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ve kesinleşen yönlerin yeniden incelenmesinin hukuken mümkün bulunmadığı anlaşılmakla; davalı- karşı davacı erkek vekilinin tüm, davacı- karşı davalı kadın vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davacı-karşı davalı kadın yararına bu kez 200.000,00 TL maddî tazminata hükmedilmiştir. Yeniden kurulan maddî tazminata yönelik hüküm bozma ilamında belirtilen ilkelere ve bozmanın amacına uygun olmayıp, davacı-karşı davalı kadın yararına hükmedilen maddî tazminat azdır. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 50 inci ve 51 inci maddesi dikkate alınarak daha uygun miktarda maddî tazminat takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan Mahkeme kararının maddî tazminatın miktarı yönünden davacı- karşı davalı kadın yararına BOZULMASINA,
2. Yukarıda (1) numaralı paragrafta belirtildiği üzere davacı- karşı davalı kadın vekilinin manevî tazminata yönelik, davalı- karşı davacı erkek vekilinin maddî ve manevî tazminata yönelik temyiz itirazlarının REDDİ ile kararın bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
İşbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
29.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.