Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9328 E. 2024/6078 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, boşanmaya karar verilip verilmeyeceği, kusur oranının belirlenmesi, velayet, nafaka ve tazminat taleplerinin yerinde olup olmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller, uygulanması gereken hukuk kuralları ve İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1167 E., 2023/1434 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Düzce 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/478 E., 2022/240 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı erkek vekili dava ile cevaba ve birleştirilen davaya cevap dilekçelerinde; kadının, başka erkekle cinsel mesajlaşmalarının müvekkili tarafından yakalandığını, kadının, akrabaların yanında başka bir erkek ile ilişkisi olduğunu kabul ettiğini, kadının iddialarını kabul etmediklerini, kadının sadakatsizliği sebebiyle evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin müvekkiline verilmesine, çocuklar lehine ayrı ayrı 300,00 TL iştirak nafakasına, müvekkili lehine 200.000,00 TL maddî ve 200.000,00 TL manevî tazminata, kadının birleştirilen davasının reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın vekili cevap ile birleştirilen dava dilekçelerinde; erkeğin iddialarının asılsız olduğunu, kabul etmediklerini, erkeğin, aşırı kıskanç olduğunu, sürekli olarak güvensiz davrandığını, müvekkiline ve ortak çocuk ...'ya sözlü, psikolojik ve fiziki şiddet uyguladığını, tehdit ettiğini, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını ve devamının mümkün olmadığını beyanla asıl davanın reddine, birleştirilen davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin müvekkiline verilmesine, çocuklar lehine 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili lehine 1.000,00 TL tedbir ve yoksululuk nafakası ile 200.000,00 TL maddî, 200.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadının özellikle ortak kızları tanığın beyanlarına göre, erkeğin evlilik boyunca hem eşini hem tanık kızı ...'ya yönelik darp eylemlerinin olduğu, kadının başka bir erkekle güven sarsıcı mesajlaşmalarının erkek tarafından bizzat yakalandığı, kadının da bu yazışmaları tanık Merve'nin yanında bizzat kabul ettiği, tanığa " oh yaptım, haketmişti " şeklinde söylediği, kadının messenger üzerinden tanıştığı bir erkekle buluştuğunu da tanık Merve'ye bizzat söylediği, yine tanık Ümmihan ve Hasan'ın da mesajlaşmanın yakalanması olayına şahit olduğu, kadının güven sarsıcı davranışlarının olduğu, evlilik birliğinin tarafların kusurlu eylemleri ile temelinden sarsıldığı ve çekilmez hale geldiği, devamının taraflardan beklenemeyeceği gibi taraflar ve toplum için bir fayda kalmadığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu, tarafların maddî ve manevî tazminat taleplerinin şartlarının oluşmadığı, kadının geliri bulunduğu ve boşanmakla yoksulluğa düşmeyeceğinin anlaşıldığı gerekçesi ile asıl ve birleştirilen davanın kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, ortak çocuk ergin olduğundan velâyet düzenlemesi yapılmasına yer olmadığına, tarafların maddî ve manevî tazminat talepleri ile kadının tedbir ve yoksulluk nafakası talebinin reddine kararı verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kadının birleştirilen davasının kabulü, kusur belirlemesi, erkeğin reddedilen maddî ve manevî tazminat talepleri yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Davalı-davacı kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; erkeğin asıl davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadının reddedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat talepleri yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, toplanan deliller ve dosya kapsamına göre, İlk Derece Mahkemesinin delil değerlendirmesi ile asıl ve birleştirilen davanın kabulüne dair gerekçesinin doğru olduğu, kanunun olaya uygulanmasında hata edilmediği, İlk Derece Mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı ve kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesi ile taraf vekillerinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince tüm yönlerden ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı-davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kadının birleştirilen davasının kabulü, kusur belirlemesi, erkeğin reddedilen maddî ve manevî tazminat talepleri yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı-davacı kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; asıl davanın kabulü, kusur belirlemesi, kadının reddedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat talepleri yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davasında asıl ve birleşen davanın kabulü ile kusur belirlemesinin yerinde olup olmadığı, kadının reddedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile tarafların reddedilen maddî ve manevî tazminat talepleri noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü ve 175 inci maddesi; 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

18.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.