Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9334 E. 2024/5585 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasında boşanma davası nedeniyle açılan davada, boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun kimde olduğu, boşanmanın fer'ileri olan velayet, nafaka ve tazminat konularında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, delillerine, uygulanması gereken hukuk kurallarına ve usule uygun olduğu gözetilerek, davalı erkeğin temyiz itirazları reddedilerek karar onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/3071 E., 2023/1765 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ: Elbistan 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/277 E., 2022/471 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı 2020 yılının 8. ayında evlendiklerini, müvekkilinin üç aylık hamile olduğunu, tarafların ikinci evliliği olduğunu, davalının müvekkilini sürekli küçümsediğini, davalının evlilik birliğinin getirdiği görev ve sorumlulukları yerine getirmediğini, müvekkili için aylık 1.250,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmesini, boşanmadan sonra iş bu nafakanın yoksulluk nafakası olarak devam etmesini, müvekkili lehine 30.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî olmak tazminata hükmedilmesini, adli yardım talebinin kabul edilmesini, tarafların boşanmalarına karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili açılan davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı kadın davalı erkeğin kendisini küçümsediğini, hakaret ettiğini, darp ettiğini, dişini kırdığını, ailesiyle yaşamaya zorladığını, tehdit ettiğini iddia ederek boşanma talebinde bulunmuş olup somut olayda 2020 yılında evlenen tarafların boşanma davası devam ederken bir ortak çocuğunun olduğu, dinlenen davacı ve davalı tanıklarının, davalı erkeğin davacı kadına evlilik birliği devam ederken hakaret ettiğini, kadını darp ettiğini, dişini kırdığını beyan ettikleri, bu durumda eşine hakaret eden, darp eden, dişini kıran erkeğin tam kusurlu olduğu kabul edilerek davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'unun 166/1 nci maddesi uyarınca boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin davacı anneye verilmesine, çocuk ile baba arasında kişisel ilişki tesisine, davacı kadın için bağlanan aylık 400,00 TL tedbir nafakasının karar tarihi olan 09.06.2022 tarihinden itibaren 200,00 TL artırılarak aylık aylık 600,00 TL tedbir nafakası olarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bu nafakanın kararın kesinleşmesine kadar devamına, karar kesinleştikten sonra aylık 600,00 TL yoksulluk nafakası olarak devamına, çocuk için bağlanan aylık 400,00 TL tedbir nafakasının karar tarihi olan 09.06.2022 tarihinden itibaren 100,00 TL artırılarak aylık 500,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bu nafakanın kararın kesinleşmesine kadar devamına, karar kesinleştikten sonra aylık 500,00 TL iştirak nafakası olarak devamına, davacının maddî ve manevî tazminat talebinin tam kabulü ile 30.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi hükmün tamamı yönünden yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile karar usul ve kanuna uygun olduğundan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi istemiyle kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davanın kabulü, nafakalar, tazminatlar, velayet ve kişisel ilişki noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun’un 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci, 182 nci, 323 üncü, 330 uncu ve 336 ncı maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

10.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.