"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1578 E., 2023/1625 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ: Nevşehir Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/972 E., 2023/189 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.
Kararın her iki taraf vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümlerinin kaldırılarak kaldırılan yönden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı her iki taraf vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalı erkeğin kadına ve çocuklara şiddet uyguladığını, hakaret ve tehdit ettiğini, yeğenini yaraladığını belirterek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin anneye verilmesine, çocuklar için ayrı ayrı aylık 1.000,00’er TL tedbir-iştirak nafakası ile müvekkili lehine 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davacı kadın vekili 03.02.2023 tarihli ıslah dilekçesi ile; çocukların her biri için ayrı ayrı aylık 4.000,00’er TL tedbir-iştirak nafakası ile müvekkili için 4.000,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasına, 200.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı kadının ailesini misafir etmediğini, onlara hakaret ettiğini, birlik görevlerini yerine getirmediğini, alkol kullandığını, çocuklara şiddet uyguladığını, çocukları babasına karşı doldurduğunu, davalı erkeği aşağıladığını, psikolojik problemleri olduğunu belirterek davanın reddine, müvekkili lehine 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata yasal faizi ile birlikte hükmedilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı erkeğin davacı kadına fiziksel şiddet uyguladığı, ona hakaret ettiği ve tehdit ettiği, bunun yanında davacı kadının yiğenine de şiddet uyguladığı bu hususların hem tanık beyanları hem de dosya arasına alınan ceza dosyaları ile sabit olduğu, ayrıca davalı erkeğin çocuklara da şiddet uyguladığı, davacı kadının kusuruna ilişkin davalı tanıklarının beyanlarının görgüye dayalı ve objektif olmayıp, soyut beyanlar olduğu, bu nedenle kusur değerlendirmesinde dikkate alınmadığı, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizliğin mevcut ve sabit olduğu, boşanmaya sebep olan olaylarda davalı erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, tarafların ortak çocukları için mahkememizce takdir edilen aylık 650,00'er TL'den toplam aylık 1.300,00 TL tedbir nafakasının karar tarihi olan 23.02.2023 tarihinden itibaren 550,00'er TL artırılarak aylık 1.200,00'er TL'den toplam aylık 2.400,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak çocuklar yararına harcanmak üzere davacı kadına verilmesine, tebdir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamına, kararın kesinleşmesinden itibaren aylık 1.200,00'er TL'den toplam aylık 2.400,00 TL iştirak nafakasının davalı erkekten alınarak ortak çocuklar için harcanmak üzere davacı kadına verilmesine, davacı kadının düzenli ve yeterli gelirinin bulunduğu gerekçesi ile davacının tedbir ve yoksulluk nafakası talebinin reddine, 60.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminatın davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine, davalı erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı kadın vekili, kadın için talep edilen tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi, nafaka ve tazminat miktarları yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
2.Davalı erkek vekili; davanın kabulü, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminatlar ve reddedilen tazminat talepleri yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesince sunulan delilleri toplayıp yargılamayı doğru olarak yaptığı, usul hükümlerinin uygulanmasında hata etmediği gibi maddî hukukun uygulanmasında da bir hata yapmadığı ancak çocuklar için hükmedilen iştirak nafakaları ile kadın lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminatın düşük belirlendiği gerekçesi ile davalı vekilinin tüm istinaf başvuruları ile davacı vekilinin kendisi için tedbir-yoksulluk nafakasının reddi ile çocuklar için tedbir nafakası miktarına yönelik istinaf başvurularının esastan reddine, davacı vekilinin çocuklar lehine hükmedilen iştirak nafakası miktarları ile lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarlarına yönelik istinaf başvurularının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi ilamının hüküm fıkrasının 5 , 7 ve 8 numaralı bentlerinin kaldırılmasına, tarafların ortak çocukları için mahkemece takdir edilen aylık 650,00'şer TL'den toplam aylık 1.300,00 TL tedbir nafakasının ilk derece karar tarihi olan 23.02.2023 tarihinden itibaren 550,00'şer TL artırılarak aylık 1.200,00'şer TL'den toplam aylık 2.400,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak çocuklar yararına harcanmak üzere davacı kadına verilmesine, boşanma hükmünün kesinleştiği tarihten itibaren geçerli olmak üzere tarafların ortak çocukları 2011 doğumlu Zeynep Duru için 2.000,00 TL, 2013 doğumlu Kamil Mete için 2.000,00 TL toplam aylık 4.000,00 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacı kadının maddî ve manevî tazminat talebinin kısmen kabulü ile 100.000,00 TL maddî, 80.000,00 TL manevî tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davalı erkek vekili; davanın kabulü, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminatlar ve reddedilen tazminat talepleri yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
2.Davacı kadın vekili; kadın için talep edilen tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi, nafaka ve tazminat miktarları yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının davasının kabulünün doğru olup olmadığı, kadın yararına maddî ve manevî tazminat şartlarının oluşup oluşmadığı, nafaka ve tazminat miktarlarının uygun olup olmadığı ve kadının tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddinin doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu`nun 50 ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
19.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.