"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/277 E., 2022/180 K.
DAVA TARİHİ : 15.11.2013
KARAR DÜZELTME İSTEYEN : Davalı erkek vekili
Taraflar arasındaki katkı payı ve katılma alacağı davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek vekili ve katılma yoluyla davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Davalı erkek vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1. Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; evlilik birliği içinde müvekkilinin yurtdışında çalışarak aile bütçesine katkıda bulunduğunu, çalışmadığı dönemlerde ise aldığı sosyal ve işsizlik parasını davalıya verdiğini, davalının bu paraları Türkiye'de taşınmaz almak için kullandığını belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 436 ada 3 parsel sayılı taşınmaz için 50.000,00 TL, 436 ada 4 parsel sayılı taşınmaz için 50.000,00 TL, 28 ada 6 parsel sayılı taşınmaz için 10.000,00 TL, 28 ada 6 nolu parsel sayılı taşınmaz için 10.000,00 TL, 2766 ada 9 parsel sayılı taşınmazın 1/2 payı için 50.000,00 TL, 27649 ada 2 parsel 5 nolu bağımsız bölüm için 50.000,00 TL olmak üzere toplam 220.000,00 TL'nin dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
2. Davacı kadın vekili 14.12.2015 tarihli dilekçesinde; talep miktarını 436 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazlar için 137.372,90 TL'ye, 28 ada 6 ve 16 nolu parsel sayılı taşınmazlar için 115.613,74 TL'ye, 2766 ada 9 parsel sayılı taşınmazın 1/2 payı için 75.000,00 TL'ye, 27649 ada 2 parsel 5 nolu bağımsız bölüm için 150.000,00 TL'ye olmak üzere toplam 497.987,64 TL'ye yükseltmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımının dolduğunu, davacının çalışmadığını, sosyal yardım alan birisinin mal edinmeye katkısının olmasının mümkün olmadığını, yurtdışında boşanırken müvekkilinin davacıya bir ev ve yüklü miktarda para verdiğini, dava açmasının dürüstlük kuralına aykırılık olduğunu, aksi halde verilen evin ve paranın denkleştirilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 18.02.2016 tarih ve 2013/1532 Esas ve 2016/159 Karar sayılı kararı ile, 436 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazlara davacının katkısını ispatlayamadığı, 28 ada 6 ve 16 parsel sayılı taşınmazların boşanma dava tarihinde mevcut olmadığı ve eklenecek değer olmadığı, 27649 ada 2 parsel 5 nolu bağımsız bölümün edinilmiş mal olduğu, davacının işbu taşınmazlar nedeniyle 150.000,00 TL katılma alacağı bulunduğu, 2776 ada 9 parsel sayılı taşınmazın da edinilmiş mal olduğu, davacının işbu taşınmaz nedeniyle de 75.000,00 TL katılma alacağı bulunduğu gerekçesiyle; 225.000,00 TL alacağın tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili ve davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 11.10.2018 tarih ve 2016/10963 Esas, 2018/17130 Karar sayılı kararı ile, 436 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazların edinilmesine davacının çalışarak elde ettiği gelirle katkısının bulunduğu kabul edilerek tarafların kazanılmış hakları da gözetilerek katkı payı alacağının hesaplanması gerektiği; 28 ada 6 ve 16 parsel sayılı taşınmazların boşanma dava tarihinden kısa süre önce elden çıkarıldığı, edinilmiş mal olduğu 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 229 uncu maddesinin birinci fıkrasını uyarınca aksinin davalı tarafından ispat edilmesi gerektiği, davalının delilleri değerlendirilmeden karar verilmesinin hatalı olduğu belirtilerek; davacı vekilini temyiz itirazlarının kabulüyle kararın bozulmasına, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine karar verilmiş; işbu karara karşı süresi içinde davalı erkek vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
3. Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 18.06.2019 tarih ve 2019/929 Esas, 2019/6058 Karar sayılı kararı ile, 436 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazlara davacının katkı payı alacağı istemi yönünden; davacı kadına ait vergiye tabi gelirlerinin gösterir belgeler, tanık beyanları ile davacının çalışarak gelir elde ettiğinin sabit olduğu; 28 ada 6 ve 16 parsel sayılı taşınmazların edinilmiş mal olduğu, bozma ilamında yazılan 4721 sayılı Kanun'un 222 nci maddesinin birinci fıkrası yerine maddî hata olarak 4721 sayılı Kanun'un 229 uncu maddesinin birinci fıkrasının yazıldığı, vekâlet ücretinin bozma sonrası tesis edilecek hükümle değerlendirilecek olduğu belirtilerek davalı vekilinin karar düzeltme isteminin reddine karar verilmiştir.
B. İkinci Bozma Kararı
1. Bozmaya uyan Mahkemenin 31.10.2019 tarih ve 2019/599 Esas, 2019/921 Karar sayılı karar ile, 436 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazlara davacının %50 katkı payı oranında katkısı bulunduğu, 28 ada 6 ve 16 parsel sayılı taşınmazlar, 27649 ada 2 parsel sayılı taşınmaz ve 2799 ada 5 parsel sayılı taşınmazın edinilmiş mal olduğu ve davacının katılma alacağı bulunduğu gerekçesiyle; davanın kısmen kabulüyle, 436 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazlar nedeniyle 137.372,90 TL katkı payı alacağının 100.000,00 TL'sine dava, bakiye kısmına 14.12.2015 tarihinden itibaren faizi ile birlikte tahsiline; 28 ada 6 ve 16 parsel sayılı taşınmazlar nedeniyle 135.612,74 TL katılma alacağının bulunduğunun tespiti ile taleple bağlı kalınarak 115.618,74 TL, 27649 ada 2 parsel sayılı taşınmaz nedeniyle 150.000,00 TL, 2799 ada 5 parsel sayılı taşınmaz nedeniyle 75.000,00 TL olmak üzere toplam 340.613,74 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren faizi ile birlikte tahsiline yönelik verilen karara karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 26.01.2021 tarih ve 2020/540 Esas, 2021/502 Karar sayılı kararı ile, 436 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazlar yönünden belirlenen katkı payı oranının neye göre belirlendiğinin denetime açık ve anlaşılır olmadığı, konunun uzmanı bilirkişilerden rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği belirtilerek kararın bozulmasına, davalı vekilinin bozma kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacının çalıştığı, bir dönem işsizlik ödeneği aldığı, tarafların tüm gelirlerinin tespitinin mümkün olmadığı, davacının çalışarak 436 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazlara katkısının olduğu, davacının katkı oranının 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (6098 sayılı Kanun), davalı kocanın evi geçindirme yükümlüğü, gelirlerinden yapması muhtemel tasarruflar birlikte değerlendirildiğinde % 50 oranında katkısının ve 137.372,90 TL katkı payı alacağının olduğu, diğer taşınmazlar yönünden temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan; davanın kısmen kabulüyle 436 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazlar nedeniyle 137.372,90 TL katkı payı alacağının 100.000,00 TL'sine dava, bakiye kısmına 14.12.2015 tarihinden itibaren faizi ile birlikte tahsiline; 28 ada 6 ve 16 parsel sayılı taşınmazlar nedeniyle 135.612,74 TL katılma alacağının bulunduğunun tespiti ile taleple bağlı kalınarak 115.618,74 TL, 27649 ada 2 parsel sayılı taşınmaz nedeniyle 150.000,00 TL, 2799 ada 5 parsel sayılı taşınmaz nedeniyle 75.000,00 TL olmak üzere toplam 340.613,74 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili ve katılma yoluyla davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Dairenin 21.06.2023 tarih ve 2023/4560 Esas, 2023/3427 Karar sayılı kararı ile, katılma alacağının faiz başlangıç tarihi yönünden davacı lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu, faiz başlangıç tarihinin “31.10.2019” olması gerekirken son karar tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmesinin hatalı olduğu belirtilerek davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, Mahkeme kararının hüküm fıkrasının (2) nolu bendinden yer olan “karar” ibaresinin çıkarılacak yerine “31.10.2019” ibaresinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilerek onanmasına; Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı belirtilerek de davalı erkek vekilinin temyiz itirazları reddine karar verilmiştir.
V. KARAR DÜZELTME
A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran
Dairenin yukarıda belirtilen kararına davalı erkek vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
B. Karar Düzeltme Sebepleri
Davalı erkek vekili karar düzeltme dilekçesinde; Mahkemece bozmaya uyulmasına rağmen bozma gereklerinin yerine getirilmediğini, % 50 katkı payı oranının tarafların tüm gelirleri göz önünde bulundurulmadan belirlendiğini, bilirkişi raporunun yeterli ve denetime elverişli olmadığını, taşınmazların dava tarihindeki değerinin dikkate alınması gerektiğini, yerleşik içtihatlara aykırı karar verildiğini belirterek onama kararının düzeltilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, katkı payı oranı ve ispatı, alacağın belirlenmesinde taşınmazların hangi tarihteki değerinin esas alınması gerektiği, faizin başlangıç tarihi, usuli kazanılmış hak noktasında toplanmaktadır. Dava, katılma alacağı ve katkı payı alacağı istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 190 ıncı maddesi, geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 440 ıncı maddesi; 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi'nin 170 inci maddesi, 186 ncı maddesinin birinci fıkrası, 189 uncu maddesi; 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 146 ncı maddesi, 544 üncü maddesi; 6098 sayılı Kanun'un 50 nci maddesi, 646 ncı maddesi; 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 179 uncu maddesi, 202 nci maddesi, 219 uncu maddesi, 220 nci maddesi, 222 nci maddesi, 225 inci maddesinin ikinci fıkrası, 227 nci maddesi, 229 uncu maddesi, 230 uncu maddesi, 231 inci maddesi, 232 nci maddesi, 235 inci maddesinin birinci fıkrası, 236 ıncı maddesinin birinci fıkrası; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 09.05.1960 tarihli ve 1960/21 Esas, 1960/9 Karar sayılı kararı.
3. Değerlendirme
1.Yargıtay kararının düzeltilmesi 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Mahkemece verilen karar, Dairemizce yasal ve hukuki dayanakları gösterilmek suretiyle düzeltilerek onanmış olup, temyiz ilamında yer alan açıklamalara, karar düzeltme istemi 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesindeki nedenlerden hiçbirisine dayanmamaktadır. Bu nedenle yerinde olmayan istemin reddi gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Karar düzeltme talebinin REDDİNE,
1086 sayılı Kanun 442/son ve 4421 sayılı Kanunun 2 ve 4/b-1 maddeleri delaletiyle takdiren 1.470,00 TL para ceza ile 891.50 TL karar düzeltme ret harcının düzeltme isteyenden tahsiline,
18.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.