"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2211 E., 2023/1810 K.
KARAR : Yeniden hüküm tesisi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Didim (Yenihisar) Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/626 E., 2022/239 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'ilerine kararı verilmiştir. Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf taleplerinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince kusur belirlemesi ve manevi tazminat miktarı yönünden yeniden hüküm tesisine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü;
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) öngördüğü yargılama sistemine göre İlk Derece Mahkemesinin kesin olmayan kararına karşı önce istinaf yoluna başvurulabilmektedir. İstinaf başvurusu üzerine bölge adliye mahkemesince, başvuran tarafın istinaf başvurusunun usulden ya da esastan reddine karar verilebilir veya İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden hüküm kurulabilir. Bu durumda Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı, istinaf başvurusu reddedilen tarafın ya da istinaf incelemesi sonucunda İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeni hüküm kurulması hâlinde aleyhine karar verilen tarafın temyiz hakkı bulunmaktadır. Başka bir deyişle istinaf başvurusunun reddi hâlinde Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı temyiz hakkı sadece istinaf başvurusu reddedilen tarafa ait olup bu hâlde İlk Derece Mahkemesi kararını istinaf etmeyen tarafın temyiz hakkı bulunmamaktadır.
Somut uyuşmazlıkta, İlk Derece Mahkemesince verilen karara karşı davacı kadın vekili tedbir nafakası yönünden istinaf yoluna başvurmamıştır. Hâl böyle iken İlk Derece Mahkemesi kararına karşı tedbir nafakası yönünden istinaf yoluna başvurmayan davacı kadının bu konuda Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı temyiz hakkı bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle; davacı kadın vekilinin "tedbir nafakası" yönünden temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı erkek vekilinin tüm, davacı kadın vekilinin diğer yönlerden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; erkeğin ilgisiz olduğunu, eve geç geldiğini, telefon televizyon ve kahvehane bağımlısı olduğunu, kumar oynadığını, sürekli borçlandığını, sorumluluklarını yerine getirmediğini, kadına maddi destekte bulunmadığını, Bulgar bir kadına para gönderdiğini, yine ... isimli bir kadına da İphone marka telefon aldığını, sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını iddia ederek davanın kabulüne, evlilik birliğinini temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 700,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına yasal faizi ile birlikte 25.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap ve ikinci cevap dilekçelerinde özetle; kadının iddialarının doğru olmadığını, Bulgar kadının da ... isimli kadının da erkeği dolandırdığını, sürekli kahvehaneye gitmediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 28.11.2018 tarih ve 2017/144 E, 2018/1018 K. sayılı kararı ile; erkeğin sürekli kahvehaneye gittiği, iddia ve kumar alışkanlıklarının bulunduğu, kazancının büyük kısmını bu kumar ve kahve alışkanlığı nedeniyle harcadığı, ortak çocukların bakım ve eğitimleri ile ilgilenmediği, müşterek hanenin ihtiyaçlarını karşılamadığı, Didim Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2017/357 soruşturma sayılı dosyasında şüpheli ... beyanından anlaşıldığı üzere erkeğin sadakatsiz davrandığı gerekçesi ile davanın kabulüne, evlilik birliğinini temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, kadının kişilik hakları ihlal edildiğinden kadın yararına yasal faizi ile birlikte 5.000,00 TL manevî tazminata, kadının üzerine kayıtlı malvarlığı değerleri itibariyle yoksulluğa düşmeyeceği anlaşıldığından yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili, kusur değerlendirmesi, yoksulluk nafakasının reddi ile manevî tazminat miktarı yönünden; davalı erkek vekili, kusur değerlendirmesi, manevî tazminata hükmedilmesi, lehine vekâlet ücreti takdir edilmemesi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2. Bölge Adliye Mahkemesinin 07.10.2020 tarih ve 2019/441 E,2020/1165 K. sayılı kararı ile; kadının ev hanımı olduğu, ancak adına kayıtlı birden fazla taşınmazın bulunduğu, taşınmazların bedeli, taşınmazların kadına gelir getirip getirmediği, gelir getiriyorsa miktarın davacıyı yoksullukta kurtarıp kurtarmadığı, gerektiğinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle belirlenerek, yoksulluk nafakası istemi hakkında bir karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile tarafların istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının tarafların boşanmasına ilişkin kısım hariç tutularak kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, sair istinaf sebeplerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin sürekli kahvehaneye gittiği, iddia ve kumar alışkanlıklarının bulunduğu, kazancının büyük kısmını bu kumar ve kahve alışkanlığı nedeniyle harcadığı, ortak çocukların bakım ve eğitimleri ile ilgilenmediği, ortak hanenin ihtiyaçlarını karşılamadığı, Didim Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2017/357 soruşturma sayılı dosyasında şüpheli ... beyanından anlaşıldığı üzere erkeğin sadakatsiz davrandığı gerekçesi ile davanın kabulüne, evlilik birliğinini temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, kadının kişilik hakları ihlal edildiğinden kadın yararına yasal faizi ile birlikte 5.000,00 TL manevî tazminata, kadının üzerine kayıtlı malvarlığı değerleri itibariyle yoksulluğa düşmeyeceği anlaşıldığından yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kusur değerlendirmesi, keşif yapılan ve kadının adına kayıtlı taşınmazlardan kadının gelir elde ermediğini belirterek yoksulluk nafakasının reddi ile manevî tazminat miktarı yönünden istinaf dilekçesi sunmuştur.
2.Davalı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kusur değerlendirmesi, manevi tazminata hükmedilmesi, lehine vekalet ücreti takdir edilmemesi yönünden istinaf dilekçesi sunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi tarafından kadına yüklenen kusurların sabit olduğu bununla birlikte erkeğin, kadına hakaret ettiği, evde huzursuzluklar çıkardığı, Bulgaristan'daki kadınlara para göndererek güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu kusurlarının da eklenmesi ve bu haliyle erkeğin tam kusurlu olduğu, boşanmaya sebep olan olaylarda kusuru tespit edilemeyen kadının hisseli de olsa Aydın ili ... ilçesinde biri zeytin bahçesi, 11 tanesi tarla, kalanı kargir ev, dam ve ahır vasfında 15 adet taşınmazının bulunduğu, tarlaların büyük bir kısmında pamuk ekiminin yapıldığı, zeytinliğin yarı hissesinin kadına ait olduğu, bu halde kadının boşandıktan sonra yoksulluğa düşmeyeceği, kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmemesinin doğru olduğu, kadının kişilik hakları ihlal edildiğinden manevi tazminata karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu, ancak manevi tazminatın miktarının az olduğu gerekçesi ile erkeğin tüm, kadının manevî tazminat miktarı dışına kalan istinaf taleplerinin esastan reddine, kadının kusur gerekçesi ile manevi tazminat miktarına yönelik başvurularının kabulü ile hükmün bu kısımlarının kaldırılmasına, kusurların düzeltilmesine, kadın yararına yasal faizi ile birlikte 25.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı kadın vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmemesi ve manevî tazminat miktarı yönünden temyiz dilekçesi sunmuştur.
2.Davalı erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; kusur değerlendirmesi, manevî tazminat miktarı ile lehine vekâlet ücreti hükmedilmemesi yönünden temyiz dilekçesi sunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlikte kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına yoksulluk nafakası ile manevî tazminata hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı; mevcutsa miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı, vekâlet ücretinoktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 4 üncü, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 323 üncü ve 326 ıncı maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi, 6098 sayılı Kanunun 50 inci ve 51 inci maddesi.
3.Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davacı kadın vekilinin, tedbir nafakasına yönelik temyiz dilekçesinin istinaf edilmeyen yön temyiz edilemeyeceğinden REDDİNE,
2.Davalı erkek vekilinin tüm; davacı kadın vekilinin diğer hususlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
10.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.