Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9508 E. 2024/7016 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların kusur oranlarının belirlenmesi, maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakasına hükmedilip hükmedilmeyeceği hususlarında ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun bulunan bölge adliye mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/695 E., 2023/2124 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Konya 7. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/1635 E., 2021/1833 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı boşanma davasının ayrı ayrı kabulü ile tarafların boşanmalarına ve ferilerine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurularının kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin ailesinin evliliğe müdahale ettiklerini, ailesinin, kadın üzerinde daha fazla baskı kurabilmesi için kadına karşı küçük düşürücü sözler ve davranışlar sergilediğini, ağır hakaret ve küfür ettiğini, kadının ailesi ile iletişimini sürekli engellediğini, sürekli fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini, kadının eve dönmesi için bileklerini kestiğini iddia ederek, evlilik birliğinin sarsılması nedeni ile tarafların boşanmalarına, aylık 750,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, nafakanın ilerki yıllarda yasal oranda artışına, 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı- karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının ailesinin evlilik birliğine müdahale ettiklerini, kadının ev işlerini yapmadığını, sürekli erkeğin akrabalarını aşağıladığını ve hakaret ettiğini, aşırı kıskanç olduğunu, sıklıkla evi terk ettiğini iddia ederek, evlilik birliğinin sarsılması nedeni ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuk Danış Duhan'ın velâyetinin anneye verilmesine, aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 100.000,00 TL maddî ve 100,000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin kadına şiddet uyguladığı, küfür ettiği, tartıştıklarında elinden telefonu aldığı, son olaydan sonra bileklerini keserek kadına fotoğraf gönderdiği, kadın, erkeğin sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini söylemiş ise de ispat edemediği, davacı tanıkları erkeğin kadının ihtiyaçlarını karşılamadığı ve ailesiyle görüşürken yalnız bırakmadığını beyan etmiş ise de bu hususlara dava dilekçesinde dayanılmadığı, kadının ise erkeğin ailesine karşı asık suratlı olduğu, eviyle ilgilenmediği, tartışma sırasında evi terk edip gitmelerinin olduğu, annesinin evlilik birliğine müdahale etmesine sessiz kaldığı iddia edilmiş ise de tanık beyanlarının soyut kaldığı ve ispat edilemediği, birliğin temelinden sarsılmasında davalı erkeğin kusurunun davacı kadına göre daha ağır olduğu gerekçesi ile açılan asıl ve karşı davanın ayrı ayrı kabulü ile evlilik birliğinin sarsılması nedeni ile tarafların boşanmalarına, kadın için aylık 375,00 TL tedbir nafakasına, karar kesinleştikten sonra takdiren 15.000,00 TL toptan yoksulluk nafakasına,

kadın için 8.000,00 TL maddî ve 8.000,00 TL manevî tazminata, yasal koşulları oluşmadığından erkeğin tazminat talepleri ile tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı- karşı davalı kadın vekili katılma yoluyla istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, karşı boşanma davasının kabulü, tazminat miktarları ve yoksulluk nafakası miktarı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Davalı-karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, asıl davanın kabulü, kabul edilen tedbir ve yoksulluk nafakası, kabul edilen tazminatlar yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerden erkeğe yüklenen kusurların gerçekleştiği, erkeğin ek kusurunun ispat edilemediği, kadına yüklenen kusurlardan tartışma sırasında evi terk etme kusurunun hatalı olduğu, kadının evi terkinin haksız olduğuna dair delil olmadığı, bu nedenle anılan kusurun kadından çıkarılmasının gerektiği, gerçekleşen olaylarda erkeğin ağır kadının hafif kusurlu olduğu, dosya kapsamından kadının Kızılay Kan Merkezi'nde çalıştığı, erkeğin ise asgari ücret düzeyinde gelir sahibi olduğu, tarafların eşit gelir düzeyine sahip oldukları, bu bakımdan kadının boşanma ile yoksulluğa düştüğünün kabulüne imkan bulunmadığından kadın açısından yoksulluk nafakası koşullarının oluşmadığı, kadın için takdir edilen tazminatların düşük olduğu gerekçesi ile davacı- karşı davacı kadın vekilinin kusur belirlemesine ve kadın lehine hükmedilen maddî manevî tazminat miktarına yönelik istinaf talebinin kabulüne, davalı- karşı davacı erkek vekilinin ise, kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakasına yönelik istinaf talebinin kabulüne, tarafların sair istinaf taleplerinin esastan reddine, İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının ikinci bendindeki kadın için verilen yoksulluk nafakasına yönelik hüküm ile hüküm fıkrasının maddî ve manevî tazminata ilişkin olan 3 ve 4 üncü bentlerin kaldırılarak, kaldırılan bu hükümlerin yerine yeniden hüküm tesisine, ikinci bentteki kadın için verilen tedbir nafakasına yönelik hükmün 2-(a) bendi olarak aynen muhafazasına, davacı-davalı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, kadın için 25.000,00 TL maddî ve 25.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı- karşı davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, karşı boşanma davasının kabulü, tazminat miktarları ve reddedilen yoksulluk nafakası yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek, kusur belirlemesi, kabul edilen tazminatlar ve miktarları, kadın yararına kabul edilen tedbir nafakası yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlikte kusurun kimden kaynaklandığı, karşı boşanma davasının kabulüne karar verilmesinin usul ve kanuna uygun olup olmadığı, kadın yararına maddî-manevî tazminatın, tedbir ve yoksulluk nafakasının yasal koşullarının oluşup oluşmadığı, kabul edilen tazminat ve tedbir nafakası miktarlarının hakkaniyete ve dosya kapsamına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 323 üncü ve 326 ncı maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

08.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.