"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/2165 E., 2023/2534 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ünye Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/155 E., 2023/289 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın her iki tarafça istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı erkek vekili ve kadın tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı- karşı davalı erkek dava dilekçesinde özetle; kadının, evlendikten sonra erkeğe karşı hareketlerinin değiştiğini, erkeği sadece maddi bir gelir kapısı olarak görmeye başladığını, kadının daha önceki evliliğinden olan çocuklarının bütün ihtiyaçlarını karşıladığını, erkeğe hakaret ettiğini, çevresinde erkeği küçük düşürdüğünü belirterek evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı- karşı davacı kadın cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin ailesinin kadının ilk evliliğinden olan iki çocuğunu hiçbir zaman kabullenmediğini, erkeğin evlendikten sonra tavırlarının değiştiğini, anne ve babasının etkisi altında kaldığını, evin dışına çıkmayacaksın, ailenle görüşmeyeceksin diye tehditler ettiğini, kadına köle gibi davrandığını, erkeği bırakırsa öldüreceğini söylediğini, hakaretler ve küfürler ettiğini, elektrik faturası fazla geldi diye hakaret ettiğini, kadını eve kapattığını, birlikteliklerinden yedi aylık hamile olduğunu, erkeğin evi terk ettiğini, kirayı dahi ödemediğini, evin ihtiyaçlarını karşılamadığını belirterek evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, kadın lehine 20.000,00 TL maddi ve 100.000,00 TL manevi tazminata, aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, doğacak çocuğu için de aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 12.07.2018 tarih ve 2016/283 Esas, 2018/456 Karar sayılı kararı ile; taraflar arasında geçimsizlik bulunduğu, tarafların sürekli olarak kavga ettiği, tarafların erkeğin babasına ait bakkalda sürekli olarak tartıştıkları ve kadının hakaret ettiği, erkekten sürekli para istediği, erkeğin ise kadını yedi aylık hamile iken terk ettiği, tarafların iki yılı aşkın bir süredir ayrı yaşadıkları, birbirlerini istemedikleri, her iki tarafın da boşanmayı istediği, tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl ve karşı davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, kadın lehine aylık 250,00 TL tedbir ve boşanmakla yoksulluğa düşeceğinden aylık 250,00 TL yoksulluk nafakasına, çocuk için aylık 250,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, eşit kusurlu olduklarından kadının tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde erkek vekili tarafından kusur belirlemesi ve yoksulluk nafakası yönünden; kadın vekili tarafından kusur belirlemesi, tazminat taleplerinin reddi ve nafakaların miktarı yönünden istinaf başvurusunda bulunulması üzerine; Bölge Adliye Mahkemesinin 01.06.2020 tarih ve 2019/1526 Esas, 2020/1124 Karar sayılı kararı ile; karşı davaya ilişkin dilekçeler teatisi aşamasının usülünce tamamlanmadan yargılamanın sonlandırılması dikkate alındığında tarafların davanın esasıyla ilgili olarak gösterdikleri delillerin toplandığından ve bu delillerin değerlendirildiğinden söz edilemeyeceği gerekçesiyle, kararın taraflarca istinaf konusu edilmeyerek kesinleşen kısımlar haricinde kaldırılarak dosyanın gerekçede belirtilen eksiklikler giderilerek, kaldırılmasına karar verilen tüm yönlerle ilgili yeniden karar verilmek üzere mahkemesine gönderilmesine, istinaf başvurularının kabul sebebine göre tarafların diğer istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların sürekli olarak kavga ettiği, erkeğin babasına ait bakkalda sürekli olarak tartıştıkları ve kadının hakaret ettiği, erkekten sürekli para istediği, erkeğin ise kadını yedi aylık hamile iken terk ettiği, tarafların 2 yılı aşkın bir süredir ayrı yaşadıkları, birbirlerini istemedikleri, her iki tarafın da boşanmayı istediği, tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl ve karşı davanın kabulü ile boşanma hükmünün 16.01.2019 tarihli kesinleşme şerhi ile kesinleştiği anlaşılarak boşanma hususunda karar verilmesine yer olmadığına, ortak çocuğun velayetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, kadın lehine aylık 650,00 TL tedbir ve 800,00 TL yoksulluk nafakasına, çocuk için aylık 250,00 TL tedbir ve aylık 1.000,00 TL iştirak nafakasına, eşit kusurlu olduklarından kadının tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-karşı davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi ve yoksulluk nafakası yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
2.Davalı-karşı davacı kadın vekili katılma yoluyla istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, nafakaların miktarı, tazminat taleplerinin reddi yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek Mahkemece kadın lehine dava tarihinden geçerli olmak üzere tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken 31.05.2016 tarihinden itibaren nafakaya hükmedilmesinin isabetli görülmediği, yoksulluk nafakası yükümlüsünün yoksulluk nafakasını toptan şekilde ödemesinin uygun olacağı gözetilerek bu yönde hüküm kurulması gerekirken nafakanın irat şeklinde ödenmesine karar verilmesinin isabetli görülmediği gerekçesiyle tahsilde tekerrüre neden olmamak kaydı ile kadın lehine dava tarihinden 15.04.2021 tarihine kadar aylık 250,00 TL, 15.04.2021 tarihinden 15.02.2022 tarihine kadar aylık 500,00 TL, 15.02.2022 tarihinden boşanma hükmü kesinleşinceye kadar aylık 650,00 TL tedbir nafakasına, kadın lehine 30.000,00TL toptan yoksulluk nafakasına, tarafların sair istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekilince temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı- karşı davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi ve yoksulluk nafakası yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı- karşı davacı kadın katılma yoluyla temyiz dilekçesinde özetle;kusur belirlemesi, tazminat taleplerinin reddi, yoksulluk nafakasına toptan hükmedilmesi ve miktarı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası ve tazminatlar noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun'un 174 üncü, 175 inci, 176 ncı maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup her iki taraf vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Adli yardımdan yararlanması sebebi ile başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının Pınar'a yükletilmesine,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden Ayhan'a yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
09.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.