"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 56. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/49 E., 2023/61 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ: Küçükçekmece 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/322 E., 2021/680 K.
Taraflar arasındaki boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı-davalı erkek tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı erkek tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı erkek dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; kadın ile anlaşamadıklarını, evliliklerinin çekilmez bir hal aldığını ve bir arada yaşamalarının imkansız olduğunu, iddiaların asılsız olduğunu, kadının yaşlı yatalak olan annesi ile ilgilenmediğini iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına ortak çocuğun velayetinin babaya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçelerinde özetle; erkeğin evlilik birliğinin yüklemiş olduğu sorumlulukları yerine getirmediğini, alkol kullandığını, sadakatsiz davranışlarının olduğunu, erkeğin kadına ve ortak çocuklara şiddet uyguladığını, ortak terk ettiğini ve 1 yıldır tarafların ayrı yaşadıklarını savunarak ve iddia ederek asıl davanın reddine, 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına ortak çocuğun velayetinin anneye verilmesine, ortak çocuk için aylık 1.000-TL tedbir ve iştirak nafakasının erkekten alınarak kadına verilmesine, 150.000,00-TL. maddi tazminat ve 150.000,00-TL manevi tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine, binanın yapımı için alınan 37.500-TL kredi masraflarının ödeme tarihinden itibaren faizi ile birlikte erkekten alınarak kadına verilmesine, evlilik birliği içerisinde alınan malların tasfiyesi ile kadının payına düşen miktarın kadına verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin kadına fiziksel şiddet uyguladığı, hakaret ettiği ve sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı, taraflar arasındaki mevcut evlilik birliğinin davacının tam kusurlu tutum ve davranışları sebebiyle temelinden sarsıldığını ortak çocuğun kurulu düzeni, sosyal inceleme raporu, tarafların kusur durumu ve sosyal ekonomik durumları ve mal rejiminin tasfiyesine ilişkin talepler yönünden usulüne uygun açılmış bir dava bulunmadığı gerekçesi ile asıl davanı reddine karşı davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı kanunun 166 ncı maddesi uyarınca boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuk için aylık 600,00 TL tedbir-iştirak nafakasının erkekten alınarak kadına verilemesine, 15.000,00 TL maddi tazminat ile 12.000,00 TL manevi tazminatın erketen alınarak kadına verilmesine, alacak ve mal rejiminin tasfiyesine ilişkin talepler yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresinde davacı davalı erkek istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı davalı erkek istinaf dilekçesinde özetle; asıl davanın reddi, karşı davanın kabulü, kusur belirlemesi, karşı davada kabul edilen maddi tazminat ve manevi tazminat bakımından kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin kadına şiddet uyguladığı, hakaret ettiği, başka kadınla ilişki yaşayarak sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı, erkek tanıklarının taraflar arasındaki evlilik birliğine ilişkin görgüye dayalı bilgilerinin bulunmadığı, erkeğin tam kusurlu olduğu, kadına atfı kabil bir kusurun varlığının ispat edilemediği, erkeğin davasının reddi, kadının davasının kabulünün doğru olduğu, maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi doğru olduğu gibi kadının miktarlar yönünden istinafa başvurmadığı da dikkate alındığında tazminat miktarlarının makul olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı davalı erkek temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı davalı erkek temyiz başvurusunda özetle; reddedilen asıl dava, kusur belirlemesi, kabul edilen karşı dava, maddi tazminat, manevi tazminat bakımından kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, asıl davanın reddi, karşı davanın kabulü ile kadın yararına maddi tazminat, manevi tazminat şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci, 371 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-davalı erkek tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
19.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.