Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9867 E. 2024/7174 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı erkeğin boşanma davasına ilişkin istinaf başvurusunun süresinde yapılıp yapılmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin istinaf başvuru süresini kaçırdığı ve sürenin geçirilmesini haklı kılacak bir mazeret sunmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf başvurusunun reddine dair ek kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1584 E., 2023/1481 K.

KARAR : Başvurunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara Batı 8. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/61 E., 2022/546 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine İlk Derece Mahkemesince 23.06.2022 tarihli ek karar ile istinaf başvurusunun süresinde olmadığından istinaf talebinin reddine karar verilmiştir.

Ek kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu`nun (4721 sayılı Kanun) 161 inci maddesi mümkün olmazsa 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin anneye verilmesine, 2.000,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasının, 3.000,00 TL tedbir-iştirak nafakasının, faizi ile 200.000,00 TL maddî, 200.000,00 TL manevî tazminatın davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek süresinde cevap vermemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının 4721 sayılı Kanun`un 161 inci maddesi uyarınca açtığı boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, çocuk için hükmolunan aylık 750,00 TL tedbir nafakasının karar tarihi itibari ile 500,00 TL artırılarak aylık 1.250,00 TL tedbir nafakasının davalı babadan alınarak, ortak çocuğa velâyeten davacı anneye verilmesine, tedbir nafakasının karar kesinleşene kadar devamına, karar kesinleştiğinde iştirak nafakası olarak devamına, davacı kadın lehine hükmolunan aylık 750,00 TL tedbir nafakasının karar kesinleşme tarihine kadar devamına, kararın kesinleştiği tarih itibariyle tedbir nafakasının kaldırılmasına, yoksulluk nafakası talebinin reddine, 30.000,00 TL maddî tazminatın kararın kesinleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 30.000,00 TL manevî tazminatın kararın kesinleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

2.İlk Derece Mahkemesi kararının davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine İlk Derece Mahkemesince 23.06.2022 tarihli ek karar ile istinaf başvurusunun süresinde olmadığı gerekçesi ile istinaf talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen ek kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili eski hale getirme isteminin kabul edilerek istinaf başvurusunun işleme konulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı tarafça istinaf başvuru süresinin kaçırılmasını haklı gösterecek herhangi bir sebep ve delil ileri sürülmediği, bu hali ile davalının eski hale getirme talebinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 95 ve devamı maddelerinde yer alan şartları taşımadığı anlaşıldığından yerinde görülmediği, gerekçeli kararın davalı vekiline 30.08.2022 tarihinde bizzat tebliğ edildiği, iki haftalık istinaf kanun yolu başvuru süresinin 13.09.2022 tarihi mesai saati bitiminde sona erdiği, istinaf dilekçesinin ise yasal süre geçirildikten sonra 23.09.2022 tarihinde verildiğine göre mahkemece davalının istinaf talebinin süre yönünden reddine dair verilen ek kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile davalının istinaf talebinin süre yönünden reddine dair verilen ek karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili; boşanma kararının haksız ve isabetsiz olduğunu, davalı erkeğin hiçbir zaman zina etmediğini, tanıklarının ve delillerinin sunma hakkı tanınmadığını, elinde hiç para kalmadığını belirterek ek kararın kaldırılmasını, asıl kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davalı erkeğin istinaf başvurusunun süresinde olup olmadığı ve istinaf başvurusunun reddine dair ek kararın doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun`un 345 inci maddesi, 346 ncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebi ile başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının Zühtü'ye yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

10.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.