"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3154 E., 2023/2716 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm tesisi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Isparta 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/475 E., 2022/605 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma ve ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesinceher iki davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'ilerine, ziynet alacağı davasının reddine karar verilmiştir.
Kararın davalı-davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı her iki taraf vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı erkek vekili dava dilekçesinde; kadının evlenmeden önce para ve ziynet eşyası istediğini, bu isteklerinin yerine getirildiğini, evliliğin ilk aylarında kadının değişmeye başladığını, cinsel ilişkiye girmekten kaçındığını, sürekli mazaretler uydurarak evden ayrılarak erkeği yalnız bıraktığını, kadının 3 günlüğüne oğluyla İstanbul'a gideceğini söylediğini ancak 2 ay dönmediğini, kadının habersiz şekilde erkeğin cebinden, kasasından ve kartından para aldığını, erkeğin kartından İstanbul'da para çekildiğini öğrendiğini, kadının sevgilisi ile birlikte para çekerken kamera kaydı bulunduğunu, ayrıca kadının erkeğin evdeki eşyalarını habersiz götürdüğünü, kadının gittiğini söylediği yerleri araştırınca aslında oralara gitmediğini anladığını, kadının ... adında bir sevgilisinin bulunduğunu öğrendiğini, kadının sürekli kavga çıkarıp erkeği dövüp tehdit ettiğini, en son 29.07.2019 tarihinde kadının hakaret ederk erkeğe fiziksel şiddet uyguladığını, öldürmekle tehdit ettiğini, evi terk ettiğini, erkeğin de şikayette bulunduğunu belirterek davanın kabulü ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 163 üncü ve 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, 150.000,00TL maddî, 80.000.00TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; iddiaların asılsız olduğunu, erkeğin sürekli kavga çıkardığını, hakaret ve küfür ettiğini, parası ile her şeyi yaptırabileceğini düşündüğünü, evliliği hizmet satın alma gibi gördüğünü, aralarında geçenleri başkalarına yaydığını, başka kadınlarla görüşmeye devam ettiğini, yaşı nedeniyle olan cinsel sorununu kadına yüklediğini, fiziksel şiddet uyguladığını, evin ihtiyaçlarını karşılamadığını belirterek karşı davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, aylık 2.000,00TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 200.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata, ziynet alacağı davasının kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının cinsel birliktelikten kaçındığı, karşılıklı kavga sırasında erkeğe fiziksel şiddet uyguladığı, ... isimli bir erkekle buluşup görüşerek sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı; erkeğin ise sürekli sinkaflı sözler kullanarak hakaret ettiği, "ben ne dersem yapacaksın" diyerek emir kipiyle konuştuğu ve karşılıklı kavga sırasında kadına fiziksel şiddet uyguladığı, kadının ağır, erkeğin az kusurlu olduğu gerekçesiyle her iki davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, erkek yararına 7.500,00 TL maddî ve 7.5000,00 TL manevî tazminata, kadının yoksulluk nafakası ile tazminat taleplerinin reddine, ziynet alacağı davasının reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı-davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde; kusur belirlemesi, reddedilen yoksulluk nafakası ile tazminatlar, hükmedilen tazminatlar, reddedilen ziynet alacağı davası yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin istinafa gelmeyerek kesinleşen kusurlu davranışlarının yanında müşterek konutun kilidini değiştirip evdeki eşyaları götürdüğünün, kişisel eşyalarını almaya gelen kadını ve kadının önceki evliliğinden olan çocuğunu evin içerisine sokmadığının sabit olduğu; bunun yanında kadına yüklenen sadakatsizlik eyleminin güven sarsıcı boyutta kaldığının anlaşıldığı, bu durumda tarafların eşit kusurlu oldukları gerekçesiyle kadının kusur belirlemesi, hükmedilen tazminatlar, reddedilen yoksulluk nafakasına yönelik istinaf taleplerinin kabulü ile kararın hüküm kısmının ilgili bentlerinin kaldırılmasına, yerlerine yeniden hüküm kurulmasına, kararın gerekçesinin açıklandığı şekilde düzelitilmesine, evlilikte süre ve yeni bir ihtilafa neden olmama gibi unsurlar dikkate alınarak kadın yararına 30.000,00 TL toptan yoksulluk nafakasına, erkeğin tazminat taleplerinin reddine, sair istinaf taleplerinin esastan reddine, ziynet alacağı davasının tefrikine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı-davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; eşit kusur belirlemesinin hatalı olduğunu, kurulan kararın yerinde olmadığını, kadının tam kusurlu olduğunu belirterek kusur belirlemesi, reddedilen tazminatlar, hükmedilen yoksulluk nafakası yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı-davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin sağlık durumu için alınan raporun gerçeği yansıtmadığını, buna ilişkin itirazlarının değerlendirilmediğini, erkeğin tam kusurlu olduğunu, kadının kusurunun bulunmadığını, lehe tazminata hükmedilmesi gerektiğini, hükmedilen yoksulluk nafakasının miktarının az olduğu ve irat şeklinde ödenmesi gerektiğini belirterek kusur belirlemesi, hükmedilen yoksulluk nafakası ile toptan ödemeye karar verilmesi, reddedilen tazminatlar yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kusur belirlemesi, tazminatlar, yoksulluk nafakası ve ödenme şekli noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci ve 176 ncı maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
22.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.