Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9985 E. 2024/6496 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında velayet, tedbir ve yoksulluk nafakası ile ziynet alacağına ilişkin tefrik kararına itiraz.

Gerekçe ve Sonuç: Boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olması, çocukların yaşı ve uzman raporu, tarafların ekonomik durumları ve nafakanın niteliği gözetilerek yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2730 E., 2023/1822 K.

KARAR : Esastan ret, tefrik

İLK DERECE MAHKEMESİ: Şanlıurfa 4. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/616 E., 2022/297 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma ve ziynet alacağı davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince karşı davanın açılmamış sayılmasına, asıl davanın kabulüne, ziynet alacağı talebinin reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı-davalı kadın vekili ve davalı-davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince ziynet alacağına ilişkin davanın tefrikine, erkeğin başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; erkeğin evlilik birlikteliğinin kendisine yüklediği görev ve sorumlulukları yerine getirmediğini, erkeğin ailesinin aile içi konulara müdahale ettiğini, erkeğin kadının ailesi ile görüşmek istemediğini, küçük düşürücü hakaretlerde bulunduğunu, ekonomik şiddet uyguladığını iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuklar için için aylık 500,00 'er TL tedbir nafakasına, kararın kesinleşmesi halinde nafakanın iştirak nafakası olarak devamına, aylık 750,00 TL tedbir nafakasına karar verilmesini, kararın kesinleşmesi halinde nafakanın yoksulluk nafakası olarak devamına karar verilmesini, ziynet alacağının erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; iddialarının soyut olduğunu, kadının çocukları alarak sürekli evi terk ettiğini, erkeğin aileyi bir arada tutmak için elinden geleni yaptığını savunarak ve iddia ederek asıl davanın reddine 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların erkeğin ailesi ile birlikte yaşadığı ve erkeğin taraflar için ailesinden ayrı bağımsız bir ortak ev açmadığı, erkeğin kadının ihtiyaçlarını karşılamayıp ihtiyaçlarını ailen karşılasın dediği, seni kadın yerine koymuyorum, gerizekalı gibi aşağılayıcı sözler söyleyerek hakaret ettiği, erkeğin ve ailesinin kadının ailesini ve onlarla görüşmesini istemediği, defol git bende başkasıyla evleneyim diyerek kovduğu, evlilik birliğinin erkeğin davranışları nedeni ile taraflar açısından çekilmez hal aldığı, boşanmaya neden olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, erkeğin kesin süre içinde karşı dava harcını yatırmadığı, ziynet alacağı davasında ise; kadının ziynet eşyalarını erkeğe verdiği iddiasını ispat edemediği gerekçesi ile asıl davanın kabulü ile evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, karşı davanın açılmamış sayılmasına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, çocuklar için aylık 500,00 'er TL tedbir nafakasının erkekten alınarak kadına verilmesine, kararın kesinleşmesi halinde nafakanın iştirak nafakası olarak devamına, aylık 600,00 TL tedbir nafakasının erkekten alınarak kadına verilmesine, kararın kesinleşmesi halinde nafakanın yoksulluk nafakası olarak devamına, ziynet alacağına ilişkin davanın reddine karar verilmiştir .

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına süresinde davacı-davalı kadın vekili ve davalı davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; reddedilen ziynet alacağı yönünden hükmün kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı-davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; velâyet, tedbir nafakası, yoksulluk nafakası yönlerinden hükmün kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin İlk Derece Mahkemesince kabul edilen kusurlarının gerçekleştiği, kadının ispatlanmış bir kusurunun bulunmadığı, boşanmaya neden olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri, evlilik süresi, tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü, nafakanın niteliğine ve günün ekonomik koşullarına göre, İlk Derece Mahkemesince kadın davalı lehine takdir edilen tedbir/yoksulluk nafaka miktarlarının makul olduğu, ortak çocukların yaşı, beyanları, uzman raporu kapsamı, uzman görüşü, çocukların üstün yararı gereğince velâyetlerin anneye verilmesine ilişkin kararın doğru olduğu, erkeğin verilen kesin süre içerisinde dava harçlarını yatırmadığı için karşı davaya ilişkin kararın da doğru olduğu gerekçesi ile ziynet alacağına ilişkin davanın tefrikine, erkeğin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-davacı erkek vekili temyiz başvurusunda özetle; velâyet, kadın yararına hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası, ziynet alacağına ilişkin tefrik kararı yönlerinden hükmün bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, velâyet düzenlemesi, kadın yararına hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile tefrik kararı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 169 uncu, 175 inci ve 336 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

26.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.