"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2106 E., 2023/3285 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Isparta 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/585 E., 2022/30 K.
Taraflar arasındaki boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davaların kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı karşı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle; fiilen birlikteliklerinin 2016 yılı Ağustos ayında sona erdiğini, müvekkilinin bayramlarda aile ziyaretine gitmek istediği zamanlarda davalı-karşı davacı eş, müvekkilini yalnız bıraktığını ve ailesinin yanına ziyarete gitmeyi reddettiğini, müvekkilinin anne ve babasının hastalığı sırasında, diğer kardeşlerinin eşleriyle birlikte bu sorumluluğu paylaşmasına rağmen müvekkilinin eşinden hiçbir şekilde destek görmediğini, davalı karşı davacı eşten hiçbir şekilde destek görmediğini, 2016 yılında Kurban bayramı öncesi müvekkilinin ailesini birlikte ziyaret etmek istemesi rağmen davalı karşı davacı eşin gitmeyi reddettiğini ve bundan dolayı tartışma yaşandığını, tartışma sonrası davalı karşı davacı eşin evi terk ettiğini, müvekkilinin defalarca iletişime geçmesine rağmen davalı karşı davacı eş eve geri dönmek istemediğini, müvekkilinin çağırmalarına rağmen "beni tekrar arama" "eve geri dönmek istemiyorum", "bu iş bitti, ben eve geri dönmeyeceğim" gibi sözler söylediğini, fiilen bittiği anlaşılan bu evliliğin hukuken de sona erdirilerek boşanmalarına karar verilmesini özetle talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davacı-karşı davalının iddialarını kabul etmediklerini, müvekkili ile davacı-karşı davalının 2016 yılı sonlarına doğru ayrı yaşamaya başladıklarını, bunun sebebinin müvekkilinin davacı-karşı davalıdan gördüğü psikolojik ve fiziksel şiddetten dolayı annesinin evine gitmek zorunda kaldığını, müvekkilinin annesinin davacı-karşı davalının kızına tehdit ve hakarette bulunduğuna şahit olduğunu ve kızını korumak için evini açtığını, İstanbul 4.Aile Mahkemesinin 2017/912 Esas sayılı dosyası ile müvekkili tarafından davacı-karşı davalı aleyhine açılan tedbir nafakası istemli davada, müvekkilinin ayrı yaşamasında haklı olduğunu ve davacının müvekkiline bakmadığını dair karar verilerek tedbir nafakasına hükmedildiğini, müvekkiline başkalarının yanında da küçük düşürücü sözler söyleyen, tehdit, hakaret eden karşı davalı eş, şiddetini gün geçtikçe arttırdığından dolayı müvekkilinin annesinin yanına sığınmak zorunda kaldığını, belirtilen hususlardan dolayı boşanmalarına karar verilmesini, davacı karşı davalının davasının reddini ve karşı davalarının kabulüne karar verilmesini özetle talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile her ne kadar davacı-karşı davalı koca dilekçelerin teatisi aşamasında davalı karşı davacı kadına atfen bir takım vakıalar ileri sürmüş ise de kadın tarafından dayanılan İstanbul 4. Aile Mahkemesi'nin 2017/912 Esas, 2019/34 Karar sayılı ilamından anlaşıldığı üzere kadının 2016 yılı Ağustos ayında yaşadıkları bir tartışmada kocanın kendisine hakaret etmesi sonrasında haklı nedenle müşterek konutu terk ettiği ve kadın lehine aylık 2.000,00 TL tedbir nafakasına hükmedildiği, yine kadın tarafından delil olarak dayanılan Eyüpsultan 8.Noterliğinin 14.02.2018 tarih 1642 yevmiye nolu ihtarnamesinden anlaşıldığı üzere kocanın kadına eve dönmesi için ihtarname çektiği, buradan olarak haklı nedenle evden ayrılan kadına eve dönmesi için ihtar çeken kocanın kadının evden ayrılmasından önceki tüm kusurlu davranışlarını affetmiş sayıldığı, ihtarname çekilmesinden sonra ise tarafların tekrar bir araya gelmediği, ortak hayatın tekrar kurulamadığı; davalı-karşı davacı kadının dilekçelerin teatisi aşamasında davacı-karşı davalı kocaya atfen ileri sürdüğü vakıalardan kendisine "salak, manyak, geri zekalı" şeklindeki sözlerle hakaret ettiği ve borsada yüklü miktarda para kaybedip bunun hırsını kendisine agresif tavırlar sergileyerek çıkardığı vakıalarının davalının delil olarak dayandığı İstanbul 4.Aile Mahkemesi 2017/912 Esas sayılı ilamı ile davalı-karşı davacı tanıklarının beyanları çerçevesinde sabit olduğu; tüm bunlardan olarak taraflar arasındaki evlilik birliğinin davacı-karşı davalının az evvel açıklandığı üzere sabit olan psikolojik şiddet niteliğindeki eylemi nedeniyle temelinden sarsıldığı ve özellikle davalı-karşı davacı kadın açısından çekilmez hale geldiği, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda kocanın tam kusurlu olduğu, kadının ise bir kusurunun bulunmadığı gerekçesi ile; davacı-karşı davalının davasının reddine, davalı-karşı davacının davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası
gereğince boşanmalarına, 35.000,00 TL maddî ve 35.000,00 TL manevî tazminatın davacı-karşı davalıdan alınarak davalı karşı davacıya ödenmesine, hükmün kesinleşmesinden sonra aylık 3.000,00 TL yoksulluk nafakasının davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-karşı davalı erkek vekili hükmün tamamı yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
2.Davalı-karşı davacı kadın vekili katılma yoluyla lehine hükmolunan tedbir nafakası ve tazminatların miktarları yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat ve evlilikte geçen süre dikkate alındığında kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat miktarlarının fazla olduğundan söz edilemeyeceği gibi hükmedilen tazminat miktarları az olduğu gerekçesi ile bu nedenle kadının tazminatına yönelik başvurusunun kabulüne ilgili bentlerin kaldırılmasına kadına 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata erkeğin tüm, kadının sair yönlere ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı-karşı davalı erkek vekili; kusur belirlemesi ile maddî manevî tazminat ve nafaka yönünden kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan boşanma ve fer'îleri istemine ilişkin davalarda taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına nafaka ile tazminat şartlarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı, noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi; 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-karşı davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.