"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1284 E., 2023/2434 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü yeniden hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Konya 7. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/276 E., 2022/212 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın taraflarca istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılmasına ve yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne, davalı erkeğin tüm, davacı kadın vekilinin ise diğer yönlere ilişkin istinaf itirazlarının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2006 yılında evlendiğini, bu evliliklerinden ortak çocukları olduğunu, erkeğin, birlik görevlerini ihmal ettiğini, kadının ailesine kötü davrandığını, psikolojik, cinsel ve sosyal şiddet uyguladığını, hakaret ettiğini iddia ederek davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocukların her biri yararına ayrı ayrı aylık 1.000,00 TL tedbir nafakası, 1.000,00 TL iştirak nafakası, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir nafakası, 1.000,00 TL yoksulluk nafakası, 100.000,00 TL maddî tazminat, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde dayanılan vakıaların gerçeği yansıtmadığını, kadının, erkeğin ailesini sevmediğini, erkeğin hastalığı ile ilgilenmediğini, ortak konutu terk ettiğini, ancak kadını ve çocuklarını sevdiğini ve barışmak istediğini iddia ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dinlenen tanık beyanlarıyla davacı kadının dayandığı vakıaların ispatlanamadığı, davacı kadın tarafından sunulan ses kayıtlarının ise hukuka aykırı delil olduğu ve hükme esas alınamayacağı gerekçesiyle davanın reddine, kadın yararına dava tarihinden karar tarihine kadar aylık 750,00 TL tedbir nafakası, karar tarihi itibariyle aylık 1.000,00 TL tedbir nafakası, ortak çocukların her biri yararına ayrı ayrı dava tarihinden karar tarihine kadar aylık 750,00 TL tedbir nafakası, karar tarihi itibariyle aylık 1.000,00 TL tedbir nafakasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraflar istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, davanın fer'îleri ile birlikte kabulüne karar verilmesi gerektiği, belirtilerek; hükmün tamamı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı erkek katılma yoluyla istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi tarafından kadın yararına tedbir nafakasına karar verilmesinin hatalı olduğu belirtilerek; kadın yararına hükmedilen tedbir nafakası yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tüm dosya kapsamından, erkeğin dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşamasında kadını çok sevdiği ve barışmak istediğini belirttiği, erkeğin kadının kusurlu davranışlarını affettiği ve erkek tarafından dayanılan vakıalar yönünden kadına kusur yüklenemeyeceği, erkeğin, kadına ve kadının annesine hakaret ettiği, kadını aşağıladığı, sosyal şiddet uyguladığı, gerçekleşen bu durum karşısında boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu ve davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmesi gerektiği, ortak çocukların yaşları, ihtiyaçları, alınan sosyal inceleme raporu içeriği dikkate alınarak ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuklarla baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, tarafların ekonomik ve sosyal durumları dikkate alındığında kadın yararına tedbir nafakasına karar verilmesine herhangi bir isabetsilik bulunmadığı, ancak tarafların ekonomik ve sosyal durumları dikkate alındığında kadın ve ortak çocuklar yararlarına takdir edilen tedbir nafakaları miktarlarının az olduğu, velâyeti anneye verilen ortak çocuklar yararına iştirak nafakası takdir edilmesi gerektiği, kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği anlaşıldığından kadın yararına yoksulluk nafakası takdir edilmesi gerektiği, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, kusurlu davranışının kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu, kadın yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi şartlarının gerçekleştiği ve tarafların ekonomik ve sosyal durumları, mevcut ve beklenen zedelenen menfaat, hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak kadın yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği belirtilerek; davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılmasına ve yeninden esas hakkında hüküm tesisine, davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuklarla baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocukların her biri yararına ayrı ayrı aylık 1.000,00 TL tedbir nafakası, 1.000,00 TL iştirak nafakası, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir nafakası, 1.000,00 TL yoksulluk nafakası, 100.000,00 TL maddî tazminat, 100.000,00 TL manevî tazminat, davalı erkeğin tüm, davacı kadın vekilinin ise diğer istinaf itirazlarının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin kusurlu bir davranışının bulunmadığı, tanık beyanlarının çelişkili olduğu ve hükme esas alınamayacağı, davanın fer'îleri ile birlikte reddine karar verilmesi gerektiği, velâyet düzenlemesinin hatalı olduğu belirtilerek; hükmün tamamı yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadın tarafından açılan boşanma davasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmesi şartlarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği, kadın yararına tedbir nafakası, yoksulluk nafakası, maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi için gerekli şartların gerçekleşip gerçekleşmediği, gerçekleşmiş ise miktarlarının dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olup olmadığı, velâyet düzenlemesinin ortak çocukların üstün yararına ve dosya kapsamına uygun olup olmadığı, ortak çocuklar yararına hükmedilen nafaka miktarlarının dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanun’un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 175 inci maddesi, 182 nci maddesi, 327 inci maddesi, 328 inci maddesi, 330 uncu maddesi, 335 inci ve devamı maddeleri; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
12.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.