Logo

2. Hukuk Dairesi2024/1466 E. 2024/6522 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadın tarafından açılan ziynet alacağı davasında, davalı erkeğin yemininin usulüne uygun olup olmadığı ve davanın kısmen reddinin doğru olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı kadının dava dilekçesinde belirttiği ziynetlerin tamamı için yemin metni oluşturulması ve davalı erkeğin bu metnin tamamına cevap verecek şekilde yemin etmesi gerekirken, eksik bir yemin metni üzerinden hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülerek karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/264 E., 2023/1124 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Diyarbakır 3. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/447 E., 2022/213 K.

Taraflar arasındaki ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı dava dilekçesinde özetle; tarafların düğünde takılan 26 adet 20'şer gram toplam 520 gram ağırlığında altın bilezik, kolye, küpe ve bileklik, 14 ayar 30 gram set, 12 yarım 32 adet çeyrek altın ve 1 adet tam altının davalı tarafından iş yapılacağından bahisle alındığını, bir daha iade edilmediğini, düğünde takılan hiç bir altının kendisinde olmadığını açıklayarak ziynet eşyalarının aynen iadesine, aynen iadesinin mümkün olmaması halinde ıslah hakkı saklı kalmak kaydı ile şimdilik 250.000,00 TL'nin dava tarihinden itibarın işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının doğru olmadığını, 2009 yılında davacı eşin yoğun baskısı üzerine ev satın alındığını, bu evin bedelinin büyük bir kısmının banka kredisi kullanılarak, bir kısmının akrabalardan emanet altın alınarak, diğer kısmının ise davacının 3 adet 20 gr altın bileziğinin bozdurularak karşılandığını, bunun dışında davacı eşin ziynet eşyalarının kullanılmadığını, davacının ziynet eşyalarını nerede ve ne için kullandığı konusunda bilgilerinin olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

1.İlk Derece Mahkemesinin 02.02.2021 tarihli 2019/463 Esas, 2021/65 Karar

sayılı kararı ile davalı ziynet eşyalarının davacının da rızasıyla bozdurulduğunu kabul ettiği ancak ziynetlerin miktar, cins ve ağırlıkları yönünde iddialarda bulunduğu öncelikle ziynet eşyaları birlik içinde bozdurulmuş ise bunların geri verilmemek kaydıyla bozdurulduğunu davalı ispat etmekle mükellef olduğu ancak bu yöndeki iddialarını davalının ispatlayamadığı anlaşılmakla davalının ziynet eşyalarını iade etmesi gerektiği, davacının iş yapma vaadiyle altınların alındığı iddiasının aksine borcu olduğu için alındığı yönündeki tanık beyanlarına itibar edilmemekle davalının kabul ettiği miktar yönünden davanın kısmen kabulü ile; 3 adet 22 ayar 20'şer gramdan(20x3 =60 gram) 12.915,00 TL değerindeki ziynet eşyasının aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde 12.315,00 TL'nin dava tarihi olan 08.01.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiş davacı vekili kısmen kabule karar verilmesi yönünden, davalı vekili davanın kabulü yönünden istinaf yoluna başvurmuş, Bölge Adliye Mahkemesinin 24.06.2021 tarihli kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilerek hükmün "-6-" nolu bedinde "Davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine" ifadesi ile davalı lehine vekâlet ücretine hükmedilmiş ise de; hükmedilen vekâlet ücreti ve hangi miktarın baz alınarak vekâlet ücretine hükmedildiği açıkça belirtilmemiş olup bu haliyle hiçbir tereddüt ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde infazı kabil bir hüküm kurulmamasının yerinde olmadığı, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 6 ncı maddesi hükmü uyarınca; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlü olduğu davacı kadın düğünde; 26 adet 20 gr. 22 ayar bilezik toplamda 520 gr., kolye, küpe, bileklikten oluşan 14 ayar toplam 30 gr. set (Altınbaş), 12 adet yarım altın, 32 adet çeyrek altın, 1 tam altının takıldığını, dava dilekçesinde davalı tarafından iş kurmak amacıyla alındığını ve iade edilmediğini, cevaba cevap dilekçesinde ise, bir kısımının ev yapımında kullanıldığını diğerlerinin ise peyder pey alınarak bozdurulduğunu ve iade edilmediğini iddia etmiş, davalı ise; 3 adet bileziğin ev yapımında kullanılmak üzere davacı tarafından rıza ile verildiğini ve bozdurulduğunu, diğerlerinin ise kendisinde olmadığını savunduğu, iddianın ileri sürülüş şekline göre 3 adet bilezik yönünden ispat külfeti davalı koca, bunun haricindeki ziynetler yönünden ise davacı kadın üzerinde olduğu, davacı tanık beyanları somut ve görgüye dayalı beyanlar olmadığı, bu durumda davacı kadının tanık beyanı ve diğer delilleri ile iddiasını 3 adet bilezik haricindeki ziynetler yönünden ispatlayamadığının kabulü gerektiği, ancak, davacı dava dilekçesinde açıkça yemin deliline de dayandığı İlk Derece Mahkemesince, kadına yemin teklif etme hakkı hatırlatılmadığı, bu nedenle, İlk Derece Mahkemesince ziynet eşyası alacağıyla ilgili olarak kadına yemin teklif etme hakkı bulunduğunun hatırlatılması, yemin teklif edildiği takdirde ise usulünce yemine ilişkin yargılama işlemlerinin yerine getirilmesi ve gerçekleşecek sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olduğu, tarafların istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına, davacı kadına ispat külfeti davalı koca üzerinde olan 3 adet bilezik haricindeki ziynet alacağı yönünden yemin teklif etme hakkı bulunduğunun hatırlatılması, yemin teklif edildiği takdirde ise usulünce yemine ilişkin yargılama işlemlerinin yerine getirilmesi ve gerçekleşecek sonucu uyarınca infazı kabil bir karar verilmesi için dosyanın ilk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

2.İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalının mahkeme huzurunda "3 adet hasır bileziği davacı eşinden karşılıksız olarak ev satın almak üzere aldığını" yemin etmesi üzerine davacının bu iddiasını ispat edemediği, davacının ziynet eşyaları yönünden yapılan değerlendirmede davalı yan ziynet eşyalarının davacının da rızasıyla bozdurulduğunu kabul ettiği ancak ziynetlerin miktar cins ve ağırlıkları yönünde iddialarda bulunduğu, öncelikle ziynet eşyaları birlik içinde bozdurulmuş ise bunların geri verilmemek kaydıyla bozdurulduğunu davalı ispat etmekle mükellef olduğu, ancak bu yöndeki iddialarını davalının ispatlayamadığı anlaşılmakla davalının ziynet eşyalarını iade etmesi gerektiği, davacının iş yapma vaadiyle altınların alındığı iddiasının aksine borcu olduğu için alındığı yönündeki tanık beyanlarına itibar edilmemekle davalının kabul ettiği miktar yönünden ziynet eşyalarının iadesine aksi takdirde değerinin iadesine, fazlaya ilişkin ziynet eşyası isteminin reddine dair hüküm tesis edildiği, davanın kısmen kabulü ile adet 22 ayar 20'şer gramdan (20x3 =60 gram) 12.915,00 TL değerindeki ziynet eşyasının aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde 12.315,00 TL'nin dava tarihi olan 08.01.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, davacı vekilinin karar celsesinde kayın validesinden ödünç alındığı iddia edilen ziynet eşyalarına yönelik talebin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı vekili; kısmen kabule karar verilmesi yönünden istinaf talebınde bulunmuştur.

2.Davalı vekili; davanın kabulü yönünden istinaf talebinde bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; somut olayda, davacı kadın; ziynet eşyalarının rızası dışında kendisinden alındığını bir daha verilmediğini belirterek aynen iadesini, mümkün olmadığı takdirde bedelinin tahsiline karar verilmesini talep ettiği, davalı ise 3 adet bileziğin ev yapımında kullanılmak üzere davacı tarafından rıza ile verildiğini ve bozdurulduğunu, diğerlerinin ise kendisinde olmadığını savunduğu, dosya incelendiğinde; iddianın ileri sürülüş şekline göre 3 adet bilezik yönünden ispat külfeti davalı erkek, bunun haricindeki ziynetler yönünden ise davacı kadın üzerinde olduğu, davalı erkek dinlettiği tanık beyanları ve usulüne uygun yapılan yemin teklifine rağmen 3 adet bileziğin iade edilmemek şartıyla ve rıza ile verildiği hususunu ispat edemediği davacı kadın 3 adet bilezik yönünden davasını ispat ettiği, mahkemece ispat edilen 3 adet bilezik yönünden kısmen kabul kararı doğru olmakla birlikte hükümde maddî hata yapılarak bilezik adedinin yazılmaması ve ziynet bedelinin aynen iade kısmında 12.915,00 TL şeklinde doğru yazılmasına rağmen, bedele hükmederken 12.315,00 TL olarak yazılması doğru olmadığı, yine dava konusu olmadığı halde mahkemece davacı vekilinin karar duruşmasında kayınvalideden ödünç alındığı iddia edilen ziynetler yönünden kesin hüküm oluşturacak şekilde ret kararı verilmesi yerinde olmadığı, Mahkemece dava değerinin 250.000,00 TL ve kısmen kabulüne karar verilen ziynetlerin toplam bedelinin 12.915,00 TL olduğu gözetilmeden reddedilen miktar üzerinden davalı erkek lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi hatalı olduğu gerekçesi ile davacı kadının ziynete, davalı erkeğin vekâlet ücretine yönelik istinaf talebinin kabulüne, ilgili bentlerin kaldırılmasına, davacı kadının ziynet alacağı davasının kısmen kabulüne, 3 adet 22 ayar 20'şer gramdan (20x3 =60 gram) 12.915,00 TL değerindeki ziynet eşyasının aynen iadesine, mümkün olmazsa 12.915,00 TL bedelinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine fazlaya ilişkin talebin reddine, davalı erkek, kendisini avukat ile temsil ettirdiğinden, ziynet alacağının reddedilen miktarı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 37.562,75 TL vekâlet ücretinin davacı kadından alınarak, davalı erkeğe verilmesine, kayınvalideden ödünç alındığı iddia edilen ziynete yönelik talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına, tarafların sair istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı kadın vekili; davanın reddedilen kısmı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadın tarafından açılan ziynet alacağı davasının kısmen reddine karar verilmesinin doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 1 inci, 2 nci, 6 ncı, 220 nci, 222 nci ve 226 ncı maddeleri. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi.

3. Değerlendirme

1.Davacı kadın, dava dilekçesinde davalının ziynet eşyalarını aldığını belirterek ziynetlerin aynen, olmazsa bedelinin iadesini talep etmiş, davalı erkek ise davacının iddialarının doğru olmadığını, 2009 yılında ev satın alındığını, bu evin bedelinin bir kısmının davacının 3 adet 20 gr altın bileziğinin bozdurularak karşılandığını, bunun dışında davacı eşin ziynet eşyalarının kullanılmadığını, davacının ziynet eşyalarını nerede ve ne için kullandığı konusunda bilgisinin olmadığını savunmuştur. İlk Derece Mahkemesi ilk verdiği kararda davanın kısmen kabulüne karar vermiş, Bölge Adliye Mahkemesince 3 adet bilezik haricindeki ziynet alacağı yönünden yemin teklif etme hakkı bulunduğunun hatırlatılması, yemin teklif edildiği takdirde ise usulünce yemine ilişkin yargılama işlemlerinin yerine getirilmesi ve gerçekleşecek sonucu uyarınca infazı kabil bir karar verilmesi için dosyanın ilk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesince davacı kadına yemin teklif etme hakkı hatırlatılmış, davacı kadın, davalı erkeğe "30 gr Altınbaş (Kolye, bilezik, küpe ve yüzük) altın set, her biri 20 gr. olan 26 adet burma altın bilezik, 12 adet yarım altın, 32 adet çeyrek altın, 1 tam altın, 100 dolar, 515,00 TL nakit TLyi, ödünç olarak iade etme koşulu ile aldığım 51,86 gr. (22 ayar) Altın hasır bileziği, davacıdan almadığıma, bozdurmadığıma, harcamadığıma; namusum, şerefim ve kutsal saydığım bütün inanç ve değerlerim ve Allah'ın üzerine yemin ederim." şeklinde yemin teklifinde bulunmuştur. Mahkemece yemin metninde yer alan ancak dava dilekçesinde yer almayan 100 dolar ve 515,00 TL nakit para haricinde yemin metninin davalıya okunmasına karar verilmiş, davalı erkekte yemin teklifine muvafakat göstererek 07.04.2022 tarihli duruşmada; "önceki yazılı ve sözlü beyanlarım doğrultusunda 3 adet hasır bileziği eşimden karşılıksız olarak ev satın almak üzere aldım" şeklinde yemin eda etmiştir.

2.Yemin, taraflardan birinin davanın çözümünü ilgilendiren bir olayın doğru olup olmadığı konusunu, kanunda belirtilen usule uyarak, mahkeme önünde, kutsal sayılan değerlerle teyit eden ve kendisine kesin delil vasfı yüklenmiş sözlü açıklamalardır. Bütün ispat vasıtalarında olduğu gibi yeminin de konusu, davanın çözümü bakımından önem taşıyan, çekişmeli olan ve kişinin kendisinden kaynaklanan vakıalardır (6100 sayılı Kanun md. 225/1).

3.Buna göre; Mahkemece davacı kadın tarafından dava dilekçesinde dayandığı ve davalı erkeğe yöneltilen yemin metninde belirtilen tüm hususlar okunarak, tüm metne cevap olacak şekilde özellikle erkek tarafından kabul edilen 3 bilezik dışındaki ziynetler yönünden açıklama içerecek şekilde davalı erkeğin yemin beyanı alınması gerekirken, yemin usulüne aykırı şekilde, davalı erkeğin "önceki yazılı ve sözlü beyanlarım doğrultusunda 3 adet hasır bileziği eşimden karşılıksız olarak ev satın almak üzere aldım" şeklinde yemin metninin tümünü içermeyecek şekilde yemin eda etmesi ve Mahkemece bu yemin beyanı dikkate alınarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.

IV. KARAR

Açıklanan sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,

Peşin alınan harcın istek halinde yatırana geri verilmesine,

Dosyanın ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

26.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.