"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2553 E., 2023/3492 K.
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Alanya 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/202 E., 2022/314 K.
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın vekili tarafından tazminat miktarları, yoksulluk nafakası miktarı ve velayet yönünden, davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından kusur belirlemesi, asıl davanın kabulü, karşı davanın reddi, kabul edilen nafaka ve miktarı, kabul edilen tazminatlar ve miktarları yönünden temyiz edilmiş olup, kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
1.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle Mahkemece davalı- karşı davacı erkeğe yüklenen fiziksel şiddet uygulama vakıasına yönelik tanık beyanlarının soyut olup, tanık S.A.'nın kadının boğazında morluk görmesinden sonra tarafların evlilik birliğinin devam edip etmediğinin anlaşılamaması nedeniyle bu vakıanın erkeğe kusur olarak yüklenemeyeceğinin, yine de kabul edilen ve gerçekleşen diğer kusurlu davranışlara göre davalı- karşı davacı erkeğin birliğin temelinden sarsılmasında tam kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre erkek vekilinin tüm, kadın vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı- karşı davalı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat azdır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51 inci maddesi hükmü dikkate alınarak 4721 sayılı Kanun'un 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları uyarınca daha uygun miktarda maddî ve manevî tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir.
3.Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
KARAR
1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı- karşı davalı kadın yararına hükmolunan maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası yönünden ORTADAN KALDIRILMASINA,
2.İlk Derece Mahkemesi kararının davacı- karşı davalı kadın yararına hükmolunan maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası miktarları yönünden kadın yararına BOZULMASINA,
3.Davalı-davacı erkek vekilinin tüm, davacı-davalı kadın vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının temyiz eden ...'e iadesine,
Aşağıda yazılı temyiz karar harcının temyiz eden ...'a yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine
26.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.