"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2643 E., 2023/3538 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Burdur Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/120 E., 2022/450 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın her iki taraf vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı her iki taraf vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı- karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin evlilik birliğine sahip çıkmadığını, eşiyle duygusal anlamda ilgilenmediğini, doğum yapamaması nedeniyle aşağıladığını, psikolojik şiddet uyguladığını, herkes doğuruyor sen doğuramıyorsun, doğuramayacaksan siktir git ananın evine, beyinsiz, gerizekalı, aptal, orospu, zilli şeklinde hararetler ettiğini belirterek evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, kadın lehine aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, yasal faiziyle birlikte 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı- karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; iddiaları kabul etmediklerini, kadının ev işlerini sürekli aksattığını, evde düzenli yemek yapmadığını, misafir kabul etmediğini, ailesine olan olumsuz tavırlarının erkeği zor durumda bıraktığını, eşine ilgisiz ve sevgisiz davrandığını, cep telefonu sürekli yanından ayırmadığını, sosyal medyada başka erkeklerle yazıştığını belirterek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanmalarına, erkek lehine yasal faiziyle birlikte 100.000,00 TL maddî ve 200.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; kadının evlilik birliği içerisinde başka bir erkek ile iş çıkışlarında buluştuğu, onunla sürekli görüştüğü, bu yönü ile kadının evlilik birliğinden doğan sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, erkeğin ise evlilik birliği içerisinde kadına şiddet uyguladığı, boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçesiyle her iki davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadının nafaka ve tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı- karşı davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; erkeğin kabul edilen davası, kusur belirlemesi, kadının nafaka ve tazminat taleplerinin reddi yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
2.Davalı- karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, erkeğin tazminat taleplerinin değerlendirilmemesi yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen kusurlara göre boşanmaya neden olan olaylarda belirtilen eylemleri ile kadının, erkeğe nazaran daha fazla kusurlu olduğu halde eşlerin eşit kusurlu olduğu yönündeki tespit ve değerlendirmeler hatalı olduğundan karar gerekçesinin düzeltilmesine, tarafların tespit olunan ekonomik ve sosyal durumları dikkate alınarak kadının tedbir nafakası talebinin reddine karar verilmesi isabetli olduğu gibi, sürekli ve düzenli geliri bulunan kadının yoksulluk nafakası isteğinin reddine karar verilmesinde herhangi bir yanlışlık bulunmadığı, kadının daha fazla kusurlu olması nedeniyle tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinin de doğru olduğu, erkeğin maddi ve manevi tazminat taleplerine dair olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş olmasının hatalı olduğu, yasal koşulları oluştuğundan erkek lehine yasal faiziyle birlikte 25.000,00 TL maddî ve 25.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin sair, kadının tüm istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı- karşı davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı- karşı davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin kabul edilen davası, kusur belirlemesi, kadının nafaka ve tazminat taleplerinin reddi, erkek lehine hükmedilen tazminatlar yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; karşılıklı boşanma davasında erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tedbir ve yoksulluk nafakası ile tazminatlar noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanunu’un 4 üncü ve 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-karşı davalı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
19.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.