"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
SAYISI : 2023/542 E., 2023/1064 K.
KARAR : Bozmaya uyularak hüküm kurulması
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen tanıma ve tenfiz davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi’nin kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının vekâlet ücreti yönünden bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; bozmaya uyularak kesinleşen yönlerden karar verilmesine yer olmadığına, vekâlet ücreti yönünden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Mönchengladbach-Rheydt Aile Mahkemesi’nin 22.02.2008 tarihli kararı ile boşandıklarını, mahkeme kararının 23.05.2008 tarihinde kesinleştiğini bildirerek, mahkeme kararının Türkiye'de geçerli olabilmesi için tanınmasına ve tenfizine karar verilmesini, nüfus kayıtlarının buna uygun düzeltilmesini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin de yabancı mahkeme ilamının tenfizini istediğini, bu nedenle davaya bir itirazları olmadığını, davalının davanın açılmasına sebebiyet vermesinin söz konusu olmaması nedeni ile yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin müvekkiline yükletilmesi talebini kabul etmediklerini bildirerek, yabancı mahkeme kararının tenfizine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Almanya ile Türkiye arasında hukuki ve fiili karşılıklılık ilkesinin bulunduğu, yabancı mahkeme kararının Türk yasalarına aykırı bir yönünün bulunmadığı, yabancı mahkeme kararının tanıma ve tenfiz şartlarının oluştuğu görülmekle, 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkındaki Kanun'un (5718 sayılı Kanun) 58 inci maddesi uyarınca davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ilişkin Almanya Mönchengladbach-Rheydt Aile Mahkemesinin 22.02.2008 tarihli, 23.05.2008 kesinleşme tarihli kararının tanınması ve tenfizine ve ilgililerin nüfusuna tesciline, yargılama giderinin davalıya yükletilmesine ve davacı yararına vekâlet ücretine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin tanıma ve tenfiz kararına bir itirazlarının bulunmadığını, davanın tespit niteliğinde olduğunu, bu nedenlerle yargılama gideri ve vekâlet ücretinden sorumlu tutulmamaları gerektiğini cevap dilekçesi ve ilk celse de bildirilmesine rağmen gerekçede yer verilmediğini belirterek; yargılama gideri ve vekâlet ücreti yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesince davacının davasının kabulüne karar verildiği, yargılama sırasında davacının kendisini vekille temsil ettirdiği, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 323 üncü maddesinin birinci fıkrasının (ç) alt bendi ve 326 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca davalının yargılama giderleri ile vekâlet ücretinden sorumlu olduğu, davalının vekâlet ücreti ve yargılama giderlerine yönelik istinaf isteminin yerinde olmadığı gerekçesi ile davalının istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı vekili yargılama gideri ve vekâlet ücreti yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Daire’nin 04.05.2023 tarih ve 2022/11402 Esas, 2023/2199 Karar sayılı kararı ile davanın ön inceleme duruşmasından önce davalı tarafından kabul edilmesi sebebi ile yarı oranında vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken davacı lehine tam vekâlet ücretine hükmedilmesi hatalı olduğu gerekçesi ile Bölge Adliye Mahkemesinin esastan ret kararının vekâlet ücreti yönünden kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının vekâlet ücreti yönünden bozulmasına, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise onanmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozmaya uyularak davalı tarafın cevap dilekçesinde, yabancı mahkemede verilen boşanma kararının tanınmasını ve tenfizini kabul ettiğini beyan ettiği, ön inceleme duruşmasında davanın kabulüne karar verildiği ve davacının kendisini bir vekille temsil ettirdiği gerekçesi ile kesinleşen yönlerden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T uyarınca tayin ve takdir edilen maktu vekâlet ücretinin (17.900,00 TL) yarısı olan 8.950,00 TL tutarın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; açılan davaya sebebiyet vermediğini, cevap dilekçesi ile kabul ettiğini beyan açıkladığını, istinaf ve temyiz başvurusunda da sadece kendilerinin bulunduğunu ve davalı yararına bozulmasına karşın yeni karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre hüküm kurulmasının kazanılmış hakkına aykırı olduğunu ileri sürerek; kararın yargılama giderleri ile vekâlet ücreti yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, Mahkemece bozmaya uyulmasına rağmen, davacı yararına bozma sonrası karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin uygulanmasının doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 323 üncü ve 326 ncı maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi ilgili maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Dairemizin 04.05.2023 tarih ve 2022/11402 Esas, 2023/2199 Karar sayılı bozma ilamı ile tarafların yabancı mahkeme kararı ile boşanmalarına yönelik davacı tarafından açılan tanıma ve tenfiz davasında davalı vekili tarafından ön inceleme duruşmasından önce davanın kabul edilmesi sebebiyle davalı aleyhine hükmedilecek vekâlet ücretinin yarı oranında olması gerektiği gerekçesi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiş, İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyulmasına rağmen davacı lehine, bozma sonrası karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan maktu vekalet ücretinin yarısı oranında vekalet ücretine hükmedilmiştir. İlk Derece Mahkemesince verilen karara karşı sadece davalı vekili tarafından istinaf ve temyiz kanun yoluna başvurulduğu, ayrıca bozma ilamının konusunun o tarihte verilen vekâlet ücretinin yarı oranında verilmesine ilişkin olduğu dikkate alındığında bozma öncesi karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre vekâlet ücretinin belirlenmesi gerekirken yazılı şekilde bozma sonrası karar tarihi dikkate alınarak hüküm kurulması doğru olmamıştır.
Ne var ki bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası gereğince hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine,
2.Davalı vekilinin vekalet ücretinin miktarına yönelik temyiz itirazının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının vekâlet ücretine yönelik ikinci paragrafının hükümden çıkarılarak yerine ikinci paragraf olarak "Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden ilk karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T uyarınca tayin ve takdir edilen maktu vekâlet ücretinin (5.100,00 TL) yarısı olan 2.550,00 TL tutarın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, " cümlesinin yazılması suretiyle kararın DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz edene iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
16.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
...