"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/565 E., 2022/1221 K.
DAVA TARİHİ : 08.07.2019
KARAR : Bozmaya uyularak hüküm tesisi
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda, davanın kabulüyle, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile taşınmazın davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın 26.06.2014 tarihinden bu yana aile konutu olarak kullanıldığını, davalı eş İbrahim'in dava konusu taşınmazı, davacı kadının açık rızasını almaksızın, taşınmazın aile konutu olduğunu bilen diğer davalı ...'e sattığını iddia ederek davanın kabulü ile dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın aile konutu olmadığını, dolayısıyla açılan davanın reddinin gerektiğini, söz konusu taşınmazın 2015 yılının Nisan ayında boşaltıldığını, davacı kadının konutu aile konutu olarak kullanma iradesini kaybetiğini, tarafların dava konusu taşınmazı aile konutu olarak kullanmadıklarını, taşınmazın üzerinde aile konutu şerhi bulunmadığını, davacı kadının taşınmazın satış işlemlerinin her aşamasından haberdar olduğunu, hatta satış işlemi yapılırken de orada bulunduğunu, işbu davanın açılmasının dürüstlük kurallarına aykırılık teşkil edeceğini ve hakkın kötüye kullanılmasının hukuk düzenince korunamayacağını iddia ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı ...'e dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmesine rağmen davalı ... tarafından süresinde cevap dilekçesi sunulmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 20.04.2018 tarihli ve 2015/725 Esas, 2018/484 Karar sayılı kararıyla; her ne kadar davacı kadın tarafından dava konusu taşınmazın fiilen aile konutu olması nedeniyle tapu iptal ve tescili talep edilmiş ise de davacı kadının, dava konusu taşınmazın satışından haberdar olduğu, hatta bizzat satış işlemlerinde bulunduğu, dava konusu taşınmazın aile konutu olma özelliğini kaybettiği, bu durumda aile konutu olduğu iddiasıyla mevcut tapu kaydının iptalini talep etmenin hakkın kötüye kullanılması yasağı kapsamında olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili hükmün tamamı yönünden, davalı ... vekili ise vekâlet ücreti ve kötü niyet tazminatı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 07.07.2021 tarih ve 2018/3532 Esas, 2021/1161 Karar sayılı kararıyla; tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde İlk Derece Mahkemesi tarafından davanın reddine karar verilmesinin yerinde olduğu, davacı kadın vekilinin istinaf itirazlarının yerinde olmadığı, dava dilekçesinde dava değerinin 30.000,00 TL olarak gösterildiği, yargılama sırasında kendisini vekil marifetiyle temsil ettiren davalı ... yararına dava dilekçesindeki değer üzerinden nispi vekâlet ücreti takdir edilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesinin isabetli olmadığı, davalı ... vekilinin kötü niyet tazminatına yönelik istinaf itirazının yerinde olmadığı belirtilerek; davalı ... vekilinin vekâlet ücretine yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün bu yönden kaldırılmasına ve kabul edilen bu yönden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, davalı ... yararına 3.600,00 TL vekâlet ücreti takdiri ile davacı kadın vekilinin tüm, davalı ... vekilinin ise diğer yöne ilişkin istinaf başvurusunun ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın vekili hükmün tamamı yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.
2.Dairenin 15.02.2022 tarih ve 2021/10803 Esas, 2022/1315 Karar sayılı kararı ile somut olayda, davalı eş İbrahim'in dava konusu aile konutunu, diğer davalı ...’e sattığı, yapılan yargılama ve toplanan delillerle bu işlem sırasında davacı kadın eşin açık rızasının alındığının ispatlanamadığı, aile konutu olan taşınmazın, hak sahibi olan eş tarafından üçüncü kişiye devrinin, davacının açık rızasını gerektirdığı, eş söyleyişle eşin "Açık rızası alınmadan" yapılan işlemin "Geçersiz olduğunu" kabul etmek gerektiğini, gerçekleşen bu durum karşısında yasal düzenleme ile ilkelere uygun değerlendirme yapılarak davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde ret hükmü kurulmasının usul ve kanuna aykırı olduğu gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; somut olayda, davalı eş İbrahim'in dava konusu aile konutunu, diğer davalı ...’e sattığı, yapılan yargılama ve toplanan delillerle bu işlem sırasında davacı kadın eşin açık rızasının alındığının ispatlanamadığı, aile konutu olan taşınmazın, hak sahibi olan eş tarafından üçüncü kişiye devrinin, davacı kadının açık rızasını gerektirdiği, tüm dosya kapsamı ve yasal düzenleme dikkate alındığında davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği belirtilerek; davacı kadın vekilinin istinaf talebinin kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptaline ve davalı eş ... adına tapuya kayıt ve tesciline, davacı kadın yararına 9.200,00 TL vekâlet ücreti takdirine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, dava konusu taşınmazın davalı eş İbrahim tarafından davalı ...'e satıldığından davacı kadının bilgi sahibi olduğu, hattı satış işlemleri sırasında orada olduğu, taşınmazın tapu kaydında aile konutu şerhi bulunmadığı, işbu davanın açılmasının dürüstlük kurallarına aykırılık teşkil ettiği, dava konusu taşınmazın tahliye edildiği ve aile konutu olma vasfını yitirdiği, eksik inceleme ile karar verildiği, davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek; hükmün tamamı yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava; aile konutundan kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup uyuşmazlık, uyulan bozma ilamı doğrultusunda hüküm kurulup kurulmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un 2 nci maddesi, 6 ncı maddesi, 194 üncü maddesi; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'un (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olduğu anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
12.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.