Logo

2. Hukuk Dairesi2024/2232 E. 2024/7661 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Anlaşmalı boşanma protokolünde yer alan taşınmazların devri yükümlülüğünün yerine getirilmemesi nedeniyle açılan tapu iptal ve tescil davasının kabulünün hukuka uygun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Boşanma protokolünde taşınmazların devrine ilişkin hüküm bulunduğu ve davalının bu yükümlülüğünü yerine getirmediği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2419 E., 2024/101 K.

KARAR : Kısmen kabul ile yeniden esas hakkında hüküm verilmesi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Mersin 6. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/672 E., 2022/561 K.

Taraflar arasındaki Anlaşmalı Boşanma Protokolünden Kaynaklanan Tapu İptal ve Tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Mersin 1. Aile Mahkemesinin 2019/260 Esas 2020/91 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, boşanma davasında tarafların anlaşmaları sonucunda 24.02.2020 tarihli boşanma protokolü ile 25.02.2020 tarihinde anlaşmalı olarak boşandıklarını, boşanma protokolünün 4 nolu bendinde "Davalı ... tarafından davacı ... ...'nun katılma alacağı hakkına mahsuben; Mersin ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, ... Mevkii, 637 parsel Nolu taşınmazın tarafların boşanmasının kesinleşmesine müteakip en geç 2 ay içerisinde devredileceğini", yine protokolün 5 nolu bendinde "Davalı ... tarafından davacı ... ...'nun maddî ve manevî tazminat alacağına mahsuben; Mersin ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, ... Mevkii, 631 parsel Nolu taşınmazın tarafların boşanmanın kesinleşmesini müteakip en geç 2 ay içerisinde devredileceğine" ilişkin maddelerin yer aldığını, ancak davalı tarafın bu taşınmazlar hakkındaki devir işleminden haksız ve sebepten yoksun bir vaziyette kaçındığını, bu nedenlerle belirtilen taşınmazların tapuda davacı adına hükmen tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkeğe dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olup davalı tarafından cevap dilekçesi verilmemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların Mersin 1. Aile Mahkemesi'nin 2019/260 Esas 2020/91 Karar sayılı dosyasında aralarındaki protokol gereğince anlaşmalı olarak boşandıklarını, taraflar arasında düzenlenen protokolün 4 nolu bendinde "Davalı ... tarafından davacı ... ...'nun katılma alacağı hakkına mahsuben; Mersin ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, ... Mevkii, 637 parsel Nolu taşınmazın tarafların boşanmanın kesinleşmesini müteakip en geç 2 ay içerisinde devredileceği", yine protokolün 5 nolu bendinde "Davalı ... tarafından davacı ... ...'nun maddî ve manevî tazminat alacağına mahsuben; Mersin ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, ... Mevkii, 631 parsel Nolu taşınmazın tarafların boşanmanın kesinleşmesini müteakip en geç 2 ay içerisinde devredileceğine" ilişkin maddelerin yer aldığı, mahkeme ilamında taraflarca imzalanan 7 maddeden oluşan 24.02.2020 tanzim tarihli boşanma protokolünün mahkemelerince onaylanmasına ve boşanma ilamının eki olarak kabulüne karar verildiği, kararın 01.07.2020 tarihinde kesinleştiği, davacının dava konusu taşınmazların kendisine devredilmediğini beyan ettiğini, davalının ise kendisinin tapu vermeyle ilgili bir itirazının olmadığını, kullanmış olduğu 5.500mt²'sini davacının alabileceğini, beyan ettiğini, karar tarihine kadar davalı tarafça protokol hükümlerinin yerine getirilmediği ve davalının dava konusu taşınmazların hissesini davacı adına devretmediğinin anlaşıldığını belirterek davanın KABULÜNE, Mersin 1. Aile Mahkemesi'nin 2019/260 Esas 2020/91 Karar sayılı dosyası içerisinde bulunan taraflar arasında düzenlenmiş 24.02.2020 tarihli protokolün 4 nolu bendinde belirtilen Mersin ili, ... ilçesi, Mezilti Mahallesi, ... Mevkii, 637 parsel sayılı taşınmaz ile protokolün 5 nolu bendinde belirtilen, Mersin ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 631 parsel sayılı taşınmazdaki davalı ...'nun hissesine düşen tapunun iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, kadın yararına nispi vekâlet ücreti ile harçların ödenmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili; hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, davanın kabulü, mahkeme masrafları ve vekâlet ücreti yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın boşanma protokolünden kaynaklanan tapu iptali ve tescil davası olup maktu harca tabi olduğu, dolayısıyla taraflar lehine ya da aleyhine maktu vekâlet ücreti hükmedilmesinin gerekeceği belirtilerek ile istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle davacı kadın, kendisini vekille temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre 17.900,00 TL vekâlet ücretinin davalı erkekten alınarak davacı kadına ödenmesine, ve maktu harç hesaplanarak tahsiline karar verilmiş, davalı erkeğin sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kararının infazının mümkün olup olmadığını araştırması gerektiğini, infazın mümkün olmaması halinde tapu iptali yerine, usulü ne uygun talep ve dava var ise, tazminata karar vermesi gerektiğini, Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununa göre, tarımsal nitelikteki arazilerde, hissedar dışında 3.kişiye tapu devri yapılması yasak olduğundan, tapuda devir yapılmasına yasal engel de bulunduğunu, taşınmazda iştirak hali ile malik olduğunu, tapudaki elbirliği mülkiyet nedeniyle, tapu iptal ve tescil kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek hükmün tamamı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflar arasında görülmekte olan anlaşmalı boşanma nedeniyle tapu iptal ve tesçil davasının kabulü şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 6 ncı maddeleri, 166 ncı maddesinin üçüncü fıkrası, 716 ncı maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ncı maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.