"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1965 E., 2023/2030 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 9. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/325 E., 2023/574 K.
Taraflar arasındaki boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davaların kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı karşı davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle: fiili olarak karı koca hayatının yaşanmadığını, kadının nikahtan sonra tavırlarının değiştiğini, ailesi ile görüşmesini istemediğini, ailesini aramaması, kendi ailesini araması yönünden baskı kurduğunu, ekonomik şiddet uyguladığını, ekonomik olarak zorlayıcı isteklerde bulunduğunu, hakaretler ettiğini, işinden ayrılması için baskı yaptığını, eşiyle konuşup boşanalım dediğinde ise intihar etmekle tehdit edildiğini, soğuduğunu söylediğini, beddua ve hakaret içerikli mesajlar attıklarını belirterek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarını, 75.000,00 TL manevî, 75.000,00 TL maddî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı karşı davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin iddialarının hukuki dayanaktan yoksun, soyut iddialar olduğunu, yetki itirazında bulunduklarını, tarafların evliliğinin kağıt üzerinde kaldığını, karşı tarafın ailesi tarafından sistematik olarak psikolojik ve ekonomik şiddete maruz kaldığını, davacının sadakatsiz davranışta bulunduğunu, paralı ve cinsel içerikli bir siteye üye olduğunu, bu nedenlerden dolayı davacının davasının reddini, karşı davalarının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince
boşanmalarını, 200.000,00 TL maddî, 150.000,0 TL manevî tazminat ile aylık 3.000,00 TL tedbir/yoksulluk nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların nikahları kıyıldıktan sonra düğünlerinin yapılmadığı, davalı kadının davacıdan -olağan ihtiyaçların dışında- sürekli para istediği, "... bana istediğim hayatı verebilirdi, benim Erzurum'dan kurtuluş sebebimdi" şeklide konuştuğu, davacı erkeğin de sohbet programlarında kaydının olduğu, başka kadınlarla görüştüğü, davalı kadına küfürler ettiği, bu şekilde tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, evlilik birliğinin sona ermesinde davacı erkeğin ağır kusurlu olduğu, gerekçesi ile taraflarca açılan boşanma davasının ayrı ayrı kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası gereğince boşanmalarına, erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, kadın lehine aylık 750,00 TL tedbir nafakasına, 36.000,00 TL toplu yoksulluk nafakasına, kadın lehine 20.000,00 TL maddî 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı - karşı davalı erkek vekili; kusur, aleyhine hükmedilen nafaka ve tazminatlar, kabul edilen karşı boşanma davası, reddedilen maddî ve manevî tazminat talepleri yönünden istinaf başvurunda bulunmuştur.
2.Davalı - karşı davacı kadın vekili; kusur, yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat miktarları yönünden istinaf başvurunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı - karşı davacı kadının karşı dava dilekçesinde maddî ve manevî tazminatlar yönünden faiz talebi bulunduğu, İlk Derece Mahkemesince bu hususun gözden kaçırıldığı gerekçesi ile davacı- karşı davalı erkeğin tüm istinaf başvuruları ile davalı - karşı davacı kadının lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminata yönelik istinaf başvurusu dışında kalan tüm istinaf taleplerinin esastan reddine, ilgili bentlerin kaldırılmasına, 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminatın boşanma hükmünün kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacı - karşı davalı erkekten alınarak, davalı- karşı davacı kadına verilmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı karşı davalı vekili; kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakaların usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı karşı davacı kadın vekili; kusur belirlemesi, tazminatların ve nafakaların miktarının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma ve fer'ileri istemine ilişkin davada taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, boşanma davasının kabulü kararının yerinde olup olmadığı, kadın tanıklarının beyanlarına itibar edilip edilmeyeceği, kadın yararına tedbir ve toplu yoksulluk nafakası ile tazminat şartlarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı, vekâlet ücretinin karar tarihi itibariyle miktar yönünden doğru hesaplanıp hesaplanmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 182 nci, 324 üncü, 327 nci, 328 inci, 329 uncu, 330 uncu ve 336 ncı maddeleri, 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Adli yardımdan yararlanması sebebi ile başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının Sultan'a yükletilmesine,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden ...'a yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
01.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.