Logo

2. Hukuk Dairesi2024/2635 E. 2024/5289 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı annenin, baba ile çocuk arasında kurulan kişisel ilişki tesisi ve hükmedilen vekâlet ücretine itirazı.

Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesinin, çocuğun menfaati gözetilerek ve uzman raporu da dikkate alınarak baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasına ve vekâlet ücretine hükmetmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı değerlendirilerek, istinaf mahkemesinin reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/2960 E., 2023/2535 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bursa 12. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/777 E., 2023/685 K.

Taraflar arasındaki velâyetin değiştirilmesi olmadığı takdirde kişisel ilişkinin kurulması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince velâyet yönünden davanın reddine, kişisel ilişki yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekil tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının evi habersiz terk ettiğini, çocuğun doğumunda hastaneye gitse de çocuğu göremediğini, davalıya ulaşamadığını, tarafların gayri resmi birlikteliğinden doğan 27.11.2018 tarihinde Fatma Miray'ın velâyetinin davacı babaya verilmesine, aksi halde baba ile ortak çocuk arasındaki kişisel ilişkinin değişen şartlara yönelik olarak babalık duygusunu tatmin edici nitelikte yatılı olacak şekilde kurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin davacının başka bir kadınla resmi nikahlı olarak evlendiğini öğrendiğini, davacının müvekkiline fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, ölümle tehdit ettiğini, müvekkilinin tüm bu baskılara dayanamayarak evi terk ettiğini, Van'da ikamet eden annesinin evine kaçarak geldiğini, ortak çocuğun davalının annesinin yanında doğduğunu, davacının çocuğunu görmek için çaba sarf etmediğini, kimliğini çıkartmak için yardımda bulunmadığını, müvekkilin tüm uğraşlarına rağmen davacının maddî ve manevî hiçbir destekte bulunmadığını bildirerek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; yapılan yargılama, toplanan deliller, celp edilen belgeler, nüfus kayıt örnekleri ve tüm dosya kapsamına göre; tarafların imam nikahlı olan birlikteliklerinden dava konusu çocuğun 17.11.2018 tarihinde dünyaya geldiği, davacının çocuğu tanıdığı ve nüfusuna geçirdiği, davacı baba ile çocuk arasındaki soy bağının bu şekilde kurulduğu, davacı babanın soybağına istinaden velâyeti yasa gereği annede olan çocuğun velâyetinin kendisine verilmesini talep ettiği, davanın yaklaşık çocuk 4 yaşında iken açıldığı, taraf tanıklarının dinlendiği ve beyanlarının irdelendiği, davacı baba ile çocuğun, çocuğun doğumundan bu yana görüşemediklerinin bir gerçek olduğu, çocuğun doğumundan bu yana anne tarafından bakılıp gözetildiği, ihtiyaçlarının anne tarafından karşılandığı, yaşı gereği anne sevgisi ve ilgisine muhtaç yaş aralığında olduğu ve annenin velâyete dair bir yetersizliğinin bulunmadığı, velâyetin anne tarafından kullanılmaya devam edilmesinin uygun olacağı ve baba ile de kişisel ilişki kurulması yönünde raporlar ile görüş bildirildiği, davalının yeni eşi ile uzmanın yaptığı görüşmeler neticesinde, çocuk açısından yeni eşin risk doğuracak bir durumun bulunmadığının da ayrıca rapor edildiği, netice olarak, gerek dinlenen tanık beyanları, gerek uzman raporları ve dosyadaki tüm delillerin bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda, annenin çocuğa bakamadığı, çocuğun gelişimini sağlayamadığı yönünde bir durum da tespit edilmediğinden, velâyetin kendisinden alınması gerektirir şartların bulunmadığı kanaati ile velâyetin değiştirilmesine yönelik talebin reddine karar vermek gerektiği, davacının, çocuk ile davacı baba arasında kişisel ilişki kurulmasına yönelik talebinin değerlendirilmesinde ise; davacı baba ile çocuk arasında, çocuğun bu yaşına kadar düzenli bir görüşme ve iletişimin sağlanamadığı görülmüş ise de, çocuğun ruhsal yönden eksik büyümemesi, baba sevgisini yaşaması ve babası tarafından bırakılmadığını hissedebilmesi açısından, düzenli ve sağlıklı bir kişisel ilişkinin mutlaka kurulması gerektiği, bunun tesisi sırasından çocuğun menfaatlerinin ön planda tutulması ve tarafların bunu engelleyici her türlü tutumdan sakınmaları gerektiği kanaati ile, uzman raporu da göz önünde bulundurularak davacı baba ile davaya konu çocuk arasında kişisel ilişki kurulması gerektiği gerekçesiyle davacının velâyetin değiştirilmesi talepli davasının reddine, davacının çocuk ile kişisel ilişki kurulması yönündeki davasının kabulü ile; velâyeti annede olan çocuk Fatma Miray'ın her ayın 2.ve 4. haftasına denk gelen cumartesi günleri 10.00'dan pazar günleri 17.00'ye kadar, dini bayramların 2. günü saat 10.00’dan 3. günü 17.00’ye kadar, her yıl Temmuz ayının ilk cumartesi saat 10.00’dan üçüncü haftası pazar saat 17.00’ye kadar, babalar günü saat 10.00'dan aynı gün saat 17.00'ye kadar, tekli yıllarda çocuğun doğum gününde saat 10.00'dan aynı gün saat 17.00'ye kadar kişisel ilişki tesisine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf dilekçesinde; cevap dilekçesini tekrarla kişisel ilişkinin kabulü ve vekâlet ücreti yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosyadaki yazılar, kararın dayandığı deliller ile kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri ile re'sen bakılacak kamu düzenini ilgilendiren hususlar dikkate alındığında, İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde; kişisel ilişkinin kabulü ve vekâlet ücreti yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kişisel ilişki kurulması davasının kabulü ile vekâlet ücreti noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 323 üncü ve devamı maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 182 nci, 323 üncü, 324 üncü maddeleri. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 3 üncü, 9 uncu ve 12 nci maddeleri, Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesinin 3 üncü, 4 üncü ve 6 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

03.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.