"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1674 E., 2023/2136 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile esas hakkında yeniden hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Fethiye Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/839 E., 2023/295 K.
Taraflar arasındaki kişisel ilişkinin kaldırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde; davalı ile 20.10.2020 tarihinde anlaşmalı olarak boşandıklarını, ortak çocukların velâyetinin tarafına verildiğini, davalının kendisine ve ortak çocuklara karşı tehdit, hakaret ve kişilerin huzurun bozması suçundan 3 ay uzaklaştırma aldığını, davalının ortak çocukları görüş gününde göstermediğini iddia ettiğini, davalının uzaklaştırma kararı öncesi 3 ay boyunca ortak çocuklarla iletişime geçmediğini, davalının ortak çocuklarla kişisel ilişki sürelerinde adres belirtmeden ve izni dışında sürekli farklı adreslere çocukları götürdüğünü, davalının görüş günlerinde çocuklarla ilgilenmeyerek, şehir dışına çıktığını, davalının ortak çocukların yanında sürekli alkol kullanarak uyuduğunu ve telefonunda pornografik görüntüler izlediğini, ortak çocukların davalı ile görüşmek istemediğini açıkça beyan ettiğini, davalı ile ortak çocuklar arasında kurulan ilişki günlerinin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; tarafların anlaşmalı olarak boşandıklarını, çocukların velâyetinin davacıya verildiğini, davacının davalıya haber vermeden ortak çocukları biranda yaz tatilinde Fethiye'ye getirerek oraya yerleştiğini, müvekkilinin çocuklarını görmek için Fethiye'ye geldiğinde davacının hemen polisi aradığını, müvekkilinin bu tarihe kadar çocuklarıyla hiçbir sorununun olmadığını, düzenli olarak kişisel ilişki günlerinde çocuklarını aldığını, davacının ortak çocukları etkilediğini, müvekkilinin ortak çocuklarla hiçbir sıkıntısının olmadığını, davacının çocukları Fethiye'ye götürmesinin ve devamında gerçekleşen olayların planlı olarak yapıldığını, müvekkilinin alkol kullandığı, pornografik görüntüler izlediği iddialarının gerçeği yansıtmadığını, davanın reddine, davacının müvekkili hakkında aldığı uzaklaştırma kararlarının kaldırılmasını, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; gerek alınan raporlar, gerekse idrak çağındaki çocukların verdikleri beyanlardan anlaşılacağı üzere babanın çocukların müstehcen videolar izlenmesinin küçüklerin yüksek menfaatine aykırı düşmesi, çocukların açıkça babaları ile görüşmek istememesi davanın kabulü noktasında kanaat oluşturduğu, davalı tarafça öne sürülen davacının özel hayatına dair iddialar ortak çocukların yüksek menfaatine aykırı bir husus oluşturmadığı, bu kanıya çocukların beyanlarında anneleri ile mutlu olduklarını, düzenlerinden memnuniyetlerini ifade ettiklerinden bahisle varıldığı gerekçesiyle davanın kabulü ile davalı baba ... ile ortak çocuklar ... ve ... arasında Ankara 20. Aile Mahkemesinin 2020/957 Esas, 2020/1015 Karar sayılı ilamı ile düzenlenen kişisel ilişkinin kaldırılmasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; kişisel ilişkinin kaldırılmasını gerektirir bir nedenin davacı tarafından ispatlanamadığını, başka bir adamla yaşayan davacının çocukları babadan koparmayı hedeflediğini, raporlara aykırı karar verildiğini, çocukları öğretilmiş şekilde beyanda bulunduklarını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ortak çocuklar ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasının değişen koşullara göre her zaman yeniden değerlendirilebileceği de dikkate alınarak ortak çocuklar ile davalı baba arasındaki kişisel ilişkinin çocukların üstün yararı doğrultusunda değiştirilmesinin zorunlu olduğu, ancak, dosya arasındaki sosyal medya mesajlarından boşanma sonrası 2021 yılı haziran ayına kadar geçen dönemde çocuklarla baba arasında istenen düzeyde yakınlık bulunduğu anlaşılmakta olup kişisel ilişkinin bozulmasında babanın tutumu yanında annenin tutumunun da etkili olduğu anlaşılmakta olup dosya kapsamındaki sosyal inceleme raporlarındaki uzman görüşleri de dikkate alınarak davalı baba ile çocuklar arasındaki kişisel ilişkinin sınırlandırılmasıyla yetinilmesi gerekirken çocukların üstün yararlarına uygun olmayacak şekilde kişisel ilişkinin tümüyle kaldırılmasına karar verilmesinin doğru görülmediği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf itirazlarının kısmen kabulüne, davanın kabulüne yönelik hükmün kaldırılmasına, çoğun içinde az da vardır ilkesi doğrultusunda davanın kısmen kabulü ile davaya konu çocukların üstün yararı gözetilerek; daha önce Ankara 20. Aile Mahkemesinin 20.10.2020 tarih, 2020/957 Esas, 2020/1015 Karar sayılı, 17.11.2020 tarihinde kesinleşen ilamındaki çocuklar Azra ve Hazal ile davalı baba arasında kurulan kişisel ilişkinin kaldırılmasına; her ayın 1 nci ve 3 ncü pazar günleri saat 10.00'dan saat 17.00'ye, dini bayramların 2 nci günleri saat 10.00'dan saat 17.00'ye kadar olacak şekilde yeniden düzenlenmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; iddialarını ispatladığını ileri sürerek hatalı kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, açılan davanın kabulü şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 182 nci, 323 üncü, 324 üncü maddeleri. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 3 üncü, 9 uncu ve 12 nci maddeleri. Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesinin 3 üncü, 4 üncü ve 6 ncı maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
03.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.