"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
SAYISI : 2023/81 E., 2023/670 K.
KARAR : Bozmaya uyularak hüküm tesisi
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi’nin kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının tazminat miktarları yönünden bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; kadın yararına 80.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı kadın vekili dava dilekçesi ve birleşen davaya cevap dilekçesinde özetle;erkeğin kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin sarsıldığını, erkeğin davranışlarının pek kötü muamele oluşturduğunu iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 162 nci ve 166 ncı maddesi gereğince davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, nafakanın her yıl TÜİK'in belirlediği ÜFE oranında artırılması, kadın yararına 100.000,00TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı erkek vekili cevap ve birleşen dava dilekçesinde özetle; kadının kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin sarsıldığını iddia ederek 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi gereğince kadının davasının reddine, davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına, erkek yararına aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakasına, erkek yararına 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesi’nin 22.10.2019 tarih ve 2018/648 Esas, 2019/733 Karar sayılı kararı ile erkeğin mevcut borcunu gizlediği, aracını satmasına rağmen borcunu kapatmadığı, sonrasında olağan davranışın dışına çıkarak aracın yakıt parası, dolmuş parasında dahil eşinin bu giderleri karşılamasını istediği, kredi borcu ödemesi nedeniyle her ikisinin de maddî sıkıntı yaşadığı, düğünde takılan takıların borç nedeniyle bozdurulması sebebiyle Hatice'nin eşinin maddî konularda kendini kullandığını düşündüğü, ailesinin müdahil olması nedeniyle eşinin ailesiyle konuşmadığı en son erkeğin evinin önünde kadının kayınvalidesinin evine girmek istemediği, bu nedenle çıkan tartışmada her ikisinin de karşılıklı olarak birbirlerine hakaret ettiği, boşanmaya neden olan olaylarda erkeğin daha fazla kusurlu olduğu gerekçesi ile 4721 sayılı Kanun’un 162 nci maddesi gereğince açılan davasının reddine, 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkraları gereğince davaların kabulüne, tarafların boşanmalarına,kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir nafakasına, yoksuluk nafakası talebinin reddine, kadın yararına 15.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin tazminat ve nafaka taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-davalı kadın vekili; kusur belirlemesi, erkeğin davasının kabulü, tazminat ve tedbir nafakası miktarları ile reddedilen yoksulluk nafaka telebi yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
2.Davalı-davacı erkek vekili; kusur belirlemesi, kadının davasının kabulü, reddedilen ve aleyhine hükmedilen tazminat ve nafakalar yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 04.02.2022 tarih ve 2020/450 Esas, 2022/280 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esası ile ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içerisine toplandığı, kanunun olayda uygulanmasında hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun yine kusur belirlemesinin doğru olduğu, tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri, tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile boşanma yüzünden zedelenen mevcut veya beklenen menfaatlerin kapsamı ile günün ekonomik şartlarına göre İlk Derece Mahkemesince kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminatlar ile yoksulluk nafakası miktarlarının uygun ve yerinde olduğu gerekçesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’un (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin birinci alt bendi gereğince tarafların istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-davalı kadın vekili eksik inceleme, erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen yoksulluk nafakası talebi, tazminat miktarları ile erkeğin tanık beyanlarının hükme esas alınması yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Daire’nin 10.11.2022 tarih ve 2022/3250 Esas, 2022/9144 Karar sayılı kararı ile davacı-davalı kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarının az olduğu gerekçesi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının tazminatlar yönünden kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bu yönden bozulmasına, temyize konu diğer itirazların reddi ile hükmün onanmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozmaya uyularak, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kusurun niteliği ve derecesi, mevcut ve beklenen menfaatler ile kusurlu davranışların aynı zamanda kadının kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği durumları birlikte değerlendirildiğinde kadın yararına 80.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-davacı erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; kusur belirlemesinin hatalı olduğunu, kadın yararına tazminat koşullarının oluşmadığını, miktarlarının yüksek olduğunu ileri sürerek; kararın belirtilen yönlerden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, bozmaya uyularak verilen kararın bozma ilamının amacına olup olmadığı tazminatların miktarı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 174 üncü maddesi, 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı-davacı erkek vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesin gönderilmesine,27.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.