"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1765 E., 2023/1738 K.
KARAR : Başvurunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 4. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/306 E., 2023/541 K.
Taraflar arasındaki ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın davalı ... yönünden kabulüne, diğer davalılar yönünden pasif husumet yokluğu nedeni ile reddine karar verilmiştir.
Kararın davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının evlenirken müvekkili ve ailesi tarafından davalılara teslim edilen müvekkiline ait ziynet eşyalarına dair 02.07.2010 tarihli şahitler huzurunda tanzim edilen ve taraflarca imzalanan Çeyiz Senedinin müvekkilin elinde mevcut olduğunu, çeyiz senedinde belirtilmiş olan ziynet ve çeyiz eşyalarının ayrıntılarını belirttiklerini, cinsi ve miktarları yazılı ziynet ve çeyiz eşyalarının davalılarda kaldığını ve müvekkiline geri iade edilmediğini, bu nedenle belirtmiş oldukları ziynet ve çeyiz eşyalarının müvekkiline verilmesine ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen davalılardan alınarak müvekkiline teslimine olmadığı takdirde fazlaya ilişkin hakları saklı tutarak 10.000,00 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak müvekkilime verilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; çeyiz eşyası senedinin 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, bu nedenle davaya konu çeyiz eşyası senedinin zamanaşımına uğradığını, dosyaya sunulan çeyiz eşyası senedinin adet-örf-töre gereği yapıldığını, müvekkilinin normalde söz konusu çeyiz eşyası senedini imzalamak istemediğini, fakat davacının ailesinin düğün zamanında zorlama ve baskı ile söz konusu senedi müvekkile imzalattıklarını, müvekkilin imzalamaması halinde düğünü bozacaklarını ve olay çıkaracaklarını söylemeleri üzerine müvekkil söz konusu çeyiz eşyası senedini imzalamak zorunda kaldığını, müvekkilin söz konusu çeyiz eşyası senedini imzaladığında yanında senette şahitleri bulunduğunu, söz konusu senetin yine müvekkilin babası olan Muris ... tarafından da imzalanmadığını, ayrıca dosyaya sunulan çeyiz eşyası senedin de yazılan ziynet eşyalarının hiç birinin davacı tarafça getirilmediği gibi dosyaya sunulan çeyiz eşyası senedin de yazılan eşyaların birçoğu alınmadığını ya da davacı tarafça getirilmediğini, hakkında çıkartılan uzaklaştırma kararları neticesinde müvekkilin 30.07.2021 tarihinden itibaren müşterek ikametgaha gidemediğini, o tarihten bu güne davacı tek başına yaşadığını, çeyiz eşyası senedinde belirtilen ziynet eşyalarının ve diğer eşyaların eksiksiz teslim edildiğini, ziynet eşyalarının davacı tarafta olduğunu, çünkü müvekkilinin müşterek ikametgahtan mahkeme kararı ile uzaklaştırıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2.Diğer davalılar vekili cevap dilekçesi ile davanın reddine savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosya kapsamından; 02.07.2010 tarihinde çeyiz senedi düzenlendiği ve bu senetteki ziynet ve çeyiz eşyalarının davalı eş ... ile muris kayınbaba ...'a teslim edildiği belirlendiği, ancak davacı, cevaba cevap dilekçesinde, evlilikten kısa bir zaman sonra elinden alınarak bozdurularak adına açtırmış olduğu banka hesabına yatırdığı yönünde beyanda bulunmakla ziynetlerin evlilik birliği içerisinde kendi kullanımına tahsis edildiğini kabul etmiş olup davacının bu beyanı kendisini bağlayacağı, bu durumda, davacının kullanımına verilen ziynet eşyalarının sonradan elinden alındığını ispatlaması gerektiği, somut dava dosyasının incelenmesinde; müteveffa ...'ın mukayese esas imza örnekleri temin edilemediğinden söz konusu çeyiz senedinde ki imzanın müteveffa ...'a ait olduğu ispatlanamadığından diğer davalılara yönelik ziynet eşyalarının iadesine yönelik davasının pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar vermek gerektiği, davalı ...'ın celp edilen Ziraat Bankası hesap hareketlerinde düğünden 10 gün sonra hesap açılıp para yatırıldığı görüldüğünden ziynet eşyalarının davalı tarafça alınıp bozdurulduğu ve davalı eş ...'ın hesabına yatırıldığı anlaşılmış olup, bu suretle davacının ziynet eşyalarının iadesine yönelik talebinin kabulüne karar vermek gerektiği gerekçesi ile ziynet alacağı davasının davalı eş ... yönünden kabulüne, 20 adet gremise (kelle) altın, 22 ayar, her biri ortalama 17,50 gram, adet fiyatı 15.150,00 TL'den toplam 303.000,00 TL, 7 adet burma bilezik, 22 ayar, her biri ortalama 20,00 gram, gram fiyatı 900,00 TL'den toplam 126.000,00 TL, 2 adet altın yüzük, 14 ayar, her biri ortalama 3,00 gram, gram fiyatı 650,00 TL, işçilik gram fiyatı 90,00 TL'den toplam 4.440,00 TL, 1 adet kol saati, 22 ayar altın kaplama, toplam 600,00 TL, 1 adet altın kolye, 14 ayar, ortalama 5,00 gram, gram fiyatı 650,00 TL, işçilik gram fiyatı 90,00 TL'den toplam 3.700,00 TL, 1 çift altın küpe, 14 ayar, ortalama 3,00 gram, gram fiyatı 650,00 TL, işçilik gram fiyatı 90,00 TL'den toplam 2.960,00 TL, olmak üzere ziynet eşyalarının aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmaması halinde 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 26 ncı maddesinde düzenlenen taleple bağlılık ilkesi gereğince 5.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı eş ...'dan alınarak davacıya verilmesine, davalı eşe yönelik çeyiz eşya alacağı davasının, eşyalar konutta kadının tasarrufunda olduğundan reddine, diğer davalılar yönünden ziynet ve çeyiz eşya alacağı davalarının pasif husumet yokluğu nedeni ile reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; ziynet alacağı davası yönünden İlk Derece Mahkemesinin kararının lehine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; hükmün tamamı yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C.Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava ziynet alacağı davası olup, uyuşmazlık davanın kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1 inci maddesi, 2 nci maddesi, 6 ncı maddesi, 220 nci maddesi, 222 nci maddesi, 226 ncı maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı ... vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
30.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.