Logo

2. Hukuk Dairesi2024/311 E. 2024/8108 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kimin kusurlu olduğu, velayet, nafaka ve tazminat miktarlarının tespiti uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve uygulanması gereken hukuk kuralları gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1923 E., 2023/2099 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/189 E., 2023/345 K.

Taraflar arasındaki boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davaların kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı- karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde ve cevaba cevap dilekçesinde özetle; erkeğin şiddet uyguladığını, hakaret ve küfür ettiğini, birlik görevlerini yerine getirmediğini, kötü muamelede bulunduğunu, farklı cinsel talepleri olduğunu, çocuklara da kötü muamelede bulunduğunu, davalı-karşı davacının kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını, evliliğin devamına imkan kalmadığını belirterek, davalı karşı davacı ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin müvekkiline verilmesine, aylık 1.000,00TL tedbir ve iştirak nafakasına, aylık 2.000,00TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, nafakaların her yıl TEFE-TÜFE oranında artırılmasını, ayrıca müvekkili lehine 200.000,00TL maddî, 200.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; dava dilekçesindeki iddiaları kabul etmediklerini, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davacının kusurlu olduğunu cinsel yönden soğuk olduğunu, başkaları ile telefonda görüştüğünü belirterek; davacı tarafından haksız olarak açılmış asıl davanın reddini, karşı davalarının kabülü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince

boşanmalarına, müvekkili lehine 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı erkeğin davacı kadına hakaret ve küfürler ettiği, kadını ve ailesini aşağıladığı, kadını 2019 yılında sonra yani Kayseri 5. Aile Mahkemesinin 2019/223 Esas sayılı dosyasından sonra darp ettiğinin tanık ...'in beyanlarından anlaşıldığı, yine davalının ortak çocuk ...'e şiddet uyguladığı, davalının kusurlu eylemlerinin feragatle sonuçlanan davadan sonra da devam ettiği, davacı kadının ise adına kayıtlı hatlarının gelen görüşme kayıtlarından yapılan incelemede uzun sürelerle, geç vakitlerde konuşarak güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı davalı erkeğin ağır davacı kadının az kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl dava ve karşı davanın ayrı ayrı kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuklar ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, aylık 650,00TL tedbir nafakasının iş bu karar tarihinden itibaren aylık 900 TL'ye çıkarılarak davalı-karşı davacıdan alınıp davacı-karşı davalıya ödenmesine, kararın kesinleşmesine müteakip yoksulluk nafakası olarak devamına, nafakanın kararın kesinleştiği tarihi takip eden her yıl TÜFE oranında artırılmasına, ortak çocuklar ... ve ... lehine takdir edilen aylık 400,00TL tedbir nafakasının her bir çocuk yönünden ayrı ayrı aylık 1.000,00TL ye çıkarılarak davalı karşı davacıdan alınıp davacı-karşı davalıya ödenmesine, kararın kesinleşmesine müteakip iştirak nafakası olarak devamına, nafakaların kararın kesinleştiği tarihi takip eden her yıl TÜFE oranında artırılmasına,50.000,00TL maddî 50.000,00TL manevî tazminatın boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı-karşı davacıdan alınıp davacı-karşı davalıya ödenmesine, davalı-karşı davacılın maddî ve manevî tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davalı-karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi ve tazminatlar yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

2.Davacı-karşı davalı kadın vekili katılma yoluyla; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafakaların ve tazminatların miktarları yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, nafakaların nitelikleri, günün ekonomik koşulları, davacı-karşı davalı kadının ihtiyaçları, nafaka ödedikten sonra elinde kalan geliri ile davalı-karşı davacı erkeğin geçimini sağlama imkanı ile hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde, hükmedilen yoksulluk nafakasının miktarı az olduğu, tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri, tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü ve beklenen menfaatlerin kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, hükmedilen maddî ve manevî tazminat az olduğu gerekçesi ile davalı-karşı davacı erkeğin tüm, davacı-karşı davalı kadının lehine hükmedilen yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminatların miktarına dair istinaf talepleri dışındaki tüm istinaf taleplerinin esastan reddine, davacı-karşı davalı kadının lehine hükmedilen yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminatların mıktarına dair istinaf talepleri kısmen kabulüne, İlk Derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesinin kararı ile hükmedilen tedbir nafakası tahsilde mükerrerlik olmaması kaydı ile davacı için dava tarihi 17.03.2021 tarihinden ilk derece mahkemesinin karar tarihi 11.04.2023 tarihine kadar devam etmek üzere aylık 650,00TL, bu tarihten karar kesinleşinceye kadar devam etmek üzere aylık 900,00TL tedbir nafakası ile kararın kesinleştiği tarihten geçerli olmak üzere aylık 2.000,00TL yoksulluk nafakasının davalı-karşı davacı erkekten alınarak davacı-karşı davalı kadına verilmesine, hükmedilen nafakanın kararın kesinleşmesini takip eden her yıl TÜFE oranında artırılmasına, 75.000,00 TL maddî, 75.000,00 TL manevî tazminatın kararın kesinleştiği tarihten itibaren uygulanacak yasal faizi ile birlikte davalı-karşı davacı erkekten alınarak, davacı-karşı davalı kadına verilmesine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davalı-karşı davacı erkek vekili;kusur belirlemesi, tazminat ve nafakaların usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davacı karşı davalı kadın vekili; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafaka ve tazminat miktarlarının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık taraflarca 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma ve fer'ileri istemine ilişkin davalarda taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, erkeğin boşanma davasının kabulü kararının yerinde olup olmadığı, kadın yararına tazminat şartlarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği, nafaka ve tazminat miktarlarının uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 182 nci, 324 üncü, 327 nci, 328 inci, 329 uncu, 330 uncu ve 336 ncı maddeleri, 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

01.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.