Logo

2. Hukuk Dairesi2024/3502 E. 2025/14 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı karşılıklı boşanma davalarında, tarafların kusur durumu ve boşanmaya karar verilip verilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Dinlenen tanık beyanlarının taraflar arasında ortak hayatı çekilmez hale getirecek ve evlilik birliğinin devamını imkansız kılacak nitelikte, kadının kusurundan kaynaklanan geçimsizlik iddiasını kanıtlayacak derecede inandırıcı olmadığı ve kadına kusur yüklenemeyeceği değerlendirilerek, erkeğin boşanma davasının kabulüne ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına, kadının davasının reddine ilişkin kısmın ise onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1699 E., 2024/212 K.

DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma

İLK DERECE MAHKEMESİ : İzmir 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/92 E., 2021/59 K.

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm; davalı- davacı kadın vekili tarafından hükmün tamamı yönünden temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hakim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı- davacı kadının evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı davasına yönelik temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.Davacı- davalı erkeğin açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davası ile davalı- davacı kadının aynı hukuki nedene dayalı birleşen boşanma davasının yapılan yargılaması sonunda; İlk Derece Mahkemesince davaların reddine karar verilmiş ve karara karşı taraflarca reddedilen dava yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Bölge Adliye Mahkemesince kadının istinaf başvurusunun esastan reddine, erkeğin istinaf başvurusunun ise kısmen kabulü ile kusura ilişkin gerekçenin düzeltilmesine, erkeğin boşanma davasının kabulüne ve fer'îlere karar verilmiştir. Kadın vekili, her iki boşanma davası ve fer'îleri yönünden temyize başvurulmuştur.

Bölge Adliye Mahkemesince "...tarafların barıştıktan sonra yaklaşık 1 ay kadar birlikte yaşadıkları ve bu süre içinde kadının erkeğin ölen önceki eşinden olan kızı ...'in kendileri ile birlikte yaşamasından rahatsız olduğu, bu nedenle taraflar arasında yeniden sorunlar başladığı, en son kadının üvey kızı ...'e "bundan sonra babana ve sana yemek yapmayacağım, çamaşırlarınızı yıkamayacağım" demesi üzerine aralarında yaşanan tartışma sırasında kadının erkeğe bağırdığı ve orada dekor amaçlı duran tabağı yere atarak kırdığı, bu şekilde erkeğe psikolojik şiddet uyguladığı, yaşanan bu tartışmadan sonra ...'in anneannesinde kalmaya başladığı, kadının üvey kızı ...'in okul taksitini ödemediği, bu nedenle okuldan aranan erkeğin kızının okul taksitini işyerinden borç alarak ödemek zorunda kaldığı ve bu olaydan sonra müşterek evden ayrıldığı, daha sonra kadının özür dilemesine rağmen erkeğin kadını affetmediği ve müşterek eve dönmediği..." evlilik birliğinin çekilmez hale gelmesinde kadının tam kusurlu olduğu gerekçesi ile erkeğin davasının kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır.

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası uyarınca boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir. Bölge Adliye Mahkemesince her ne kadar kadının tam kusurlu olduğu ve kadının eylemleri nedeniyle evlilik birliğinin sarsıldığı belirtilmiş ise de dinlenen davacı- davalı erkek tanıklarının sözlerinin taraflar arasında müşterek hayatı çekilmez hale getirecek ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte ve özellikte kadının kusurundan kaynaklanan geçimsizliği kabule elverişli somut olayların varlığını kanıtlayabilecek inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibaret olduğu, tanık ...'in beyanlarının ise davacı- davalı erkeğin ilk evliliğinden kızı olup babasını davada haklı çıkarmaya matuf anlatımlardan ibaret olup hükme esas alınamayacağı ve davalı- davacı kadına kusur yüklenemeyeceği anlaşıldığından, erkeğin davasının da reddi gerekirken hatalı değerlendirme ile erkeğin davasının kabulüne karar verilmiş olması doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.

KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının erkeğin davasının kabulü yönünden BOZULMASINA,

2.Davacı kadın vekilinin kadının boşanma davasına yönelik temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının kadının davasının reddi yönünden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz edene iadesine,

Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,13.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.