Logo

2. Hukuk Dairesi2024/4011 E. 2024/10186 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Yabancı mahkeme kararının tanıma ve tenfizi davasında, Bölge Adliye Mahkemesi'nin taleple bağlılık ilkesine uygun karar verip vermediği.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı kadının, Paris İstinaf Mahkemesi'nin 8 Ocak 1992 tarihli kararının tanıma ve tenfizini talep etmesine rağmen, Bölge Adliye Mahkemesi'nin Bobigny Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 24 Eylül 1987 tarihli kararını tanımasına karar vermesi, 6100 sayılı HMK'nın 26. maddesinde düzenlenen taleple bağlılık ilkesine aykırı bulunarak karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/989 E., 2024/340 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 5. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/584 E., 2022/425 K.

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun "tasarruf ilkesi" başlıklı 24 üncü maddesi "Hâkim, iki taraftan birinin talebi olmaksızın, kendiliğinden bir davayı inceleyemez ve karara bağlayamaz."

"Taraflarca getirilme ilkesi" başlıklı 25 inci maddesi "Kanunda öngörülen istisnalar dışında, hâkim, iki taraftan birinin söylemediği şeyi veya vakıaları kendiliğinden dikkate alamaz ve onları hatırlatabilecek davranışlarda dahi bulunamaz. Kanunla belirtilen durumlar dışında, hâkim, kendiliğinden delil toplayamaz."

Aynı Kanunun "taleple bağlılık" başlıklı 26 ncı maddesi ise; "Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir." hükümlerini içermektedir.

Tüm bu düzenlemeler, hukuki dinlenilme hakkının bir gereği olup, somut olayda; davacı kadın, dava dilekçesinde Paris İstinaf Mahkemesinin 8 Ocak 1992 tarihli kararının tanıma ve tenfizine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince boşanma kararı yönünden, tanıma ve tenfiz talebinin kesin hüküm nedeniyle reddine karar verilmiş, davacının diğer talepleri olan "ortak çocuğun soybağı ve davacıların davalının soyadının kullanılmasına izin verilmesine" yönelik tanıma ve tenfiz taleplerinin ise kamu düzenine açıkça aykırılık teşkil ettiği gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.

Davacı kadının istinaf başvurusu üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, boşanma ve kadının eşinin soyadını kullanmasına izin verilmesine ilişkin tanıma talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik olmadığı, buna karşılık Bobigny Asliye Hukuk Mahkemesinin 24.09.1987 tarihli kararında 1985 yılında doğan çocuğun meşru çocuk niteliğine sahip olduğuna yönelik karar verildiği, bu kararın tanınmasında kamu düzenine aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun kabulü ile "ortak çocuğun soybağı ve Kertis soyadının kullanılmasına izin verilmesine ilişkin tanıma ve tenfiz talebinin reddine" kısmının kaldırılmasına ve Bobingy Asliye Hukuk Mahkemesinin 24 Eylül 1987 tarihli 86 08 5573 nolu kararının tanınmasına karar verilmiştir. Hüküm, davalı erkek tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı kadın dava dilekçesinde Paris İstinaf Mahkemesinin 8 Ocak 1992 tarihli kararının tanınma ve tenfizini talep etmiş, gerek istinaf başvuru dilekçesinde gerekse de temyize cevap dilekçesinde; tanıma ve tenfizini istediği kararın Paris İstinaf Mahkemesi 17. Dairesinin 8 Ocak 1992 tarihli kararı olduğunu beyan etmiştir. Bu durumda yukarıda belirtilen hukuki düzenlemeler dikkate alındığında Bölge Adliye Mahkemesince taleple bağlılık ilkesine aykırı olarak, "Bobingy Asliye Hukuk Mahkemesinin 24 Eylül 1987 tarihli 86 08 5573 nolu kararının" tanınmasına karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.

KARAR:

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma sebebine göre davalı erkeğin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına,

Temyiz peşin harcının istek halinde yatırana iadesine,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

19.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.