Logo

2. Hukuk Dairesi2024/401 E. 2024/7913 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasında açılan boşanma davalarında, boşanmaya sebep olan olaylardaki kusur durumu, manevi tazminat ve nafaka taleplerinin hüküm altına alınıp alınmayacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı-davacı kadının ruhsal rahatsızlığı iddiası karşısında, mahkemece davalı kadının vesayet altına alınmasının gerekip gerekmediğinin Adli Tıp Kurumu'ndan rapor alınarak araştırılması gerektiği halde, bu husus araştırılmadan yargılamaya devam edilerek işin esası hakkında karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olması gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/2340 E., 2023/1867 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : İskenderun 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/995 E., 2021/329 K.

Taraflar arasındaki boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davalı- davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı- davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; kadının psikolojik rahatsızlığı sebebi ile aralarının açık olduğunu , ortak çocuklara evde ve başkalarının yanında hakaret ettiğini, sürekli evden kaçıp akrabalarının, komşularının evine gittiğini, erkekten uygunsuz cinsel davranışlarda bulunmasını istediğini, erkek ile bayramlarda bayramlaşmadığını, ilişkilerinin olmadığını, kadının 5 ay kadar önce oturdukları mahalleden bir kadınla erkeğin ilişkisi olduğunu iddia ederek dedikodu yaptığını, dedikodular üzerine evlerine gelen kadının annesinin üzerine terliklerle yürüyerek "ayıp değil mi senin kızının benim kocamla ismi çıkmış" diyerek rezillik çıkardığını, kadının o günden sonra evine dönmediğin iddia ederek 4721 sayılı kanunun 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına 30.000,00 TL manevî tazminatın kadından alınarak erkeğe verilmesine karar verilmesini talep etmiştir .

Davacı-davalı vekili birleşen dosya cevap dilekçesinde özetle; kadının psikolojik rahatsızlığının olduğunu, erkeğe ve ortak çocuklara başkalarının yanında ve evde hakaret içerir kelimeler ile hitap ettiğini, kadının sürekli evden kaçtığını, bunu alışkanlık haline getirdiğini, kafasında kurduğu şeyleri gerçekmiş gibi anlattığını ve dedikodu çıkardığını savunarak davanın ve fer'îlerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir .

II. CEVAP

Dava dilekçesi davalıya 11.12.2018 tarihinde tebliğ edilmiştir, davalı vekili süresinde sonra 23.01.2019 tarihinde beyan dilekçesi sunmuştur.

Davalı- davacı vekili birleşen dosya dava dilekçesinde özetle, erkeğin kadını evden kovduğunu, komşularda kaldığını, aralarındaki anlaşmazlığı gideremediklerini, iddia ederek 4721 sayılı kanunun 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, aylık 500,00 TL nafaka ile 90.000,00 TL tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmesini talep etmiştir .

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının 3-4 yıldır psikolojik tedavi gördüğü, kalıtsal olarak titreme hastalığının bulunduğu, ilaçlarını kullandığında sabahtan geceye kadar uyuduğu, ilaçlarını kullandığında erkeğe hakaretler ettiği, geçimsiz biri olduğu, ortak konuta bir kadın misafir geldiğinde "senin için geldi" diye huzursuzluklar çıkardığı, ortak çocuklara hakaret ettiği, yaşadıkları köyde komşularının kızına iftira atmaktan dolayı aralarında tartışma çıktığı ve yaşanan olay nedeni ile Mahkemelik olduğu ve yapılan ceza yargılamasında kadının ceza aldığı, eşinden habersiz evi terk ettiği, eve geri dönmesi için defalarca erkeğin kadının yanına gittiği, ikna edemediği, kadının iddialarını ispat edemediği, belirlenen kusurlu davranışlarla evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında kadının tam kusurlu olduğu, evlilik birliğinin sarsılmasına sebep olan olaylarda kadının tam kusurlu olduğu, toplanan delillerde kusurlu davranışların erkeğin kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, evli olarak geçirdikleri süre, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat ile hakkaniyet ilkesi gerekçesi ile asıl davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, aylık 500,00 TL tedbir nafakasının erkekten alınarak kadına verilmesine, 10.000,00 TL manevi tazminatın boşanmanın kesinleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte kadından alınarak erkeğe verilmesine , birleşen davanın reddine karar verilmiştir .

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına süresinde davalı davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı -davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; asıl davanın kabulü, kusur belirlemesi, birleşen davanın reddi, kabul edilen manevî tazminat bakımından kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir .

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadın vekili tarafından, açılan birleşen boşanma davasının gösterilen ve toplanan deliller ile ispat edilemediği, İlk Derece Mahkemesince kadın tarafından açılan boşanma davasının reddine ilişkin karar ve karar gerekçesinin toplanan delillere usul ve yasaya uygun olduğu, erkek tarafından açılan boşanma davasında, usulüne uygun olarak gösterilen ve toplanan delillere göre kadının, vesayet altına alınmasını gerektirir akıl hastalığının olmadığı, psikolojik yönden tedavi gördüğü, titrekemesinin bulunduğu, ilaçlarını kullandığı, ilaç kullandığında uzun süreli uyuduğu, erkeğe hakaretler ettiği, geçimsiz olduğu, gelen misafirleri erkeğe yakıştırdığı, çocuklarını "o...puluk yapmakla" suçladığı, komşu kızına iftira attığı, evi terk ettiği, eve dönmediği, kadının kusurlu bu davranışları ile taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, boşanmaya neden olan olaylarda taraflarca usulüne uygun olarak ileri sürülen ve ispat edilen vakıalara göre, kadının tam kusurlu olduğu, erkeğe yüklenilecek bir kusurun olmadığı, İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılamanın, boşanmaya neden olan olaylarda belirlenen kusur durumunun, erkek tarafından açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin karar ve karar gerekçesinin, kadın tarafından açılan boşanma davasının reddine ilişkin karar ve karar gerekçesinin, erkek lehine takdir edilen manevî tazminata ilişkin karar ve karar gerekçesinin, toplanan delillere usul ve yasaya uygun olduğu, manevî tazminat yönünden miktarının uygun olduğu, fahiş olmadığı, tarafların ekonomik ve sosyal durumları gelir seviyeleri dikkate alındığında, kadın lehine takdir edilen tedbir nafakası miktarının az olmadığı, uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı- davacı kadın vekili temyiz başvurusunda özetle; kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen manevi tazminat, reddedilen birleşen dava bakımından kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bulunan geçimsizlikte kusurun kimden kaynaklandığı, asıl davanın kabulü, birleşen davanın reddi, erkek lehine hükmedilen manevî tazminat ve miktarı noktasında toplanmaktadır .

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı,166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 uncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası. 405 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu, 370 inci, 371 inci maddesi

3.Değerlendirme

Dava ve taraf ehliyeti kamu düzenine ilişkin olup, hakim tarafından kendiliğinden (res'en) gözetilir. Davada, davalı-davacı kadının ruhsal rahatsızlığı ileri sürülmüş ve bu iddia dosya arasındaki bir kısım delille de doğrulanmıştır. Mahkemece alınan raporun yetersiz olduğu görülmüştür. Bu durumda mahkemece yapılacak iş; 4721 sayılı Kanunun 405 inci Ve 6100 sayılı kanununun 56 ncı maddesi uyarınca davalı-davacı kadının vesayet altına alınmasının gerekip gerekmediğinin Adli Tıp Kurumundan rapor alınarak araştırılması ve bu hususun bir ön sorun sayılarak sonucuna kadar yargılamanın bekletilmesinden ibarettir. Bu yön göz önünde tutulmadan yargılamaya devam olunarak işin esası hakkında karar verilmesi usul ve kanuna aykırı bulunmuştur.

VI.KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA

2.İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma sebebine gör sair temyiz itirazlarının şimdilik incelemesine yer olmadığına,

Temyiz peşin harcının istek halinde yatırana iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

24.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.