"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
SAYISI : 2023/1176 E., 2024/103 K.
KARAR : Bozmaya uyularak hüküm tesisi
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen karşılıklı boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesinin esastan ret kararının ortadan kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; kadın yararına artırılarak maddî tazminata karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı-davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; davalı-davacı kadının müvekkilini sürekli yalnız bıraktığını, ortak evi terk ettiğini, Bodrum'a yazlığa gittiğini, sonrasında arayıp sormadığını, ortak hesaptaki paranın yarısını çektiğini, uzun süre kadınlık görevini yerine getirmediğini, evlilik birliğinin çekilmez hal aldığını iddia ederek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, müvekkili yararına 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
2.Davacı-davalı erkek vekili cevaba cevap ve birleşen davaya cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki iddialarını tekrarla, karşı tarafın iddialarını kabul etmediklerini, zina olgusunu kabul etmemekle birlikte karşı tarafın zina eylemini yıllar önce öğrendiğini ve affettiğini, 6 aylık hak düşürücü sürenin geçtiğini beyan etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı-davacı kadın vekili asıl davaya cevap ve birleşen dava dilekçesinde özetle; davacı-davalı erkeğin iddialarının gerçeği yansıtmadığını, davacı-karşı davalı erkeğin müvekkiline karşı ilgisiz ve sorumsuz olduğunu, her gece dışarı çıktığını, müvekkilini aşağıladığını, müvekkilinin trafik kazası geçirdiğini ancak eşine ulaşamadığını, sonrasında eşinin başka bir kadın ile ilişkisi olduğunu öğrendiğini, erkeğin, müvekkiline tehdit ve hakaretlerde bulunduğunu iddia ederek, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesi uyarınca olmazsa 166 ncı maddesi birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, aylık 5.000,00 TL tedbir, yoksulluk nafakası ile 1.000.000,00 TL maddî, 1.000.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
2.Davalı-davacı kadın vekili birleşen davada cevaba cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki beyanlarını tekrarla, davacı-davalı erkeğin zina eyleminin 2 ay önceki somut delillere dayandığını, davacı-davalı erkeğin 14.11.2016 tarihinde ortak evde zina yaptığını, müvekkilinin ortak hesaptan hakkı olan kısmı çektiğini beyan etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 25.04.2018 tarihli ve 2016/1011 Esas, 2018/393 Karar sayılı kararı ile davalı- davacı kadının kusurunun ispatlanmadığı, buna karşın davacı-davalı erkeğin zina eyleminin sabit olduğu gerekçesi ile erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesi uyarınca boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 20.000,00 maddî, 25.000,00 manevî tazminata hükmedilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulması üzerine; Bölge Adliye Mahkemesinin 03.02.2021 tarih ve 2018/2499 Esas, 2021/193 Karar sayılı kararı ile, 6100 sayılı Hukuk Muhakameleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 31 inci maddesi uyarınca yasal gereklilik kapsamında hakimin davayı aydınlatma ödevi çerçevesinde kadına nafaka talebini açıklattırıp yoksulluk nafakası talebinin bulunup bulunmadığının açıklığa kavuşturulması, yoksulluk nafakası talebi var ise; kadının babadan elde ettiği gelirin ne olduğunun açıklattırılarak araştırılması, dosya içerisinde bulunan 2 farklı TAKBİS sorgusuna göre, üzerine kayıtlı birden fazla taşınmaz bulunduğunun anlaşılması karşısında; kadın adına kayıtlı taşınmazların tapu kaydının getirtilerek, kadının taşınmazlar üzerindeki mülkiyet durumunun belirlenmesi, taşınmazların bedeli ile kiraya verilmesi durumunda getireceği kira gelirinin gerektiğinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle belirlenerek, taşınmaz bedeli ve kira gelirinin kadını yoksulluğa düşmekten kurtarıp kurtarmayacağı değerlendirilerek, karar verilmek üzere İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, kaldırma sebebine göre erkeğin sair, kadının ise tüm istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
C.İlk Derece Mahkemesinin İkinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 2021/150 E., 2021/230 K. ve 18.03.2021 tarihli kararı ile erkeğin zina eyleminin sabit olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile davacı-davalı erkeğin davasının reddine, davalı-davacı kadının davasının kısmen kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 161 incı maddesi uyarınca boşanmalarına, davalı-davacı kadın yararına aylık 2.500,00 TL tedbir nafakasına, adına kayıtlı taşınmazlar ve kira gelirleri bulunan ve boşanmakla yoksulluğa düşmeyeceği kanaatine varılan kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, kadın yararına yasal koşulları oluştuğu gerekçesiyle 70.000,00 TL maddî, 60.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı-davacı kadın tazminat miktarları yönünden; davacı-davalı erkek her iki boşanma davası, kusur belirlemesi, tazminatlar ve tedbir nafakası yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 14.09.2022 tarihli ve 2021/673 Esas, 2022/1268 Karar sayılı kararıyla; Mahkemenin kusur belirlemesinde ve delilleri takdirinde, asıl davanın reddi ile varlığı ispatlanan zina eylemi nedeni ile zina hukuki sebebine dayalı davanın kabulünde, nafaka ve tazminat takdirinde ve miktarlarında bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle her iki tarafın istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı-davacı kadın tazminat miktarları, davacı-davalı erkek ise kadının davasının kabulü, kendi davasının reddi, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar, kendi reddedilen tazminat talepleri ve tedbir nafakası yönlerinden temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairece 23.03.2023 tarih ve 2022/9880 Esas, 2023/1299 Karar sayılı kararıyla, davalı-davacı kadının temyiz itirazlarının kabulü ile maddî ve manevî tazminat miktarının az olduğu gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına, davacı-davalı erkek vekilinin ise temyiz itirazlarının reddi ile temyize konu diğer bölümlerin onanmasına karar verilmiştir.
B. İkinci Bozma Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin 13.07.2023 tarih ve 2023/478 Esas, 2023/609 Karar sayılı kararıyla; boşanma ve yoksulluk nafakası hakkında verilen hükümler kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, bozmaya uyularak davalı-davacı kadın yararına 500.000,00 TL maddî, 500.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiş, karar taraf vekilleri tarafından, tazminatların miktarı yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairece 28.11.2023 tarih ve 2023/8330 Esas, 2023/5675 Karar sayılı kararıyla, davalı-davacı kadının temyiz itirazının kabulü ile maddî tazminat miktarının az olduğu gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına, davacı-davalı erkek vekilinin tüm kadının ise temyiz itirazlarının reddi ile temyize konu diğer bölümlerin onanmasına karar verilmiştir.
C.İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, boşanma ve yoksulluk nafakası hakkında verilen hükümler kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, bozmaya uyularak kadın yararına 800.000,00 TL maddî tazminata karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı-davalı erkek tazminat miktarlarının fahiş olduğunu belirterek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı-davacı kadın tazminat miktarlarının yetersiz olduğunu belirterek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadın yararına hükmedilen maddi tazminat miktarının hakkaniyete ve dosya kapsamına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun 4 üncü ve 174/1 inci maddeleri. 6098 sayılı Kanun 50 ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olduğu anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
01.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.