Logo

2. Hukuk Dairesi2024/4159 E. 2024/7837 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Aile konutu olduğunun tespiti davasında, davanın ev sahibine karşı açılması nedeniyle husumetin doğru yöneltilip yöneltilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Aile konutu şerhi talebinin ve tespit davasının eşlerden birine yöneltilmesi gerektiği, ev sahibinin taraf sıfatı bulunmadığı gözetilerek, davanın husumet yokluğu sebebiyle reddine dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/289 E., 2024/475 K.

KARAR : Başvurunun esastan reddine

İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya 3. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/982 E., 2023/403 K.

Taraflar arasındaki aile konutu olduğunun tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile eşinin ikamet ettikleri ve davalıdan kiralanan ... Mah. ... Cad. ... Apt. K:5 D:13/46 .../Antalya adresindeki meskenin Antalya Genel İcra Dairesi Müdürlüğü'nün 2022/263453 esas sayılı dosyası ile eşi tarafından imzalanan, eşinin de esasen kabul etmediği ve sonradan doldurulan tahliye taahhütnamesi ile takibe geçildiğini ve belirtilen konutundan tahliyesinin istenildiğini, icra tehdidi altında olduklarını belirterek kiralanan meskenin aile konutu olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı cevap dilekçesinde özetle; davanın kötü niyetli olduğunu, 2.5 yıldır taşınmazda oturan davacının taahütnameden haberdar olmamasının mümkün olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bu davada husumetin davanın niteliği itibariyle diğer eşe yöneltilmesi gerektiği, ev sahibi olan davalının bu davada husumet ehliyeti olmadığı, bu sebeple taraf sıfatı bulunmayan ev sahibine karşı açılan davanın davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; bu davada verilen hükmün davalının hukukunu da etkileyeceğinden işin esasına girilmesi gerektiğini belirterek davanın reddi yönünden kararın kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili özetle; istinaf sebeplerini tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; davanın reddi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, aile konutu olduğunun tespiti davası olup, uyuşmazlık, husumetin doğru yöneltilip yöneltilmediği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6 ncı 194 üncü, 240 ıncı, 279 uncu ve 652 nci maddeleri. 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

24.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.