"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1443 E., 2023/1463 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında
hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Yerköy 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2022/8 E., 2023/32 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraflarca istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince tarafların istinaf başvurularının ayrı ayrı kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kabul edilen yönlerden kaldırılmasına ve bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, tarafların diğer yönlere ilişkin istinaf itirazlarının ise ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-karşı davalı erkek tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı erkek dava, cevaba cevap (karşı davada cevap) dilekçelerinde özetle; tarafların 1986 yılında evlendiğini, bu evliliklerinden ortak çocukları olduğunu, kadının, ailesinin evlilik birliğine olan müdahalesine sessiz kaldığını, yalan söylediğini, hastalığı ile ilgilenmediğini, hakaret ettiğini, iftira attığını, karşı dava dilekçesinde dayanılan vakıaların gerçeği yansıtmadığını iddia ederek davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, karşı davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı kadın vekili cevap, karşı dava dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde dayanılan vakıaların gerçeği yansıtmadığını, erkeğin, ortak konutu terk ettiğini, birlik görevlerini ihmal ettiğini, hakaret ettiğini, fiziksel şiddet uyguladığını, tehdit ettiğini, kadının ailesine kötü davrandığını ve onlara hakaret ettiğini, kadının hastalığı ile ilgilenmediğini iddia ederek karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, asıl davanın reddine, kadın yararına aylık 1.500,00 TL tedbir nafakası, 1.500,00 TL yoksulluk nafakası, 50.000,00 TL maddî tazminat, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; erkeğin, fiziksel şiddet uyguladığı, hakaret ettiği, birlik görevini ihmal ettiği, kadına ise yüklenecek kusurlu bir davranışın ispatlanamadığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, kadının çalışmadığı ve gelirinin olmadığı anlaşıldığından kadın yararına aylık 800,00 TL tedbir nafakası, 800,00 TL yoksulluk nafakası, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, kusurlu davranışının kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak 10.000,00 TL maddî tazminat, 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraflar istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-karşı davalı erkek istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının tam kusurlu olduğu, asıl davanın kabulü ile karşı davanın reddine karar verilmesi gerektiği, soybağının reddine yönelik açılan davanın bekletici mesele yapılması gerektiği, kadın yararına tazminata, nafakaya hükmedilmesinin hatalı olduğu belirtilerek; her iki dava ve fer'îleri ile soybağının reddi davasının bekletici mesele yapılması gerektiği yönünden yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı-karşı davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi tarafından hükmedilen nafakaların ve tazminatların miktarlarının az olduğu belirtilerek; tazminatların ve nafakaların miktarları yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; her ne kadar İlk Derece Mahkemesi tarafından erkeğe fiziksel şiddet uyguladığı vakıası kusur olarak yüklenmişse de bu vakıanın ispatlanamadığı ve erkeğe kusur olarak yüklenemeyeceği, erkeğe yüklenen diğer kusurlu davranışların ise ispatlandığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, asıl davanın reddi ile karşı davanın kabulüne karar verilmesinin isabetli olduğu, boşanma davası açmakla ayrı yaşama hakkı kazanan kadın yararına tedbir nafakasına hükmedilmesi ve tarafların ekonomik durumları, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları dikkate alındığında tedbir nafakası miktarının isabetli olduğu, herhangi bir geliri olmayan, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kusurlu davranışı olmayan kadın yararına yoksulluk nafakası takdir edilmesinin isabetli olduğu, ancak tarafların ekonomik ve sosyal durumları, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları dikkate alındığında yoksulluk nafakası miktarının az olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kusurlu davranışı bulunmayan, kişilik hakları ihlal edilen kadın yararına maddî ve manevî tazminat hükmedilmesinin isabetli olduğu, ancak tarafların ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaat, hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında tazminatların miktarlarının az olduğu, erkek tarafından dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşamasında sadakat yükümlülüğünü ihlal vakıasına dayanılmadığı ve soybağının reddi davasının işbu davada bekletici mesele yapılmasına gerek olmadığı belirtilerek tarafların istinaf itirazlarının ayrı ayrı kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kabul edilen yönlerden kaldırılmasına ve bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm tesisine, İlk Derece Mahkemesinin kusura ilişkin gerekçesinin yukarıda belirtildiği şekilde düzeltilmesine, kadın yararına aylık 800,00 TL tedbir nafakası, 1.500,00 TL yoksulluk nafakası, 50.000,00 TL maddî tazminat, 75.000,00 TL manevî tazminat, tarafların diğer yönlere ilişkin istinaf itirazlarının ise ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı erkek temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı-karşı davalı erkek temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi tarafından istinaf başvurusunun kısmen kabulüne dair verilen kararın hatalı olduğu, istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile her iki dava ve fer'îleri ile soybağının reddi davasının bekletici mesele yapılması gerektiği yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca karşılıklı olarak açılan boşanma davasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, asıl davanın kabulü şartlarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği, karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmesinin isabetli olup olmadığı, kadın yararına tedbir nafakası, yoksulluk nafakası, maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi için gerekli şartların gerçekleşip gerçekleşmediği, erkek tarafından açılan soybağının reddi davasının işbu dava dosyası açısından bekletici mesele yapılmasında hukuki yarar bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 165 inci maddesi, 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanun’un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 175 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-karşı davalı erkek tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
05.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.