"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
SAYISI : 2023/386 E., 2023/774 K.
KARAR : Kısmen kabul
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen karşılıklı boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi kararının ortadan kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı erkek dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki evlilik birliğinin kadının kusurlu hareketleri neticesinde temelinden sarsıldığını ileri sürerek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, erkek yararına 150.000,00 TL maddî, 150.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki evlilik birliğinin erkeğin kusurlu hareketleri neticesinde temelinden sarsıldığını ileri sürerek 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 2.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakana, yine kadın yararına 350.000,00 TL maddî, 350.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 13.06.2019 tarihli ve 2017/695 Esas, 2019/479 Karar sayılı kararıyla; davacı-karşı davalı erkeğin, davalı-karşı davacı kadına karşı şiddetli geçimsizliğe sebebiyet verecek hakaretamiz aşağılayıcı söz ve davranışlarda bulunduğu, sebepsiz yere başka erkeklerle ilişkisi olduğuna dair hakaret ve iftira niteliğinde sözler söylediği, bu nedenle kadına baskı uyguladığı, kadını evden kovduğu, darp ettiği, ailesinin evliliklerine ve davalıya olumsuz müdahalesine engel olmadığından bahisle evlilik birliğinin sarsılmasına neden olan olaylarda tam kusurlu olduğu, davalı-karşı davacı kadının ise evlilik birliğini sona erdiren olaylarda bir kusurunun bulunmadığı, evlilik birliğinin yeniden tesis edilmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, evliliğin devamında toplum ve aile yönünden bir yarar bulunmadığı gerekçesi ile davalı-karşı davacı kadının davasının kabulüyle 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, davacı-karşı davalı erkeğin davasının reddine, kadın yararına aylık 600,00 TL tedbir nafakası ve 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine, kadının yoksulluk nafakası ve ziynet alacağına ilişkin talebinin ise reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-karşı davalı erkek vekili erkeğin reddedilen boşanma davası ve fer'î talepleri, kusur tespiti, aleyhine hükmedilen tedbir nafakası ile tazminatlar yönünden, davalı-karşı davacı kadın vekili ise maddî ve manevî tazminat miktarları, yoksulluk nafakası ile ziynet alacağı talebinin reddi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 23.05.2022 tarihli ve 2019/2191 Esas, 2022/911 Karar sayılı kararıyla; erkeğe Mahkemece atfedilen kusurların gerçekleştiği ve kadına atfı kabil bir kusurun varlığının ispat edilemediği gerekçesiyle davacı-karşı davalı erkek vekilinin kusur tespiti, reddedilen maddî ve manevî tazminat talepleri, kadın lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminatlara yönelik istinaf itirazları ile davalı-karşı davacı kadının tazminat miktarlarına ilişkin yapmış olduğu istinaf başvurularının esastan reddine, davalı-karşı davacı kadın vekilinin yoksulluk nafakası talebi ile ziynet alacağına ilişkin davasının reddine yönelik yapmış olduğu istinaf başvurusunun kabulüyle İlk Derece Mahkemesince bu konularda eksik inceleme yapılmış olması nedeniyle yoksulluk nafakası ve ziynet alacağı yönünden inceleme yapılmadan bu yönlerden kararın kaldırılarak yeniden esas hakkında karar verilmek üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-karşı davalı erkek vekili kusur belirlemesi, tazminatlar ve tedbir nafakası yönünden, davalı-karşı davacı kadın vekili ise tazminatların miktarı yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairenin 16.01.2023 tarihli ve 2022/9249 Esas, 2023/200 Karar sayılı ilamı ile, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, davalı-karşı davacı kadın yararına hükmolunan maddî ve manevî tazminat miktarlarının az olduğu gerekçesiyle hükmün bu yönlerden bozulmasına, erkeğin tüm, kadının ise sair temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün bozma kapsamı dışında kalan yönlerden onanmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tarafların kusur durumları ile tazminata esas olan fiilin ağırlığı, hakkaniyet kuralları gereği kadın yararına 80.000,00 TL maddî, 80.000,00 TL manevî tazminat ile boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği anlaşılan kadın yararına, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları ile tarafların yaşı ve evlilik süresi de dikkate alınarak kadının yoksulluk nafakası talebinin kısmen kabulü ile bir defaya mahsus toptan 24.000,00 TL yoksulluk nafakası ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, kadının ziynet alacağı talebinin tefriki ile ayrı bir esasa kaydedilmesine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı-karşı davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda kadının kusurlu olduğunu, erkeğin asgari ücretle çalıştığını, mali yönden zor duruma düştüğünü, kadının şirket ortağı olup hissesini devrettiğini, sonrasında yeni bir şirket kurduğunu ve bu şirkete kapanış verdiğini, yoksul duruma düşmediğini, tazminatların miktarının yüksek olduğunu ileri sürerek kararın erkeğin reddedilen boşanma davası, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen yoksulluk nafakası, maddî ve manevî tazminatlar ile bunların miktarı ve kendi fer'î taleplerinin reddi yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı-karşı davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; yoksulluk nafakası ve tazminat miktarlarının düşük olduğunu, erkeğin maddî durumunun iyi olduğunu ileri sürerek kararın yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat miktarları yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadın yararına hükmedilen tazminat miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı, henüz istinaf incelemesi yapılmayan yoksulluk nafakası ile kesinleşen hususlarda inceleme yapılıp yapılamayacağı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 176 ncı ve devamı maddeleri, 369 uncu maddesi, 371 inci maddesi; 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci ve 176 ncı maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nu 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Tarafların yoksulluk nafakasına yönelik temyizinin incelenmesinde;
İlk Derece Mahkemesince verilen ilk karara karşı istinaf talebinde bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince ziynet alacağı ve yoksulluk nafakası yönünden istinaf incelemesi yapılmaksızın hükmün kaldırılarak İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, sair yönlerden istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiş, taraflarca temyiz başvurusunda bulunulması üzerine Dairemizce tazminatlar yönünden bozulmasına, temyize konu sair yönlerden hükmün onanmasına karar verilmiştir. Bozma sonrası yapılan yargılama sonucunda bozmaya uyularak tazminatlar yönünden karar verildiği gibi Bölge Adliye Mahkemesince gönderme konusu olan yoksulluk nafakası hakkında da hüküm kurulmuştur. Hüküm taraflarca temyiz edilmiş ise de yoksulluk nafakasına yönelik İlk Derece Mahkemesi kararı istinaf incelemesinden geçmemiş olup istinaf incelemesi yapılması için geri çevrilmesine karar vermek gerekmiştir.
2.Tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Yoksulluk nafakası yönünden istinaf incelemesi yapılması için ilgili Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine gönderilmek üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine GERİ ÇEVİRİLMESİNE,
2.Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın temyize konu diğer bölümlerinin ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
11.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.