Logo

2. Hukuk Dairesi2024/5288 E. 2024/6722 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Uyulmasına karar verilen bozma ilamının gereğinin yerine getirilip getirilmediği ve hükmedilen vekâlet ücretinin miktarının doğru olup olmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin bozma kararına uygun hüküm verdiği, ancak vekâlet ücretine ilişkin hükmün, kabul edilen miktarı aşmaması gerektiği gözetilerek, 6100 sayılı HMK'nın geçici 3. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca eski HMK'nın 438. maddesinin 7. fıkrası hükmü gereğince karar düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2023/464 E., 2023/617 K.

KARAR : Bozmaya uyularak hüküm tesisi

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen çeyiz senedinden kaynaklanan ziynet ve eşya alacağı davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece, Bölge Adliye Mahkemesi kararının ziynet alacağı yönünden ortadan kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının kısmen bozulmasına, kısmen onanmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda ziynet alacağı davasının kısmen kabulüne, bozma ilamı ile kesinleşen yönler hakkında ise karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; çeyiz olarak müvekkiline verilen ve ileride anlaşmazlık durumunda bu eşyaları itiraz etmeden aynen ve bedelini taahhüt ettiklerine dair çeyiz senedi tanzim edildiğini, müvekkil ve eşinin boşandıklarını ve çeyiz eşyalarını davalılardan istemelerine rağmen vermedikleri için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere çeyiz eşyalarının dava tarihindeki değerinin ve 5.000,00 TL tazminatın yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.

2.Davacı vekili 27.09.2021 tarihli ıslah dilekçesinde; çeyiz alacağı olarak toplam 129.225,00 TL'nin ve 5.000,00 TL tazminatın yasal faiziyle birlikte ödenmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımı nedeniyle reddinin gerektiğini, taraflar arasında çeyiz senedi düzenlendiğini, söz konusu senedin müvekkillerine gelinin evden çıkarılmayacağı baskısı ile imzalatıldığını, senette belirtilen eşyaların senedin imzalandığı vakitte mevcut olmadığını, tarafların Türkiye'de hiç yaşamadıklarını, yurt dışında eşyaların bedelini müvekkilinin anne ve babasının kredi çekerek ödediklerini, senette yazan marka ve modelde eşyaların hiç alınmadığını, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı ...'a usulünce dava dilekçesi tebliğ edilmiş ancak yasal süre içinde davaya cevap verilmediği görülmüştür.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 13.10.2021 tarih, 2018/396 Esas, 2021/671 Karar sayılı kararı ile somut olayda, tarafların evlenmeleri esnasında davalı erkek ve babası tarafından imza edilerek verilen çeyiz senedinin yerel örf ve adet gereği kadına özgülenmiş bir senet olduğu ve senedi davalıların imzalamış olması neticesinde senette yer alan ziynetlerin ve cezai şart olarak tanzim edilen 5.000,00 TL bedelin kadına, davalılarca verilmesi gerektiği; yerleşik Yargıtay İçtihatları doğrultusunda düğünde takılan ziynet eşyalarının kadına ait olduğunun kabulü gerekmekte olup, dosyamız arasına çeyiz senedi neticesinde kuyumcu bilirkişi raporu ile tespit edilen ve talepte var olan ziynet eşyaların kadına ait olduğu ve bu durumu çeyiz senedi ve tanıklar ile ispat etmiş olması neticesinde, kuyumcu bilirkişinin sunmuş olduğu açık, anlaşılır, denetime elverişli ve hükme esas alınabilir rapor uyarınca ve Yargıtay'ın yerleşik kadına özgülenen ve ziynetlerin kadına ait olacağı içtihadı uyarınca davanın kabulüne, 11.02.2007 tarihli çeyiz senedinde geçen; 300 gram burma bilezik karşılığı olan 61.500,00 TL toplam değeri karşılığının, 115 gram yüzlük altın karşılığı olan 23.725,00 TL toplam değeri karşılığının, 150 gram 22 ayar gerdanlık karşılığı olan 30.750,00 TL toplam değeri karşılığının, 1 adet oturma grubu karşılığı olan 2.000,00 TL toplam değeri karşılığının, 1 adet Vestel marka buzdolabı karşılığı olan 1.000,00 TL toplam değeri karşılığının, 1 adet Vestel marka çamaşır makinesi karşılığı olan 1.000,00 TL toplam değeri karşılığının, 1 adet Vestel marka bulaşık makinesi karşılığı olan 1.000,00 TL toplam değeri karşılığının, 1 adet Vestel marka fırın karşılığı olan 700,00 TL toplam değeri karşılığının, 1 adet Vestel marka 70 ekran televizyon karşılığı olan 500,00 TL toplam değeri karşılığının, 4 adet yün yatak takımı karşılığı olan 2.800,00 TL toplam değeri karşılığının, 4 adet atlas halı karşılığı olan 2.000,00 TL toplam değeri karşılığının, 1 adet sandık karşılığı olan 750,00 TL toplam değeri karşılığının, 3 adet İstikbal marka kanepe karşılığı olan 1.500,00 TL toplam değeri karşılığının, davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacıya verilmesine, ayrıca senette adı geçen 5.000,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın hukuka, hakkaniyete ve usule aykırı olduğunu, Yargıtay içtihatları gereği senet muhteviyatının incelenmesi gerektiğini, senet muhteviyatına göre müvekkillerin eşyaları teslim alan değil teslim eden sıfatıyla imzaladıklarını, iş bu senet muhteviyatının aksinin karşı taraf davacı tarafından ispatlanması gerektiğini, oysa dosyada bu yönde bir ispat olmadığını, bilirkişi raporunda değerleri tespit edilen ve maddeler halinde yazılan ziynet eşyalarının bedellerine ve cinslerine itiraz ettiklerini, itirazlarının kabul görmeyerek bilirkişi raporunda belirtilen bedeller üzerinden hüküm kurulduğunu, çeyiz senedinde belirtilen diğer ziynet eşyalarının ve ev eşyalarının da bedellerine itiraz ettiklerini, senet muhteviyatına bakıldığında müvekkillerin senedi ''eşyaları teslim alan'' olarak değil ''senedi verenler'' olarak imzaladığının görüldüğünü, senet metninden müvekkillerin eşyaları teslim alan olmadığının açık olduğunu, dinletmiş oldukları tanıkların ifadeleri, senet içeriği gereği, davacı tarafın çeyiz senedine dayanarak açmış oldukları bu davanın haksız olduğunu, kadının senet metnine göre eşyaları aldığını, davanın reddi gerektiğini belirterek tamamı yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 18.07.2022 tarih, 2022/1417 Esas, 2022/1411 Karar sayılı kararı ile toplanan deliller ve özellikle davacı tarafça sunulan davalılar tarafından imzalanmış olan senet içeriği uyarınca; davaya konu eşyaların davacıya ait olduğu, çeyiz senedi ile davalıların belirtilen eşyaları aynen iade etmeyi olmadığı takdirde bedellerini ödemeyi kabul ettikleri; bu senet kapsamında davalıların eşyaları davacıya çeyiz olarak verdikleri; davalı ... eşyaların aslında alınıp davacıya verilmediğini, senedin manevi zorlama ile imzalatıldığını ileri sürmüşse de bu iddiasını ispatlayamadığı, diğer davalının ise cevap vermediği, davacının ileri sürdüğü vakıaların tümünü inkar etmiş sayıldığı, ancak süresinde cevap vermediği için delil sunma hakkı bulunmadığı, dolayısıyla davacının senetle ispatladığı iddiasının aksini ispatlayamadığı, davanın kabulünde isabetsizlik bulunmadığı belirtilerek davalılar vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairenin 01.06.2023 tarih, 2022/8609 Esas, 2023/2838 Karar sayılı kararıyla; davanın; çeyiz senedinden kaynaklanan ziynet ve eşya alacağına ilişkin olduğu, ziynet ve eşya alacağı davalarında davacının dava açarken tercih hakkının bulunduğu, eşyaların aynen teslimini isteyebileceği gibi bedelini de isteyebileceği, davacının dava dilekçesinde; çeyiz senedinde yer alan ziynet eşyalarının toplam bedelinin yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava ettiği, 11.02.2007 tarihli çeyiz senedinde; 300 gr burma bileziğin bedeli 8.400,00 TL, 115 gr yüzlük altının karşılığı 3.220,00 TL, 150 gr altın gerdanlığın karşılığı 4.200,00 TL olarak belirlendiği ve herhangi bir uyuşmazlık çıkması halinde ziynet eşyalarının veya bedelinin itiraz edilmeksizin teslim edileceğinin çeyiz senedini veren davalılarca taahhüt edildiği, davacının tercih hakkını kullanarak ziynet eşyalarının bedelini istediği göz önüne alındığında; İlk Derece Mahkemesince davalıların, ziynet eşyaları yönünden çeyiz senedinde taahhüt ettikleri bedellere hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde ziynet eşyalarının dava tarihi itibarıyla hesaplanan bedellerine hükmedilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle, Bölge Adliye Mahkemesi kararının ziynet alacağı yönünden ortadan kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının ziynet alacağı yönünden bozulmasına, davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin onanmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; ziynet ve eşya alacağı davalarında davacının dava açarken tercih hakkının bulunduğu, eşyaların aynen teslimini isteyebileceği gibi bedelini de isteyebileceği, 11.02.2007 tarihli çeyiz senedinde ziynet eşyalarının bedelinin belirlendiği, herhangi bir uyuşmazlık çıkması halinde ziynet eşyalarının veya bedelinin itiraz edilmeksizin teslim edileceğinin çeyiz senedini veren davalılarca taahhüt edildiği, davacının tercih hakkını kullanarak ziynet eşyalarının bedelini istediği göz önüne alındığında; 11.02.2007 tarihli çeyiz senedinde geçen; 300 gram burma bilezik karşılığı olan 8.400,00 TL toplam değeri karşılığının, 115 gram altın yüzlük karşılığı olan 3.220,00 TL toplam değeri karşılığının, 150 gram altın gerdanlık karşılığı olan 4.200,00 TL toplam değeri karşılığının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine ve çeyiz senedinde yer alan eşyalar ve tazminat yönünden ise kararın kesinleştiği görülmekle bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, yargılama sırasında davacı kendisini vekil marifetiyle temsil ettirdiğinden davacı yararına 17.900,00 TL vekâlet ücreti, yargılama sırasında davalılar kendilerini vekil marifetiyle temsil ettirdiğinden davalılar yararına 17.900,00 TL vekâlet ücretine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, dava konusu ziynet eşyalarının değerlerinin dava tarihi dikkate alınarak hükme esas alınmamasının hatalı olduğu, nitekim bu hususa davalıların da yargılama sırasında bir itirazlarının olmadığı, vekâlet ücreti düzenlemesinin hatalı olduğu belirtilerek; ziynet eşyalarının değerlerinin dava tarihi itibariyle hükme esas alınmaması ve vekâlet ücreti yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, uyulmasına karar verilen bozma ilamının gereğinin yerine getirilip getirilmediği ve vekâlet ücreti noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanunu'nun 190 ıncı maddesi, 323 üncü ve devamı maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanun’un 1 inci maddesi, 6 ıncı maddesi, 179 uncu maddesi, 202 nci maddesi, 220 nci maddesi, 222 nci maddesi, 226 ncı maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 285 inci ve devamı maddeleri; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi ilgili maddeleri.

3.Değerlendirme

1.Temyizen incelenen Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olduğu anlaşılmakla; davacı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

2.Davacı kadın vekilinin vekâlet ücretine yönelik temyiz itirazlarının incelemesine gelince; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13 üncü maddesinin 1 inci ve 2 nci bentleri "Bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için bu Tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (7 nci maddenin ikinci fıkrası, 10 uncu maddenin üçüncü fıkrası ile 12 nci maddenin birinci fıkrası, 16 ncı maddenin ikinci fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) bu Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. Ancak, hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez." hükmünü içermekte olup somut olayda, Mahkemece, davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmesine rağmen, kendisini vekille temsil ettiren davalı erkek yararına kabul edilen miktar olan 15.820,00 TL'yi geçmeyecek şekilde vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken, davalı erkek yararına daha çok vekâlet ücreti hükmedilmesi hatalı olmuş, bozmayı gerektirmiştir.

Ne var ki vekâlet ücretine yönelik bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 438 inci maddesinin yedinci fıkrası hükmü uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekmiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Davacı kadın vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE,

2.Davacı kadın vekilinin vekâlet ücreti yönünden yapılan temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının hüküm fıkrası (7) nolu bendinde yer alan “... 17.900,00 ... ” ibaresinin çıkarılarak yerine “... 15.820,00 ...” ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Temyiz peşin harcının istek halinde yatırana iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.