Logo

2. Hukuk Dairesi2024/529 E. 2024/8023 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat miktarlarının azlığı nedeniyle temyiz edilmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü ve hakkaniyet ilkesi gözetilerek yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminat miktarının az olduğu gerekçesiyle Yargıtay hükmü bozmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/2280 E., 2023/1845 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Mersin 7. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/289 E., 2021/505 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı kadın vekili ve davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili ve davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; erkeğin hakaret ettiğini, ayrı yaşadıkları sürede erkeğin arayıp sormadığını, başka bir kadınla imam nikahlı birlikteliğinin bulunduğunu, hastalığı sürecinde kendisi ile ilgilenmediğini, ekonomik şiddet uyguladığını, evlilik birliğinin yükümlülüklerini yerine getirmediğini, psikolojik şiddet uyguladığını, iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, aylık 10.000,00 TL tedbir - yoksulluk nafakasına, 500.000,00 TL maddî tazminat ile 500.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilemesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap ve ikinci cevap dilekçelerinde özetle; kadının Mersin ilinde yaşamadığını, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, iddiaların asılsız olduğunu, kadının dava açma iradesinin bulunmadığını ortak çocuk Veli 'nin etkisinde kalarak dava açtığını savunarak davanın reddine karar verilesini talep etmiştir .

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin uzun süredir ayrı yaşadıkları dönemde kadını arayıp sormadığı, kadına maddî- manevî destekte bulunmadığı, erkeğin bir başka kadınla imam nikahlı olarak birlikte yaşadığı, kadının hastalığı döneminde kadın ile ilgilenmediği, ekonomik şiddet uyguladığı, belirlenen kusurlu davranışlarla evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında erkeğin tam kusurlu olduğu, kadının ev hanımı olduğu, geçimini çocuklarının sağladığı, erkeğin adına kayıtlı 1 araç ve 11 taşınmaz kaydının bulunduğu, emekli maaşı yanında taşınmazlarının ekim biçim işlemlerinden de ek gelir elde ettiği, davacının iş bu boşanma davasının açıldığı tarihteki mernis adresi Mersin ili olduğundan, davalının yetki itirazının 4721 sayılı Kanun'un 168.maddesi gereğince reddi gerektiği gerekçesi ile ara kararla davalının yetki itirazının reddine, asıl kararla davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 2.000,00 TL tedbir nafakasına, 09.07.2021 tarihi itibariyle tedbir nafakasının aylık 3.000,00 TL'ye yükseltilmesine, kesinleşmeden itibaren kadın yararına aylık 4.000,00 TL yoksulluk nafakasına, 200.000,00 TL maddî, 200.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmiştir .

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili ve davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; tedbir nafakası, yoksulluk nafakası, maddî tazminat ve manevî tazminatın miktarları bakımından kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; yetki itirazının reddi, boşanma hükmü, kusur belirlemesi, nafakalar ve tazminatlar bakımından kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesince davalının yetki itirazına ilişkin verilen kararın, toplanan delillere usul ve yasaya uygun olduğu, toplanan delillere göre tarafların uzun süredir ayrı yaşadıkları, davalı erkeğin, davacı kadını arayıp, sormadığı, maddî manevî destekte bulunmadığı, başka bir kadın ile birlikte yaşadığı, kadının hastalığı ile ilgilenmediği, kadına ekonomik şiddet uyguladığı, davalı erkeğin kusurlu bu davranışları ile taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, boşanmaya neden olan olaylarda davalı erkeğin tam kusurlu olduğu, İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılamanın, davalının, yetki itirazına ilişkin karar ve karar gerekçesinin, boşanmaya neden olan olaylardaki belirlenen kusur durumunun, davacı kadın tarafından açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin karar ve karar gerekçesinin, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, gelir seviyeleri, yaşantıları, boşanmaya neden olan olaylarda belirlenen kusur durumu gereği, davacı kadın lehine yargılama süresince takdir edilen tedbir, kararın kesinleşmesinden itibaren takdir edilen yoksulluk nafakası ile boşanma nedeni ile takdir edilen maddî ve manevî tazminatın yasal şartlarının oluştuğu, miktarlarının uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili ve davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; hükmün maddî tazminat ve manevî tazminat, tedbir nafakası, yoksulluk nafakası miktarları bakımından bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir

2.Davalı erkek temyiz dilekçesinde özetle; hükmün yetki ilk itirazının reddi, kusur belirlemesi, boşanma hükmü, kabul edilen maddî tazminat, manevî tazminat ve nafakalar bakımından bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadın tarafından açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, bulunması halinde bulunan geçimsizlikte kusurun kimden kaynaklandığı, davanın kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı, maddî tazminat, manevî tazminat, tedbir nafakası, yoksulluk nafakası koşul ve miktarları noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı,166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 175 inci, 176 ncı maddesi. 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı, 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri. 6098 sayılı Kanun'un 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı erkek vekilinin tüm , davacı kadın vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davacı kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece 4721 sayılı Kanunun "hakkaniyet ilkesi" ile ilgili dördüncü maddesinin de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi usûl ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.

3.Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, kişilik haklarına yapılan saldırının ağırlığı ile ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran kadın yararına hükmolunan maddî ve manevî tazminat azdır. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 6098 sayılı Kanun'un 50 nci ve 51 inci madde hükümleri nazara alınarak, daha uygun miktarda maddî - manevî tazminat takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usûl ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının yoksulluk nafakasının ve tazminatların miktarı yönünden ORTADAN KALDIRILMASINA,

2.İlk Derece Mahkemesi kararının yoksulluk nafakasının ve tazminatların miktarları yönünden kadın yararına BOZULMASINA,

3.Davalı erkek vekilinin tüm, davacı kadın vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmanın kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz eden Delali'ye iadesine,

Aşağıda yazılı temyiz karar harcının temyiz eden Abdulkadir'e yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

31.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.