"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1613 E., 2023/1825 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Eskişehir 3. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/191 E., 2022/797 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına ve fer'îlerine, ziynet alacağına, karşı davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davalı-davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı-davalı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; erkeğin ilgisiz, sevgisiz, anlayışsız olduğunu, kadına fiziksel şiddet uyguladığını, erkeğin sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını, kadını yüzü, gözü morarıncaya kadar dövdüğünü, kadına hakaret ettiğini, aşağıladığını, erkeğin sürekli evi terk ettiğini, düzenli işte çalışmadığını, kumar oynayıp borçlandığını, cinsellikten kaçındığını, çocuklarla ve eviyle ilgilenmediğini iddia ederek asıl davanın kabulüne karşı davanın reddine, 4271 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4271 sayılı Kanun) 161 inci maddesi uyarınca zina hukuki nedeniyle, 162 inci maddesi uyarınca pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış nedeniyle ve 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, kadın ve çocuk yararına ayrı ayrı aylık 1.000,00 TL tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 100.000,00 TL maddi ve 100.000,00 TL manevi tazminata, müşterek konutun kadına özgülenmesine ziynetlerin aynen iadesine aksi takdirde ziynet alacağına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2. Davacı-davalı kadın vekili 15.09.2021 tarihli beyan dilekçesinde özetle; 5 adet bilezik 22 Ayar 30 Gram (500,00 TL),1 metre zincir (100,00 TL), gerdanlık (7 Adet zincire dizili üzüm şeklinde altın) (100,00 TL),1 adet kelle altın kolye (100,00 TL),1 adet alyans (50,00 TL),1 adet kaşlı yüzük (50,00 TL), altın kolye, altın küpe (50,00 TL), saat (50,00 TL)
takılan ziynetlerin aynen iadesine aksi takdirde ziynet alacağına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
3.Davalı-davacı kadın vekili 31.05.2022 tarihli tamamlama harcını yatırdığı ıslah dilekçesinde özetle; 500,00 TL olan bilezik alacağını 58.000,00 TL artırarak 58.500,00 TL'ye; 100,00 TL olan altın zincir alacağını 15.875,00 TL artırarak 15.975,00 TL'ye, 100,00 TL olan gerdanlık alacağını 2.740,00 TL artırarak 2.840,00 TL'ye, 100,00 TL olan atatek altın kolye ve atatek altın alacağını 4.040,00 TL artırarak 4.140,00 TL'ye, 50,00 TL olan alyans alacağını 2.080,00 TL artırarak 2.130,00 TL'ye, 50,00 TL olan taşlı yüzük alacağını 1.015,00 TL artırarak 1.065,00 TL'ye, 50,00 TL olan altın kolye ve altın küpe alacağını 1.370,00 TL artırarak 1.420,00 TL'ye, 50,00 TL olan saat alacağını 450,00 TL artırarak 500,00 TL çıkartılmasına, bu ziynet eşyalarının aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde toplam 86.570,00 TL ziynet alacağına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı erkek vekili karşı dava dilekçesinde özetle; kadının iddialarının doğru olmadığını, önceki yaşanan olayların af kapsamında kaldığını, erkeğin kalbinde pil olması nedeniyle sigortalı çalışma imkanının olmadığını, erkeği evi terke zorladığını iddia ederek asıl davanın reddine karşı davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, erkek yararına yasal faizi ile birlikte 50.000,00 TL manevi tazminata karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin kadına hakaret ettiği, erkeğin düzenli bir işi olmadığı, bu hususun SGK kaydından da anlaşıldığı, çalıştığı dönemlerde kazancını eve harcamayarak kadına ve çocuklara ekonomik şiddet uyguladığı, faturaları ödememesi nedeniyle doğalgaz ve elektriğin kapandığı, müşterek çocukların eğitimiyle ilgilenmediği, kadın ile ayrı yataklarda yatarak cinsel ilişkiden kaçındığı, kadına atfı kabil hiç bir kusurun ispatlanmadığı, bu haliyle erkeğin tam kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre asıl davanın kabulüne, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, zina ve pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış nedeniyle boşanma taleplerinin reddine, karşı davanın reddine, kadının 2014 yılından beri SGK kaydının aktif olduğu, hali hazırda FLO mağazasında asgari ücretli çalıştığından yoksulluğa düşmeyeceği gerekçesi ile kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, mevcut ve beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları ihlal edilen kadın yararına 30.000,00 TL maddi ve 30.000,00 TL manevi tazminata, erkeğin manevi tazminat talebinin reddine, kadının ziynet alacağının kısmen kabulüne, değeri 58.500,00 TL olan 5 adet (22 ayar) 30 gram burma bilezik, değeri 15.975,00 TL olan 45 gram, 1 adet, 1 metre pul zincir, değeri 2.840,00 TL 8 gram, 1 adet gerdanlık üzüm şeklinde ve değeri 2.720,00 TL olan 1 adet atatek altın, değeri 1.420,00 TL olan 4 gram, 1 adet, atatek altın zinciri, değeri 2.130,00 TL olan 6 gram, 1 adet, 14 ayar alyans, değeri 1.065,00 TL olan 3 gram, 1 adet, 14 ayar taşlı yüzük, değeri 710,00 TL olan 2 gram, 1 adet, 14 ayar yıldız küpe, değeri 710,00 TL olan 2 gram, 1 adet, 14 ayar küpenin aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmaması halinde toplam değeri 86.070,00 TL'nin 1.000,00 TL'sinin dava tarihinden geriye kalan 85.070,00 TL'sinin ise ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı-davacı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, karşı davanın ve manevi tazminat talebinin reddi, aleyhe hükmedilen tazminatlar kadının 4271 sayılı Kanun'un 161 inci ve 162 inci maddelerine dayalı boşanma davalarının reddi yönünden lehe vekalet ücreti hükmedilmemesi ve ziynet alacağı davasının kabul edilen kısımları yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların İlk Derece Mahkemesince kabul edilen kusurlarının gerçekleştiği, boşanmaya neden olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, kararda usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, delillerin değerlendirilmesinde, kanunun olaya uygulanmasında, gerekçede ve kusur belirlemesinde hata edilmediği, ziynet eşyasına ilişkin yapılan değerlendirmenin yerinde olduğunun anlaşılmasına göre davalı-davacı erkek vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-davacı erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; istinaf başvurusunda belirttiği hususlar yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı ile mevcutsa miktarlarının hakkaniyete uygun takdir edilip edilmediği, ziynet alacağı davasının kabulünün yerinde olup olmadığı, reddedilen özel boşanma sebepleri nedeniyle erkek yararına vekalet ücretine hükmedilmesinin gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun'un 2 inci, 4 üncü, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesi birinci ve ikinci fıkrası, 220 inci maddesi, 222 inci madesi, 226 ıncı maddesi, 6098 sayılı Türk Boçlar Kanunu'nun 50 ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
17.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.