Logo

2. Hukuk Dairesi2024/6917 E. 2024/7716 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında hükmedilen manevi tazminat miktarının yeterli olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Dosya kapsamına, hakkaniyete ve bozma ilamına uygun olarak manevi tazminat miktarının belirlendiği değerlendirilerek yerel mahkemenin kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

SAYISI : 2023/507 E., 2023/733 K.

KARAR : Bozma sonrası kısmen kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen karşılıklı boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılarak, İlk Derece Mahkemesi kararının kısmen bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; tazminatlar yönünden kısmen kabul kararı verilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararı davacı-karşı davalı kadın tarafından eski hale getirme talepli olarak tarafından temyiz edilmiş, Dairece yapılan temyiz incelemesi sonucunda İlk Derece Mahkemesi kararının tazminatlar yönünden kısmen bozulmasına karar verilmiştir.

İlk derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda tazminatlar yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk derece Mahkemesi kararı davacı-karşı davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin erkeğin kusurlu hareketleri neticesinde temelinden sarsıldığını ileri sürerek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, kadın lehine aylık 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, ortak çocuk lehine aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına 100.000,00 TL maddî ve 150.000,00 TL manevî tazminata, tazminatlara yasal faiz uygulanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, erkek yararına 100.000,00 TL maddî ve 150.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 15.06.2016 tarihli kararı ile; erkeğin kadını darp ettiği, ekonomik şiddet uyguladığı, boşanmak için baskı yaptığı, yatakları ayırdığı, eve geç gelip, geldiğinde ayrı odada yattığı, 8.03.2015 tarihinde gece erkeğin eve geldiği kadın ile tartıştıkları, kadının annesinin tarafları yüzüne bastırarak boğmaya çalışırken yakaladığı, böylece fiziksel şiddet uyguladığı, evden ayrıldığı, evin elektrik su gibi aboneliklerini iptal ettiği, böylece erkeğin ağır kusurlu olduğu, kadına atfedilecek bir kusurun ispat edilmediği gerekçesiyle, asıl davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, hükümde yazılmasa da gerekçede ve kısa karar gereğince erkeğin davasının reddine, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki tesisine, çocuk lehine hükmedilen aylık 500,00 TL tedbir nafakasının karar tarihi itibariyle 250,00 TL artırılarak karar tarihinden itibaren aylık 750,00 TL tedbir nafakası ve kararın kesinleşmesinden sonra aynı miktarda iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın lehine yasal şartları oluştuğu gerekçesiyle yasal faiziyle birlikte 20.000,00 TL maddî ve 15.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin ise reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-karşı davalı kadın vekili nafakaların ve tazminatların miktarı yönünden; davalı- karşı davacı erkek vekili her iki dava yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 04.06.2020 tarihli ve 2018/1832 Esas, 2020/608 Karar sayılı kararıyla; gerçekleşen kusur tespitine göre erkeğin tam kusurlu olduğu, kısa kararda karşı dava yönünden ret kararı verilmesine rağmen, gerekçeli kararda bu yönde hüküm tesis edilmemesi isabetli görülmediğinden ispatlanmayan karşı davanın reddine ilişkin yeniden hüküm tesisi ile kararın düzeltilmesine, İlk Derece Mahkemesi kararının diğer yönlerden usul ve kanuna uygun bulunduğu gerekçesiyle kadının tüm erkeğin diğer istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairenin 20.01.2021 tarihli ve 2020/4055 Esas, 2021/397 Karar sayılı kararıyla; tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı- karşı davalı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminatların az olduğu gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesinin tazminatlara ilişkin esastan ret kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının maddî ve manevî tazminatların miktarı yönlerinden bozulmasına, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre onanmasına karar verilmiştir.

B. İkinci Bozma Kararı

1.Bozmaya uyan İlk Derece Mahkemesince verilen 04.01.2022 tarihli 2021/157 Esas, 2022/4 Karar sayılı kararıyla kadın yararına 50.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine dair verilen karara karşı davacı-karşı davalı kadın vekili maddî ve manevî tazminatların miktarı yönünden eski hale getirme talepli temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairenin 04.04.2023 tarihli ve 2023/1804 Esas, 2023/1588 Karar sayılı kararıyla kadının eski hale getirme talebinin kabulüne, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı-karşı davalı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat miktarının bozmanın amacına uygun olmayıp az olduğu gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminatların miktarı yönünden bozulmasına karar verilmiştir.

C. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bozmaya uyan İlk Derece Mahkemesince yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararla; kadın yararına 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı-karşı davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadının ortak çocuğa bakmakta olduğunu, çalışmadığını, erkeğin ise İstanbul Beşiktaş ...'de dairesi, kira geliri, ticari taksi plakası, Sivas ...'da ev ve arsası, maaşı bulunduğunu, davanın açılmasının üzerinden uzun yıllar geçtiğini, erkeğin maddî durumunun iyi olduğunu ileri sürerek kararın manevî tazminatın miktarı yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, karşılıklı boşanma davasında kadın lehine hükmedilen manevî tazminat miktarının dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 4 üncü maddesi, 97 nci maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun’un 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı-karşı davalı kadın vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

22.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.