"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1753 E., 2024/1508 K.
DAVA TÜRÜ : Boşanma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Aliağa 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2021/30 E., 2021/342 K.
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek vekili tarafından kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminatlar ile nafaka yönünden temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı erkek vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz. Yoksulluk nafakasının toptan ya da irat biçiminde ödenebilmesine karar verilebilmesi için, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile ödeme gücü ve isteklerinin göz önünde bulundurulması gerektiği açıktır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 176 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca yasal olarak yoksulluk nafakasının, toptan veya durumun gereklerine göre aylık irat biçiminde ödenmesine karar verilebilecektir. Açıklandığı üzere yoksulluk nafakasının belirli bir süre ile sınırlı ödenmesine karar verilebileceğine ilişkin bir düzenleme bulunmamakta olup İlk Derece Mahkemesi tarafından iki yıl süre ile sınırlı tututlarak yoksulluk nafakasına hükmedilmesi hatalı olmuştur. Yine toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda davacı kadının daha ağır kusurlu olmadığı ve mal varlığının bulunmadığı, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği koşulları oluşmuş ise de tarafların ekonomik ve sosyal durumları, evlilikte geçen süre ve yaşları, ortak çocukların bulunmayışı ve hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında davacı kadın yararına 4721 sayılı Kanun'un 176 ncı maddesinin birinci fıkrası nazara alınarak, hakimin takdir yetkisi çerçevesinde yoksulluk nafakası yönünden bir defaya mahsus olmak üzere üzere "toptan ödeme" kararı verilmesi hususu da tartışılıp değerlendirilerek buna göre yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının yoksulluk nafakası yönünden ORTADAN KALDIRILMASINA,
2.İlk Derece Mahkemesi kararının hükmedilen yoksulluk nafakası yönünden BOZULMASINA,
3.Davalı erkek vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz edene iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.04.2025 tarihinde oy birliği ile karar verildi.