"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2265 E., 2022/2620 K.
DAVA TARİHİ : 05.02.2018 - 22.07.2019
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Fatsa 1. Asliye Hukuk (Aile)Mahkemesi
SAYISI : 2018/87 E., 2021/586 K.
Taraflar arasındaki evlenmenin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleşen davanın ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
Kararın her iki davacı vekili tarafından ayrı ayrı istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı her iki davacı vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiş olup incelemenin duruşmalı olarak yapılması davacı ... vekili tarafından istenilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 19.03.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde temyiz eden davacı ... vekili Avukat ... geldi.Karşı taraf davacı ve davalı ile vekillerininin gelmediği görüldü. Gelenin sözlü açıklanması dinlendi. İşin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen 19.03.2024 tarihinde Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Asıl davada davacı ... vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin babasının, 30.01.2018 tarihinde birkaç yıldır bakıcılığını yapan 35 yaşlarında İnga adlı yabancı uyruklu bir kadın ile evlendiğini öğrendiğini, davalının gizlilik ile hareket edilerek nikahı tüm yakınlarından gizlediğini, davalının evlenme niyetiyle hareket etmediğini, kendisine maddi menfaat sağlamak, Türk Vatandaşı statüsü kazanmak için nikah akdi gerçekleştirdiğinin açık olduğunu, babasının albay rütbesi ile emekli olmuş bir asker olduğunu, maaşının ve sosyal haklarının cezbedici olduğunu, yapılan işlemin kötü niyetli olduğunu belirterek evlenmenin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2.Birleşen davada davacı ... vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin babası İsmail Hakkı'nın bunama (demas), parkinson hastası, anksiyete bozukluğu ve ayrıca yaşı gereği bir çok rahatsızlığının bulunduğunu, hayatın olağan akışını sürdüremediğini ve zaman zaman halüsünasyonlar gördüğünü, gerçek hayatla hastalık sebebiyle oluşan halüsünasyonların oluşturduğu hayatı ayırt edemediğini, müvekkilinin ve tek kardeşi olan ablasının farklı şehirlerde yaşamaları ve ayrıca müvekkilinin ablasının kanser hastası olması sonucunda anne ve babalarıyla ilgilenmesi, onlara bakması için davalı ... ile anlaşmak zorunluluğunun doğduğunu, annelerinin 2017 yılında vefat etmesi sonucunda davalının babasına bakmaya devam ettiğini, müvekkilinin zaman zaman babasını ziyarete gittiğini, akrabalarından babasının davalı ile evlendiğini duyduğunu, babasının bakıcısı ile müvekkiline dahi haber vermeden büyük bir gizlikle evlenmiş olduklarını, müvekkilinin hastalıklarının ayırt etme gücünü önemli derecede etkileyen hastalıklar olduğunu, aynı zamanda müvekkilinin babası davalının psikiyatri kliniğinde de tedavi gördüğünü, davalıların yapmış oldukları bu evliliğin 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 145 inci maddesi gereğince mutlak butlan yaptırımına tabi olduğunu belirterek davalılar arasında gerçekleştirilen evliliğin mutlak butlan ile batıl olması sebebiyle evliliğin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 4. İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 13.08.2021 tarihli raporda müteveffa İsmail Hakkı'nın evlilik yaptığı 30.01.2018 tarihinde fiil ehliyetine haiz olduğunun kabulünün uygun bulunduğu oy birliği ile mütalaa edildiği, raporun somut bilgilere ve belgelere dayandığı, tarafların ve mahkemenin denetimine açık olduğu, rapordaki değerlendirmelerin gerekçeleri bilimsel verilere göre hazırlandığı gerekçesiyle asıl ve birleşen davaların ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekilleri ayrı ayrı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacılar vekilleri istinaf dilekçelerinde özetle; davalarının reddi yönünden istinaf yoluna başvurmuşlardır.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; İlk Derece Mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davacıların istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekilleri ayrı ayrı temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekilleri temyiz dilekçelerinde özetle; davalarının reddi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmişlerdir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, evliliğin mutlak butlan sebebiyle iptali için gerekli yasal koşulların mevcut olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ncı ve 145 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
19.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.