"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Salihli 1. Aile Mahkemesi
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davacının ölümü nedeniyle konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalı kadın eşin kusurlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.
Kararın davacı mirasçıları vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı mirasçıları vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının, son dönemlerde müvekkilinin hastalığına karşı gerekli özen ve desteği göstermediğini, ilgilenmediğini, yardım yükümlülüğünü yerine getirmediğini, müvekkilinin bu sebeple bakım evinde kaldığını ve bu dönemde de arayıp sormadığını, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla, tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2.Davacının 04.09.2019 tarihinde vefat etmesi üzerine mirasçıları davaya devam etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava dilekçesinde bahsedilen olayların gerçeği yansıtmadığını, erkek eşin çocuklarının müvekkilini miras dışında bırakmak amacıyla erkek eşi boşanma davası açmaya zorladıklarını, müvekkilinin eşine destek ve yardımcı olduğunu, hastalıkları sırasında erkek eş ile ilgilendiğini, sürekli olarak hastanelerde refakatçi olarak kaldığını, müvekkilinin de hastalıklarının olduğu ve hastalıkları sebebiyle tedavi gördüğü, bir gün çocuklarının eve gelip apar topar erkek eşi götürdüklerini ve bakım evine yerleştirdiklerini beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Salihli Özel Can Hastanesi ve ... Şehir Hastanesi'nin cevabi yazıları doğrultusunda kadın eşin davacı erkek eşin başında refakatçi olarak kaldığının belirlendiği, yine kadın eşin hastanelerde refakatçi olduğu dönemlerde ve sonrasında deri hastalığı, unutkanlık, vertigo ve baş dönmesi gibi rahatsızlıkları dolayısıyla kendisinin de tedavi gördüğü, kadın eşin 21.04.1943 doğumlu olduğu, yaşlılığı gerekse hastalıkları sebebiyle davacı erkek eşin bakımını tam olarak yerine getirememesinin kadın eşe kusur olarak izafe edilemeyeceği, yargılamaya konu davanın 22.02.2019 tarihinde açıldığı ve boşanma davasının açılmasından sonra kadın eşin ayrı yaşama hakkı bulunup erkek eş yanında olmamasının yine kusur olarak izafe edilemeyeceği gerekçesi ile; davacının ölümü nedeniyle konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunun 181 inci maddesinin ikinci fıkrası gereğince davalı eşin kusurlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı mirasçıları vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı mirasçıları vekili; davalının boşanmaya sebebiyet verecek derece kusuru ispat edildiği halde aksi yönde verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğu, davalının cenazeye bile katılmadığının dikkate alınmadığı gerekçesi ile davalının boşanmaya sebep olacak derecede kusurlu olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı kadının, ölen davacı eşin son dönemdeki rahatsızlıklarında yanında bulunduğu, uzun süreli refakatçi kaldığı, aynı dönem yaşının da ilerlemiş olması nedeni ile rahatsızlıklar yaşadığı, davacı eşin ise özel ilgi ve tedaviye ihtiyacının bulunduğu, ciddi sağlık problemlerinin olduğu, davalının tek başına davacıya bakmasının zorlaştığı, davacı mirasçılarının da babalarını özel bakım gerektiren bir bakım evine yerleştirdikleri, davalı kadının, eşi ile ilgilendiği, bakım görevlerini yerine getirdiği, davalı aleyhine son dönemlerde yaşanan bakım görevi dışında isnat edilen bir kusurun da iddia ve ispat edilemediğinden kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile; davacı mirasçıları vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin (1) inci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı mirasçıları vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı mirasçıları vekili, davalının eşine bakmak istemediğinin ve boşanmaya sebebiyet verecek derece kusurunun ispat edildiğini, davalının cenazeye bile katılmadığının dikkate alınmadığını beyanla, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasındaki boşanma davasında evlilik ölümle sona ermiş olmakla boşanma davası konusuz kalmış ise de mirasçıların davaya kusur tespiti yönünden devam etmeleri nedeniyle sağ kalan davalı eşin ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte kusurlu bir davranışının ispatlanıp ispatlanmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 181 inci maddesi; 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci maddesinin birinci fıkrası ve 371 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup mirasçılar vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
05.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.