Logo

2. Hukuk Dairesi2022/10704 E. 2023/1480 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Zina ve hayata kast sebebine dayalı boşanma davasının reddine, kusur belirlemesine, iştirak nafakası ve tazminat miktarına yönelik itirazlar.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların iddia ve savunmaları, deliller, uygulanabilir hukuk kuralları, hukuki ilişkinin niteliği, dava şartları, yargılama ve ispat kuralları ile gerekçeleri dikkate alındığında usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/774 E., 2022/1788 K.

DAVACI-DAVALI : ... vekili Av. ...

DAVALI-DAVACI : ... vekili Av. ...

DAVA TARİHİ : 07.03.2018 - 30.03.2018

KARAR : Başvurunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/253 E., 2019/896 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince erkeğin istinaf başvurusunun esastan reddine, kadının istinaf başvurusunun kısmen esastan reddine ve kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-karşı davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü:

Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca temyiz yoluna başvurulamaz. Temyize konu edilen miktarın, kesinlik sınırının altında kalması hâlinde 6100 sayılı Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

Dosya içeriğine göre temyize konu edilen reddine karar verilen ziynet alacağı talebinin miktarı Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 107.094,06 TL’nin altında kalmaktadır. Açıklanan nedenlerle davacı- karşı davalı kadın ziynet alacağına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.

Davacı- karşı davalı kadın vekili vekillerinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan boşanma davalarına yönelik temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalının aldatma, zina, şiddet, hayata kast, aile birliğinin yüklediği sorumlulukları yerine getirmeme, müsrif, alkol, çalışmama, hor görme, hakaret gibi eylemleri olduğunu, öz bakımına dikkat etmediğini, temizlik konusunda dikkatsiz davrandığını bildirerek tarafların zina, hayata kast, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebepleriyle boşanmalarına, 3.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili lehine 2.000.000TL maddî, 2.000.000TL manevî tazminata, müvekkiline iade edilmeyen ziynet eşyalarının bedelinin iadesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının iddialarının doğru olmadığını, davacının çocuğu olmaması nedeniyle ruhsal sıkıntılar yaşadığını, evliliği çekilmez hale getirdiğini, evlilik süresince çocuğun bakımıyla ilgilenmediğini, kadınlık görevlerini yerine getirmediğini, müvekkilini küçük düşürücü ithamlarda bulunup aşağıladığını, hakaretlerde bulunduğunui işkolik olduğunu, şarj alaetini fırlattığını, cinsel birliktelikten kaçındığını belirterek asıl davanın reddine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, müvekkili lehine aylık 2.000,00 TL nafakaya, 500.000,00TL maddî ve 500.000,00TL manevî tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin ilk iş yerini düzenli olarak işin başında bulunmaması, bu nedenle işlerin bozulması nedeniyle kapattığı, bir süre sonra açılan yeni iş yerini ise tarafların ortak kararı doğrultusunda müşterek çocuğa bakmak için devrettiği, eşine hakaret ettiği, şiddet uyguladığı, güven sarsıcı davranışta bulunduğu, kadının da tartışma sırasında eşinin kafasına şarj aleti fırlattığı, kadın zina nedeniyle boşanmayı talep etmiş ise de, davalının başka bir kadınla cinsel ilişki yaşadığı iddiasının ispat edilemediği, yine davacı tarafça hayata kast nedeniyle boşanma talep edilmişse de, davalının ispat edilen kusurlu davranışlarının hayata kast niteliğinde olmadığı, gerekçesi ile kadının zina ve hayata kast nedeni ile açmış olduğu boşanma davalarının ayrı ayrı reddine, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi nin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, müşterek çocuk lehine aylık 350,00TL tedbir ,aylık 650,00TL iştirak nafakasına,18.000,00TL maddî, 18.000,00TL manevî tazminatın davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya verilmesine,erkeğin tedbir, yoksulluk nafakası ile maddî-manevî tazminat taleplerinin reddine, kadının ziynet alacağı davasının reddine, karar verilmiştir

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-karşı davalı kadın vekili; erkek lehine iki defa vekâlet ücretine hükmedildiğini, erkeğin davasının kabulünün, zina ve hayata kast sebebine dayalı davaların reddinin, ziynet taleplerinin reddinin ve kusur tespitinin hatalı olduğunu, müşterek çocuk için hükmedilen nafaka ile maddî ve manevî tazminatların düşük olduğunu belirterek; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi ve vekâlet ücreti, zina ve hayata kast hukuki sebebine dayalı davaların reddi, ziynet alacağı davasının reddi, ortak çocuk için takdir edilen nafaka ve tazminatların miktarı yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

2.Davalı-karşı davacı erkek; tazminatların miktarının fazla olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkek vekilinin yargılama sırasında vekillikten çekilmesine ve kendisinin bizzat davasını takip etmesine rağmen, erkek lehine kabul edilen boşanma davası ve kadının reddedilen ziynet alacağı davası sebebiyle vekâlet ücreti taktirinin doğru olmadığı ve maddî ve manevî tazminat miktarlarının az olduğu gerekçesi ile davalı- karşı davacı erkeğin istinaf taleplerinin reddine, davacı-karşı davalı kadının, erkek lehine taktir edilen vekâlet ücretleri ile lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarlarına yönelik istinaf talebinin kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili kısımların kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle, kadın yararına 80.000,00 TL maddî tazminat ile 50.000,00 TL manevî tazminat takdirine, kadının diğer istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı- karşı davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı-karşı davalı kadın vekili; zina ve hayata kast sebebiyle açılan boşanma davasının reddi, kusur belirlemesi, iştirak nafakasının ve tazminatların miktarının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bu yönlerden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, zina ve hayata kast sebebine dayalı boşanma davasının kabulü koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği, kusur belirlemesinin yerinde olup olmadığı, iştirak nafakası ve tazminatların miktarının dosya kapsamı ve hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 161 inci, 162 nci, 166 ncı maddesi nin birinci fıkrası ile 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 182 nci ve 330 uncu maddeleri; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 352 nci, 362 nci, 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-karşı davalı kadın vekilinin temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı-karşı davalı kadının ziynet alacağına yönelik temyizi yönünden temyiz dilekçesinin REDDİNE,

2. Davacı-karşı davalı kadın vekilinin diğer hususlara yönelik temyizinin incelenmesine gelince;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

30.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.