Logo

2. Hukuk Dairesi2022/11199 E. 2024/3918 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı banka tarafından aile konutu iddia edilen taşınmaz üzerine davacı eşin rızası olmadan konulan ipoteğin kaldırılması ve aile konutu şerhi konulması talebinin reddine ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı eşin ipotek tesisinde açık rızasının bulunduğunun bilirkişi raporlarıyla ispatlanması ve aile konutu şerhi konulması için tapu müdürlüğüne başvuru yapılmamış olmasının dava şartı olarak eksikliği değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1451 E., 2022/1503 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Akyazı Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2017/657 E., 2021/36 K.

Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması ve aile konutu şerhi konulması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından duruşma istemli olarak temyiz edilmiş olup kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 28.05.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde duruşmalı temyiz eden davacı ... vekili Avukat ... ve karşı taraf davalı ... geldiler. Başka gelen olmadı. Gelenlerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen günde Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava, cevaba cevap dilekçelerinde özetle; davacı kadın ile davalılardan ...'ün evli olduklarını, dava konusu taşınmazın aile konutu olduğunu, davalı eşin, davacı kadının açık rızasını almadan taşınmaz üzerine davalı banka yararına ipotek tesis ettirdiğini, taşınmazın aile konutu olduğunu ve bu hususun banka kayıtlarında da belirtildiğini, davalı bankanın basiretli bir tacir gibi davranmadığını ve ipotek işleminin geçersiz olduğunu, davalı banka tarafından sunulan cevap dilekçesinde dayanılan vakıaların gerçeğe aykırı olduğunu, kadının açık rızasının olduğu iddia edilen belge altındaki imzanın kadının eli ürün olmadığını iddia ederek davanın kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerine konulan ipoteğin kaldırılmasını ve taşınmaz üzerine aile konutu şerhi konulmasını talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı banka vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde dayanılan vakıaların gerçeği yansıtmadığını, davanın kötü niyetli açıldığını, davalı eşin borcuna teminat olarak dava konusu taşınmaz üzerine ipotek tesis edildiğini, konulan ipotek ile ilgili davacı kadının açık rızasının alındığını, borcun ödenmemesi sebebiyle icra takibi başlatıldığını ve taşınmazın satışının önlenmesi amacıyla bu davanın açıldığını, dava konusu taşınmazın ipotek tesis edildiği tarihte aile konutu olmadığını iddia ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı ...'e dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olup davalı ... tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; aile konutu şerhi konulması davası yönünden yapılan incelemede; davanın 06.12.2017 tarihinde açıldığı, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 194 üncü maddesinin üçüncü fıkrasında 06.02.2014 tarihinde değişiklik yapıldığı ve yapılan değişiklik uyarınca malik olmayan eşin tapu müdürlüğünden taşınmaz üzerine aile konutu şerhi konulmasını isteyebileceği ve malik olmayan eş aile konutu şerhi konulması talebinin tapu müdürlüğü tarafından reddedildiği hususun belgelendirmedikçe aile konutu şerhi konulmasını doğrudan dava yoluyla isteyemeyeceği, bunun bir dava şartı olduğu, somut olayda; davacı kadın tarafından aile konutu şerhi konulması amacıyla tapu müdürlüğüne başvuru yapılmadığı, davacı kadının aile konutu şerhi konulması davası açmakta hukuki yararı olmadığı, ipoteğin kaldırılması davası yönünden yapılan incelemede ise her ne kadar davacı kadın tarafından dava konusu taşınmazın aile konutu olduğundan bahisle işbu dava açılmışsa da davalı banka tarafından sunulan açık rızaya dair belge altındaki imzanın kadının eli ürünü olduğunun alınan raporlarla ispatlandığı gerekçesiyle aile konutu şerhi konulması davasının hukuki yarar yokluğundan, ipoteğin kaldırılması davasının ise esastan reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, dava konusu taşınmazın aile konutu olduğu ve davacı kadının açık rızası alınmadan taşınmaz üzerine ipotek tesis edildiği, davalı bankanın basiretli bir tacir gibi hareket etmediği, eksik inceleme ile karar verildiği, davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği belirtilerek; hükmün tamamı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; aile konutu şerhi konulması davası yönünden istinaf itirazlarının incelenmesinde; davacı kadın tarafından dava konusu taşınmaz üzerine aile konutu şerhi konulması amacıyla tapu müdürlüğüne başvuruda bulunulmadığı, bu hususun dava şartı olduğu ve davacı kadının aile konutu şerhi konulması davasının açmakta hukuki yararının olmadığı, davanın reddine karar verilmesinin isabetli olduğu, ipoteğin kaldırılmasına davası yönünden istinaf itirazlarının incelenmesinde ise davalı banka tarafından sunulan açık rızaya dair belge altındaki imzanın davacı kadının eli ürünü olduğunun alınan bilirkişi raporları ile ispatlandığı ve ipoteğin kaldırılması davasının reddine karar verilmesinin isabetli olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi tarafından istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen kararın hatalı olduğu, istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile hükmün tamamı yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava; ipoteğin kaldırılması ve aile konutu şerhi konulması istemine ilişkin olup uyuşmazlık, davalı bankanın dava konusu taşınmazın aile konutu olup olmadığı konusunda basiretli bir tacir gibi davranarak gereken araştırmayı yapıp yapmadığı, davacı kadının açık rızasının alınıp alınmadığı, aile konutu şerhi konulması davasının açılmasında davacı kadının hukuki yararı olup olmadığı, eksik inceleme ile karar verilip verilmediği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 2 nci maddesi, 6 ncı maddesi, 194 üncü maddesi, 1023 üncü maddesi; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'un (6100 sayılı Kanun) 114 üncü maddesi, 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci ve 371 inci maddesi; 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 18 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,28.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.