Logo

2. Hukuk Dairesi2022/3648 E. 2023/2984 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davası sonrasında ziynet ve para alacağı davalarının kabulüne ilişkin temyiz incelemesi.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, bozma kararına uygun olarak ziynetlerin davalı erkekte kaldığının tanık beyanları ve Yargıtay kararıyla sabit olması ve para alacağının da tanık beyanıyla ispatlanması karşısında ziynet ve para alacağı davalarını kabulünün hukuka uygun olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/32 E., 2021/148 K.

KARAR : Karşı ziynet ve para alacağı davasının kabulü

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma, ziynet ve para alacağı davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece karşı ziynet ve para alacağı davasının kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı-karşı davalı erkek tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı erkek dava dilekçesinde özetle; tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı-karşı davacı kadın vekili süresinde verdiği cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; asıl davanın reddine, karşı boşanma davalarının kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanmalarına, müvekkili yararına 50.000,00 TL manevî tazminata ve aylık 400,00 TL tedbir nafakasına karar verilmesini; nişan töreninde takılan tüm takılara karşı tarafın el koyduğunu ve bugüne kadar müvekkiline teslim etmediğini, bu takıların mahiyetinin 3.000,00 TL nakit, 39 adet çeyrek altın, 10 adet tam altın, müvekkilenin annesinin taktığı 2 adet bilezik, 1 adet küpe, karşı tarafın annesinin taktığı 3 adet bilezik, erkeğin müvekkile hediye ettiği 1 adet künye olduğunu, nişandan sonra erkeğin anneannesinin müvekkile ait bu takılara el koyduğunu ve müvekkilinden aldığını, toplam 27.850,00 değerinde takı ve para takıldığını; ayrıca evlilik hazırlıkları nedeniyle çekilen 10.000,00 TL kredi ve yapılan diğer masraflar olduğunu iddia ederek toplamda 47.950,00 TL maddî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

2.Davalı-karşı davacı kadın vekili 11.06.2013 tarihli dilekçesinde özetle; sadece müvekkilinin kendi ailesinin taktığı takıların iadesini istediklerini, karşı tarafın taktığı takıları istemediklerini, ayrıca müvekkilinin kredi çekerek erkeğe verdiği paranın iadesini istediklerini belirterek toplamda 22.850,00 TL talep etmiş ve bu bedel üzerinden nispi harcı tamamlamıştır.

III. MAHKEME KARARI

... 2. Aile Mahkemesinin 17.07.2013 tarih ve 2012/155 Esas, 2013/722 Karar sayılı kararı ile karşılıklı boşanma davalarının kabulüne, erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, kadının maddî ve manevî tazminat ile nafaka taleplerinin reddine; kadının ziynet alacağı davasının, ziynet eşyasının erkekte kaldığı ispatlanamadığından reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairenin 19.03.2014 tarih ve 2013/23005 Esas, 2014/6276 Karar sayılı kararı ile yapılan yargılama sonucunda Mahkemece ziynet eşyası talebinin reddi ile davacı-karşı davalı erkek yararına 22.850,00 TL ziynet bedeli üzerinden nispi vekâlet ücretine hükmedildiği; bu durumda davalı-karşı davacı kadının karşı dava dilekçesinde 10.000,00 TL olarak belirttiği evlilik hazırlıkları sebebiyle çekilen kredi miktarının da ziynet alacağı talebi içerisinde değerlendirildiğinin anlaşıldığı, bu talebin karz akdinden kaynaklanıp 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (6098 sayılı Kanun) hükümlerine tâbi olduğu, 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine dair Kanunun (4787 sayılı Kanun) 4 üncü maddesinde yer alan aile hukukundan kaynaklanan dava ve işlerden olmadığı, genel mahkemelerin görevli olduğu; görevin, kamu düzenine ilişkin olup, hakim tarafından yargılamanın her aşamasında res'en gözetileceği, bu bakımdan davalı-karşı davacı kadının alacak talebi ile ilgili olarak görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, ziynet alacağı kapsamında değerlendirilerek reddinin doğru bulunmadığı; ayrıca toplanan delillerden dava konusu ziynetlerin nişan sırasında erkeğin annesi tarafından toplandığı ve kadına iade edilmediğinin ispatlandığı, erkeğin kadının talep etmiş olduğu ziynetlerin adetlerine itiraz ettiği; kadının sadece kendi ailesinin taktığı ziynetlerin bedelinin iadesini istediğine göre Mahkemece bedeline hükmedilmesi talep edilen bu ziynet eşyalarının cins, nitelik ve sayısının, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 31 inci maddesindeki hakimin davayı aydınlatma ödevi çerçevesinde kadına açıklattırılarak; bu açıklamaya göre ziynetlerin dava tarihi itibariyle bedelinin tespit edilmesi için nişan görüntülerinin de değerlendirilerek bilirkişi incelemesi yaptırılması ve gerçekleşecek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken; eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerin onanmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

1.... 2. Aile Mahkemesinin 13.10.2014 tarih ve 2014/574 Esas, 2014/865 Karar sayılı görevsizlik kararı üzerine Mahkeme kararı davacı-karşı davalı erkek vekili tarafından vekâlet ücreti yönünden temyiz edilmiş olup Dairenin 25.02.2015 tarih ve 2015/1306 Esas, 2015/2800 Karar sayılı kararı ile onanmasına karar verilmiştir. Dosya görevsizlik kararı üzerine ... 2 Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmiştir. ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 25.12.2015 tarih ve 2015/132 Esas, 2015/626 Karar sayılı kararı ile karz akdinden kaynaklan para alacağı davası tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmiş, ziynet alacağı davası yönünden ise görevsizlik kararı verilerek dosya yargı yeri belirlemesi için Yargıtay 20. Hukuk Dairesine gönderilmiştir. Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 06.10.2016 tarih ve 2016/3787 Esas, 2016/8626 Karar sayılı kararı ile Aile Mahkemesince verilen görevsizlik kararının Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 25.02.2015 tarih ve 2015/1306 Esas sayılı Kararı ile onandığı, bu kararın davaya ondan sonra bakan ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesini 6100 sayılı sayılı Kanun'un 23 üncü maddesinin ikinci fıkrası gereği bağlayıcı hale geldiği, davaya ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesince bakılması gerektiği belirtilerek ... 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin yargı yeri olarak belirlenmesine karar verilmiştir. Bunun üzerine ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 23.05.2018 tarih ve 2016/578 Esas, 2018/261 Karar sayılı birleştirme kararı ile ziynet alacağı davasına ilişkin dosya eldeki karz akdinden kaynaklanan para alacağına ilişkin dosya ile birleştirilmiştir.

2.... 8. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile somut olayda kadının; nişan törenininde kendi ailesi tarafından takılan 15 adet 2 adet bilezik, 20 adet çeyrek altın, 5 adet tam altın ve 1 adet set küpenin iadesini ve karz akdi kapsamında erkeğe verdiği 10.000,00 TL'nin iadesini talep ettiği; tanık beyanları ve Yargıtay kararı dikkate alındığında kadına kendi ailesi tarafından takılan takıların, erkeğin annesi tarafından alındığı ve iade edilmediğinin sabit olduğu, ayrıca tanık Aylin'in beyanlarından 10.000,00 TL'nin erkeğe verildiğinin anlaşıldığı belirtilerek kadının ziynet ve para alacağı davasının kabulüne, 22.850,00 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı-karşı davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararın gerekçesiz olduğunu, gerekçeli kararda ziynetlerin dökümün yapılmadığını, nişan töreninde takılan ziynetlerin tarafların örf ve adeti gereği kadında kaldığını, boşanma davasında ziynet ve para alacağı davasının tefrik edileceği gerekçesiyle Mahkemece erkek tanıklarına soru yöneltilmediğini, kadın tarafından karz akdinden kaynaklı para alacağına yönelik harç yatırılmadığını, kadın tanığının beyanının görgüye dayalı olmadığını, ziynet ve para alacağı davalarının reddi gerektiğini belirterek kararın tamamı yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; ziynet alacağı davası yönünden Mahkemenin görevli olup olmadığı, ziynet alacağı yönünden infaza elverişli hüküm tesis edilip edilmediği noktasında, ziynet ve para alacağı davalarının kabulü için gerekli şartların oluşup oluşmadığı, bozma ilamının gereğinin yerine getirilip getirilmediği noktasında toplanmaktadır.

İlgili Hukuk

4787 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi. 4721 sayılı Kanun'un 1 inci maddesi, 2 nci maddesi, 6 ncı maddesi, 220 nci maddesi, 222 nci maddesi, 226 ncı maddesi. 6098 sayılı Kanun'un 386 ncı maddesi. 6100 sayılı Kanun'un 23 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı Mahkemece bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olduğu anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davacı-karşı davalı erkek vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

07.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.