Logo

2. Hukuk Dairesi2022/3809 E. 2023/1154 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı tarafından açılan soybağının reddi davasında, davacının davayı açmakta hukuki yararı olup olmadığı, hak düşürücü süre içinde dava açılıp açılmadığı ve mahkemece uyulan bozma kararına uygun hüküm verilip verilmediği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesi kararının, Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uygun olarak davacının hukuki yarar yokluğu nedeniyle davanın reddine karar vermesi doğru bulunmuş ve temyiz itirazları reddedilerek karar onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen soybağının reddi davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay 8. Hukuk Dairesince ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi esastan ret kararının ortadan kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkili ...'ın annesi ... ile ...'nun 1970-1975 yılları arasında Fındıkzade civarında birlikte nikahsız yaşadıklarını ve bu birlikteliklerinden 10.04.1974 tarihinde müvekkili ...'ın dünyaya geldiğini, ...'nun o yıllarda üniversite öğrencisi olduğunu, ...'ın tüm ısrarlarına rağmen resmi nikah yapmadığını ve müvekkili ...'ı nüfusuna kaydettirmekten kaçındığını, nüfus kayıtlarında müvekkilinin baba adı her ne kadar İsmet olarak görünse de ...'ın annesinin nüfusuna kayıtlı olduğunu, yıllarca kendisine babasının vefat ettiği söylenen davacının gerçeği daha sonra öğrendiğini, gerçeği öğrenen davacının ... ile konuşmak istediğini ancak ...'nun babası olmadığını beyan ettiğini ve kendisinden sürekli kaçtığını ileri sürerek tüm bu nedenlerle annesinin kızlık nüfusuna kayıtlı olan davacının soybağının reddi ile ... ile babalık bağının kurularak ...'nun nüfusuna kayıt ve tesciline karar verilmesini dava etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalılar ... ve ... vekili cevap dilekçesinde; kesin hüküm nedeniyle davanın reddinin gerektiğini, davacı tarafından daha önce muris ...'na sağlığında aynı davayı açtığını, ... 9. Aile Mahkemesi'nin 2009/25 Esas - 2009/528 Karar sayılı kararı ile açılan davanın reddedildiğini, davacının temyiz etmesi sonucu Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin 2010/7018 Esas ve 2011/9129 Karar sayılı kararı ile 26.05.2011 tarihinde onandığını, davacının babası olduğunu iddia ettiği ...'nun vefat ettiğini, müvekkillerinin müteveffanın eşi ve oğlu olduğunu, müvekkillerinin davacıyı tanımadığını, hiç görmediklerini, böyle bir olayın olduğu hususunda duyum da almadıklarını savunarak davanın esasına girmeden usulden reddine, mahkemenin esasa girmesi halinde ise davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; müvekkili ile ...'nun 1970 yıllarında uzun süre nikahsız birlikteliklerinin olduğunu, bu birlikteliklerinden ...'ın doğduğunu, doğumun Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde meydana geldiğini, müvekkilinin hastaneye kayıt işlemlerini ...'nun yaptığını ve doğum anında müvekkilinin yanında bulunduğunu fakat nüfusuna kaydedeceğini söylemesine rağmen nüfusuna kaydettirmediği için baba adı İsmet olarak bildirildiğini ve müvekkilinin nüfusuna kaydettirdiğini ileri sürerek davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 18.09.2018 tarihli ve 2016/899 Esas, 2018/619 Karar sayılı kararıyla; DNA testi yapılmak üzere Adli Tıp Kurumuna sevk edilmiş olup, Adli Tıp Kurumu Biyoloji İhtisas Dairesinin 17/05/2018 tarih ve 91778600-101.02-2018/47509-2535 sayılı raporuna göre ...'nun %99,99 ihtimalle ...'ın biyolojik babasının olabileceğinin bildirildiği gerekçesiyle davanın kabulü ile ...'ın babasının müteveffa ... olduğunun tespiti ile adı geçenler arasında soybağının kurulmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalılar ... ve ... vekili tüm yönlerden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 18.11.2019 tarihli ve 2019/134 Esas, 2019/1829 Karar sayılı kararıyla; istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı karşı davalılar ... ve ... vekili tüm yönlerden temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay 8. Hukuk Dairesi başkası ile arasında soybağı bulunmayan davacının soybağının reddini ve babalığın tespitini istediği ve babalığın tespiti talebinin eldeki davadan tefrik edildiği anlaşıldığına göre; İlk Derece Mahkemesince soybağının reddi talebinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 114 üncü maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi gereğince hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, tefrik edilen babalığın tespiti talebi hakkında yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmediği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tüm dosya kapsamı, bozma ilam ve hakkaniyet ilkesine göre; dosya içerisindeki nüfus kaydının incelenmesinden; davacı ...'ın 10.04.1974 doğumlu olarak 27.11.1980 tarihinde annesi davalı ...'ın bekarlık hanesine tescil edildiği, başkası ile arasında soybağı bulunmayan davacının, soybağının reddini ve babalığın tespitini istediği ve babalığın tespiti talebinin eldeki davadan tefrik edildiği, davacının işbu soybağı reddi davasını açmasında 6100 sayılı Kanun'un 114 üncü maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi gereğince hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar ... ve ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalılar ... ve ... vekili; kesin hüküm nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken hukuki yarar yokluğundan davanın reddinin doğru olmadığını, babalık davasına yönelik delil toplandığını, soybağının reddi davasına yönelik delil toplanmaksızın karar verildiğini, soybağının reddi davasının hak düşürücü sürede açılmadığını, müvekkillerine karşı bu davanın açılamayacağını, taraf sıfatlarının olmadığını, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın tüm yönleriyle bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, soybağının reddi istemine ilişkin olup, uyuşmazlık, davacının davayı açmakta hukuki yararı olup olmadığı, hak düşürücü süre içinde dava açılıp açılmadığı, Mahkemece uyulmasına karar verilen bozma ilamı uyarınca karar verilip verilmediği noktalarında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 286 ncı, 289 uncu, 291 inci, maddeleri; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalılar ... ve ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

16.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.