Logo

2. Hukuk Dairesi2022/5381 E. 2022/6194 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Çocukla kişisel ilişki kurulması davasında, ilk derece mahkemesinin davacının dava açmakta hukuki yararının olmadığı gerekçesiyle davanın reddine ilişkin kararın temyiz edilmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Çocuğun üstün yararı ilkesi gereğince, mahkemenin uzman görüşü alması, çocuğu dinlemesi ve tüm delilleri değerlendirerek karar vermesi gerekirken, eksik inceleme ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı bulunarak bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından davasının reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

İlk derece mahkemesince çocuk ile baba arasındaki şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasında, müşterek çocuk 2014 doğumlu ...'nın Temmuz ayında kesintisiz olarak bir ay babası ile vakit geçirmesinin çocuğun yararına olacağı, cevap dilekçesinde kesintisiz şahsi ilişki tesis edilen dönemi değiştirmek istemeyen davalı annenin de yararı olduğu kanaati ile, davacının dava açmakta hukuki yararı olmadığına ve bu nedenle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir. Bölge adliye mahkemesince verilen bu karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Velâyet düzenlemesi yapılırken; göz önünde tutulması gereken temel ilke, çocuğun "Üstün yararı" (Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme madde 3; Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesi madde 1; Türk Medeni Kanunu madde 339/1, 343/1, 346/1; Çocuk Koruma Kanunu madde 4/b) dır. Çocuğun üstün yararını belirlerken; onun bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlaki ve toplumsal gelişiminin sağlanması amacının gözetilmesi gereklidir. Ana ve babanın yararları, boşanmadaki kusurları, ahlaki değer yargıları, sosyal konumları gibi durumları çocuğun üstün yararını etkilemediği ölçüde göz önünde tutulur. Bununla birlikte, velâyet düzenlemesinde; çocuk ile ana ve baba yararının çatışması halinde, çocuğun yararına üstünlük tanınması gereklidir. Velâyet kamu düzenine ilişkin olup re'sen araştırma ilkesi geçerlidir. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12. maddesi ile Çocuk Haklarının Kullanılmasına ilişkin Avrupa Sözleşmesinin 3 ve 6. maddeleri, iç hukuk tarafından yeterli idrake sahip olduğu kabul edilen çocuklara, kendilerini ilgilendiren davalarda görüşlerini ifade etmeye olanak tanınmasını ve görüşlerine gereken önemin verilmesi gerektiğini öngörmektedir. Çocukların üstün yararı gerektirdiği takdirde görüşlerinin aksine karar verilmesi mümkündür. Bununla birlikte, kişisel ilişkinin düzenlenmesinde ise, çocuğun özellikle, sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur (TMK m.182/2).

O halde, mahkemece yapılacak iş, 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun'un 5. maddesi gereğince aile mahkemesi bünyesinde bulunan psikolog, pedagog ve sosyal çalışmacıdan oluşan uzmanlardan, her iki ebeveyn ve çocuklarla görüşmek suretiyle inceleme ve rapor istenmesi, boşanma dosyasının getirtilmesi ve müşterek çocuğun dinlenmesinden sonra tüm deliller birlikte değerlendirilip kişisel ilişki konusunda bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ: Yukarıda gösterilen sebeplerle Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesinin 17.3.2022 tarih ve 2021/3625 esas, 2022/1033 karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, Boyabat Asliye Hukuk Mahkemesinin (Aile) 13.7.2021 tarih ve 2020/511 esas, 2021/494 karar sayılı kararının BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 23.06.2022 (Prş.)