Logo

2. Hukuk Dairesi2022/5780 E. 2023/3121 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında boşanmaya sebep olan olayların ve kusurun belirlenmesi, velayet, nafaka ve tazminat taleplerinin hukuka uygunluğu uyuşmazlık konusudur.

Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, erkeğin kadına fiziksel şiddet uyguladığına dair tanık beyanları ve diğer delillerle oluşan kanaatine dayalı olarak boşanmaya, velayetin babaya verilmesine, erkeğin kusurlu olduğuna ve kadına nafaka ile tazminata hükmetmesine ilişkin kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gözetilerek istinaf mahkemesinin direnme kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/330 E., 2022/780 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... Batı 3. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/709 E., 2019/774 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davalı- karşı davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı- karşı davacı erkek vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 13.06.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir..

Belli edilen günde temyiz eden davalı- karşı davacı ... vekili Av. ... Acar geldi. Karşı tarafa davetiyenin tebliğ edildiği, duruşmaya gelmediği görüldü. Gelenin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin bağımsız konut temin etmediğini, baskı uyguladığını, küfür ve hakaret ettiğini, fiziksel şiddet uyguladığını, erkeğin annesinin ve ablasının da müvekkiline fiziksel şiddet uyguladığını, son olarak erkeğin müvekkiline fiziksel şiddet uygulayıp, tehdit ettiğini iddia ederek, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin müvekkiline verilmesine, çocuklar için aylık 200,00'er TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 10.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

2.Davacı karşı davalı kadın karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; karşı tarafın iddialarını kabul etmediğini, talep edilen nafaka ve tazminatları ödeyecek gücünün olmadığını, çalışmadığını ve abisinin yanında kaldığını beyan etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davacı karşı davalı kadının iddialarının gerçeği yansıtmadığını, davacı karşı davalı kadının ortak çocukları bırakarak, habersiz şekilde evi terk ettiğini, evlilik birliği devam ederken çocuklarla ilgilenmediğini, çocukları yalnız başına sokakta bıraktığını, odaya kilitlediğini, fiziksel şiddet uyguladığını, evi terk ettikten sonra başka bir erkekle yoğun telefon görüşmeleri yaptığını, müvekkiline de telefonda bir daha gelmeyeceğini, boşanmak istediğini söylediğini iddia ederek, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin müvekkiline verilmesine, ortak çocuk Buğlem Meryem için aylık 300,00 TL, ortak çocuk ... ... için aylık 200,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili yararına yasal faizi ile birlikte 25.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

2.Davalı- karşı davacı erkek vekili karşı davaya cevaba cevap dilekçesinde özetle; karşı dava dilekçesindeki beyanları aynen tekrar ettiklerini belirterek, kadının taleplerinin reddi ile tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının, kusurlu bir davranışının ispat edilmediği, erkeğin ise eşine fiziksel şiddet uyguladığı, evlilik birliğinin tamamıyla erkeğin kusurlu davranışları ile temelinden sarsıldığı gerekçesi ile erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine, geliri olmayan kadın aleyhine tedbir ve iştirak nafakası hükmedilmesine yer olmadığına, yasal koşulları oluştuğundan kadın yararına aylık 300,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 10.00,000 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin manevî tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı- karşı davacı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı- karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; erkeğe yüklenen fiziksel şiddet kusurunun ispatlanmadığını, davacı davalı kadının tanıklarının gerçek dışı, yalan tanıklıkta bulunduklarını, kadının kusurlu davranışlarnın dosya kapsamı ile sabit olduğunu, erkeğin kusuru bulunmadığını, aleyhine tazminat koşulları oluşmadığı gibi miktarının da fahiş olduğunu, aleyhine tedbir ve yoksulluk nafakası verilmesinin doğru olmadığı gibi yaşı itibari ile yeniden evlenme şansı yüksek olan, geçmişte çalışması bulunan kadın yararına toplu nafakaya hükmedilmesi gerektiği belirtilerek, kadının davasının kabulü erkeğin reddedilen davası, kusur belirlemesi, müvekkili aleyhine hükmedilen tazminatlar, tedbir, yoksulluk nafakası ile toplu yoksulluk nafakasına hükmedilmemesi yönünden İlk Derece Mahkemesinin kararının lehine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin kararının usul ve kanuna uygun olduğu belirtilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı- karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf başvurusunun esastan reddi kararının hatalı olduğunu belirterek istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, tarafların boşanma davasının kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı, kusur belirlemesi, erkek aleyhine hükmedilen tazminatlar ile tedbir ve yoksulluk nafakasının koşullarının oluşup, oluşmadığı ve miktarı ile irat şeklinde yoksulluk nafakasına hükmedilmesi noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi, 176 ncı maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı- karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.