Logo

2. Hukuk Dairesi2022/5881 E. 2023/3128 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı şirket lehine davacı eşin rızası olmadan aile konutu üzerine tesis edilen ipoteklerin kaldırılması, aile konutu şerhi konulması ve yargılama giderlerinin davalı eşten tahsil edilip edilmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 194. maddesi uyarınca aile konutu üzerinde eşlerden birinin rızası olmadan ipotek tesis edilemeyeceği ve 1999 ve 2005 tarihli ipoteklerin aile konutu statüsü kazanılmadan önce tesis edilmiş olması, 2015 tarihli ipotek için ise eşin rızasının bulunmadığı gözetilerek, ilk iki ipotek yönünden davanın reddine, son ipotek yönünden ise kabulüne ve yargılama giderlerinden davalı eşin sorumlu tutulmasına ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/189 E., 2022/558 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... Anadolu 13. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/465 E., 2021/458 K.

Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması ve aile konutu şerhi konulması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraflarca istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı şirtket vekilinin istinaf başvurunun kısmen kabulü ile esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraflarca temyiz edilmiş, incelemenin duruşmalı olarak yapılması davalı Aroma ... Meyve Suları ve Gıda Sanayii Anonim Şirketi vekili tarafından istenilmekle ; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 13.06.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınmasına karar verilmiş, kararın taraflarca istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince davalı şirket vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulü ile 08.05.2015 tarihli ipotek yönünden davanın kabulüne, fazlaya ilişkin talebin reddine, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınmasına karar verilmiştir. Davacı vekili tarafından yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin münhasıran davalı şirketten tahsiline karar verilmesi gerektiği ileri sürülerek temyiz kanun yoluna başvurulmuş ise de, davacı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz başvurusunda hukuki yararı olmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretine yönünden temyiz başvurusunun hukuki yarar yokluğu nedeni ile reddine karar vermek gerekmiştir.

Davalı şirket ve davalı ... 'un temyiz dilekçesi ile davacı vekilinin reddedilen yön dışında gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra belli edilen günde temyiz eden davalı Aroma ... Meyve Suları ve Gıda San. A.Ş. Vekili Av. ... ... ile karşı taraf temyiz eden davacı ... vekili Av. ... geldiler. Başka gelen olmadı. Gelenlerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, Çekmeköy İlçesi, ... Mahallesi, 139 parsel, 10. Blok, 16 numaralı bağımsız bölümün aile konutu olduğunu, müvekkilinin eşi davalı ... tarafından, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 194 üncü maddesine aykırı olarak müvekkilini bilgi ve rızası dışında diğer davalı şirket yararına 07.09.1999 tarih 5450 yevmiye ile 15.000,00 TL bedelli, 13.09.2005 tarih ve 16117 yevmiye no ile 100.000,00 TL ilave ipotek artırımı ile ve 08.05.2015 tarih, 7361 yevmiye no ile 120.000,00 TL ilave ipotek artırımı ile toplam 235.000,00 TL bedelle ipotek tesis edildiğini belirterek, ipoteklerin kaldırılmasına ve dava konusu taşınmaza aile konutu şerhi konulmasını talep ve dava etmiştir.

2.Davacı vekili cevaba cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin iddialarının gerçeği yansıtmadığını, müvekkilinin iyi niyetli olduğunu, müvekkilinin açık rızası alınmadan ipotek tesis edildiğini, müvekkilinin 2007 yılından beri dava konusu taşınmazda 3 çocuğu ve eşi ile kaldığını, davalı şirketin tacir olduğunu, taşınmazın hukuki ve fiili durumunu bilmesi gerektiğini beyan etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı ... cevap dilekçesinde özetle; akrabasının ısrarı ve ricası üzerine davalı şirket ile akrabasının yapacağı işlerin teminatı olarak, davacı eşinden gizlice dava konusu ipoteklerin tesis edildiğini, davacı eşinin bilgisi olmasına gerek bulunmadığını söylediklerini, eşine bu ipoteklerden bahsedilmediğini, kandırıldığını, bu durum nedeni ile mağdur olduğunu belirterek davayı kabul ettiğini beyan etmiştir.

2.Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz üzerine dava dışı ... Gıda İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin borçlarının teminatı olarak ipotek tesis edildiğini, anılan şirket tarafından borçların ödenmemesi neden ile yasal işlem başlatıldığını, dava konusu taşınmazın üzerinde aile konutu şerhi bulunmadığını, müvekkili şirketin iyi niyetli olduğunu, ipoteklerin tesis edildiği sırada taşınmazın aile konutu olduğuna ilişkin itiraz bulunmadığını, davacı tarafın kötü niyetli olarak ipotekten haberi olmasına rağmen eldeki davayı açtığını, müvekkili şirket tarafından yapılan 30.10.2017 tarihli ihtarnamenin davacı tarafından tebliğ edildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

3.Davalı şirket vekili ikinci cevap dilekçesinde özetle; cevap dilekçesindeki beyanlarını tekrarla, dava konusu taşınmaz üzerinde aile konutu şerhi olmadığını, müvekkili şirketin tapu kaydında gerekli incelemeyi yaparak basiretli iş adamı olmanın yükümlülüklerini yerine getirdiğini, tapu kaydında olmayan bir durumun müvekkili tarafından araştırılmasının hayatın olağan akışına uygun olmadığını, davacı tarafın beyanlarının mahkemeyi yanıltmaya yönelik olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı

İlk Derece Mahkemesi 01.03.2018 tarihli ve 2017/948 Esas, 2018/182 sayılı kararı ile dava konusu ipoteklerde ıslak imzaların bulunduğu, imzaların inkar edilmediği, dava konusu taşınmazda aile konutu şerhi bulunmadığı, bu aşamadan sonra böyle bir davanın açılmasının ve davalı eşin davayı kabul etmesinin 4721 sayılı Kanun'un 2 inci maddesine aykırı olduğu, iyi niyet kuralı ile bağdaşmadığı, davacının davasının ispatı yönelik kati delil de sunmadığı gerekçesi ile davanın reddine hükmedilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine; Bölge Adliye Mahkemesinin 23.06.2020 tarih ve 2018/1441 Esas, 2020/609 Karar sayılı kararı ile mahkemece Tapu Sicil Müdürlüğünden tapu kaydı ve taşınmazda mevcut bulunan ipoteklere ilişkin ipotek belgelerinin istenmediği, yerleşim yeri ve taşınmazın aile konutu olup olmadığının araştırılmadığı, davacı tanıklarının dinlenilmediği, hiçbir delilin toplanmadığı belirtilerek, emredici usul kurallarına da riayet edilerek gösterilen taraf delillerinin ve davanın mahiyeti gereği resen toplanması gereken delillerin toplanılması, gerçekleşecek sonuç uyarınca karar verilmek üzere, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı

1.İlk Derece Mahkemesince yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dinlenen tanık beyanlarından, davacı ve davalı eşin uzun yıllardır, süreklilik ihtiva eder şekilde dava konusu taşınmazda ikamet ettiği, taşınmazın aile konutu niteliğinin, tapu kütüğüne işlenecek aile konutu şerhine bağlı olmadığı, aile konutu şerhinin, aile konutu niteliği bakımından kurucu nitelikte olmadığı, dava konusu bağımsız bölüm üzerindeki 07.09.1999 tarih, 5450 yevmiye numaralı, 13.09.2005 tarih ve 16117 yevmiye numaralı, 08.05.2015 tarih ve 7361 yevmiye numaralı ipotek akitleri incelendiğinde, davacı eşin açık muvafakatinin bulunduğuna dair dayanak herhangi bir belgeye veya dosya içerisinde herhangi bir delile rastlanmadığı gerekçesi ile tesis edilen ipoteklerin kaldırılmasına, taşınmazın aile konutu niteliğinde olduğu kanaati hasıl olduğundan tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasına, davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince 24.900,00. TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, alınması gereken 16.050,50 TL harçtan peşin alınan 4.013,22 TL harcın mahsubu ile eksik 12.037,28 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına, davacı tarafından yapılan 6.127,52 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

2.Davalı ... 16.08.2021 tarihli dilekçesi davanın açılmasına sebebiyet vermedikleri ve davanın tarafınca kabul edildiği, bu nedenle yargılama harç ve giderlerinden sorumlu tutulamayacağı iddia edilerek ile yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücreti yönünden sorumlu tutulmasına ilişkin hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 305/A maddesi uyarınca kaldırılması talebinde bulunulmuş, İlk Derece Mahkemesinin 23.08.2021 tarihli ek kararı ile davanın tamamıyla kabulüne karar verildiği, davalıların davalı şirket ve davalı eş olduğu, davalının talebinin hukuki mesnetten yoksun olduğu gerekçesi ile davalı ...'un talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraflarca istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince davanın açılmasına hangi tarafın sebebiyet verdiği tartışılmadan, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinden davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalı ...'ın mal varlığı bulunmadığını, bu şekilde hüküm kurulmakla müvekkilinin alacaklarını tahsil etme kabiliyetinin sınırlandırıldığını, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinden münhasıran nizayı oluşturan davalı şirketin sorumlu tutulması gerektiğini belirtilerek, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücreti yönünden davalı ...'un sorumlu tutulması yönünden İlk Derece Mahkemesinin kararının lehine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur.

2.Davalı şirket vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı tarafın iyi niyet kurallarına aykırı hareket ettiğinin dikkate alınmadığını, davacı ve diğer davalının aktif tapu kayıtlarının sorgulanmadığını, geçmişe dönük nüfus kayıtlarının ve ikamet bilgilerinin sorgulanmadığını, bu kapsamda dava konusu taşınmazın aile konutu olarak kullanılıp kullanılmadığının açıklığa kavuşturulmadığını, ipotek tesisi sırasında yürürlükte olmayan Türk Medeni Kanunu uyarınca ipoteklerin kaldırılmasına karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, ipotek tesisi sırasında taşınmazın aile konutu olmadığını, taşınmaza 2007 yılında taşındıklarının davacının ikrarı ile sabit olduğunu, 1999 ve 2005 yılında konulan ipoteklerin geçerli olduğunu belirtilerek, hükmün tamamı yönünden İlk Derece Mahkemesinin kararının lehine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur.

3.Davalı ... istinaf dilekçesinde özetle; davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, davanın tarafınca 15.12.2017 tarihli dilekçe ile ön inceleme duruşması yapılmadan kabul edildiği, nizayı davalı şirketin oluşturduğu, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinden münhasıran davalı şirketin sorumlu olması gerektiği belirtilerek, İlk Derece Mahkemesinin 23.08.2021 tarihli ek kararı yönünden kararının lehine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 01.01.2002 tarihinde yürürlüğe giren 4721 Sayılı Kanun'un, evliliğin genel hükümlerine ilişkin düzenleme içinde yer alan 194 üncü maddesi ile aile konutu üzerinde hak sahibi olan eşin, bu konutu, diğer eşin açık rızası olmadan devredemeyeceğini, bu konut üzerindeki hakkını, konutun kaybı ya da kullanılmaması sonucunu doğuracak şekilde üçüncü kişi lehine sınırlandıramayacağını düzenlediği, 07.09.1999 tarih, 5450 yevmiye numaralı ipotek senedinin düzenlenme tarihi itibariyle 4721 Sayılı Kanun'un yürürlük tarihinden önce düzenlenmesi nedeniyle 4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesi kapsamında değerlendirilmeyeceği, davacı vekilinin dava dilekçesi ekinde sunduğu ... ili Çekmeköy ilçesi ... mahallesi muhtarlığınca düzenlenen belgeye göre davacı ve davalı eşin 06.02.2007 tarihinden itibaren ... mahallesinde ikamet ettiklerinin bildirildiği, davacı vekilinin cevaba cevap dilekçesinde " müvekkilinin 2007 yılından beri eşi ve 3 çocuğuyla birlikte dava konusu taşınmazda ikamet ettiklerini " bildirdiği, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunun 25.04.2006 tarihinde kabul edilerek 29.04.2006 yayımlanma tarihinde yürürlüğe girdiği, adrese dayalı nüfus kayıt sistemi gereğince 01.04.2007 tarihinde davacı ve davalı eşin kaydının yapıldığı, 13.09.2005 tarih ve 16117 yevmiye numaralı ipotek senedinin düzenleme tarihi itibariyle dosya kapsamına göre taşınmazın aile konutu olmadığı, 4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesi kapsamında değerlendirilmeyeceği, 08.05.2015 tarih ve 7361 yevmiye numaralı ipotek senedinin düzenleme tarihi itibariyle ve halen taşınmazın aile konutu olduğu ve davacı eşin ipotek tesisi nedeniyle rızasının alınmadığı gerekçesi ile davalı şirketin 1999 ve 2005 tarihli ipotekler yönünden istinaf başvurusunun kabulü ile bu ipotekler yönünden davanın reddine, davalı şirketin diğer yönlere ilişkin istinaf başvurusunun ise esastan reddine, 6100 sayılı Kanun'un 326 ncı maddesi birinci fıkrası uyarınca Kanun’da yazılı haller dışında yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği, 6100 sayılı Kanun'un Kanun'un 312 nci maddesi ikinci fıkrası uyarınca, davalı taraf davanın açılmasına sebebiyet vermemiş ve yargılamanın ilk duruşmasında da davacının talep sonucunu kabul etmiş ise yargılama giderinden sorumlu olmayacağı, davalı eş için yasanının aradığı koşulların oluşmaması nedeniyle yargılama giderlerinden sorumlu olduğu belirtilerek gerekçe değiştirilmek suretiyle ek kararın sonuç itibariyle usul ve yasaya uygun olduğu belirtilerek davalı ... Bulut'un ek karara yönelik istinaf talebinin ve davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraflarca temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; davalı şirketin savunmasında bir kısım ipoteklerin geçersiz olduğunu öne sürmediğini, bölge adliye mahkemesinin talep dışına çıktığını, kaldırılmasına karar verilen ipotek tarihlerinde müvekkilinin memur olması nedeniyle devamlı olarak kalmasa da her fırsatta konuta gidip geldiğini, sürekli olarak taşınmazı aile konutu olarak kullandığını, davalı şirketin iyi niyetli olmadığını, taşınmazın aile konutu olduğunu davalı şirketin çok iyi bildiğini, basiretli bir tacir gibi davranması gerektiğini, davanın açılmasına davalı ...'ın sebebiyet vermediğini, davayı ön inceleme aşamasından önce kabul ettiğini, buna rağmen davalılardan müştereken ve müteselsilen yargılama, harç ve giderleri ile vekalet ücretine hükmedilerek müvekkilinin alacaklarını tahsil kabiliyetinin sınırlandırıldığını belirterek, davanın reddedilen kısmı ile yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalılardan ...'un sorumlu tutulması yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.

2.Davalı şirket vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki beyanlarını tekrarla, davacı ve diğer davalının tapu kayıtlarının sorgulanmadığını, nüfus kayıtları ile geçmişe dönük ikamet bilgilerinin getirilmediğini, davacı tarafın iyi niyetli olmadığını, ipotekten haberdar olduğunu, davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek, hükmün tamamı yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.

3.Davalı ... temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki beyanlarını tekrarla, davanın açılmasına sebebiyet vermediğini ve davayı kabul ettiğini belirterek, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücreti yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın ipotek tesis tarihi itibari ile aile konutu vasfında olup olmadığı, ipotek tesisine davacının rızası olup olmadığı, yargılama harç ve giderlerinden davalı ...'un sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 323 üncü ve 326 ncı, 330 uncu, 331 inci ve 332 inci maddeleri.

3.Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraflarca temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı vekilinin yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretine yönelik temyiz dilekçesinin hukuki yarar yokluğu nedeni ile REDDİNE,

2. Tarafların sair hususlara yönelik temyizinin incelenmesine gelince;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Duruşma için takdir olunan 8.400,00 TL vekâlet ücretinin davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalılara yükletilmesine,

Peşin alınan harcın istek halinde yatıran davacıya geri verilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.